Turkish sentences from Tatoeba 12

 0    1.000 Datenblatt    aleksandra.eska
mp3 downloaden Drucken spielen überprüfen
 
Frage Antworten
Please tell me about it.
Lernen beginnen
Lütfen bana ondan bahset.
Please tell Tom to wait.
Lernen beginnen
Lütfen Tom'a beklemesini söyle.
Please turn off the gas.
Lernen beginnen
Lütfen gazı kapa.
Please write with a pen.
Lernen beginnen
Lütfen bir kalem ile yaz.
Production fell rapidly.
Lernen beginnen
Üretim hızla düştü.
Promises should be kept.
Lernen beginnen
Sözler tutulmalıdır.
Push the button, please.
Lernen beginnen
Butona basın, lütfen.
Put it back on the desk.
Lernen beginnen
Onu masaya geri koy.
Put the garbage outside.
Lernen beginnen
Çöpü dışarı koyun.
Put your books in order.
Lernen beginnen
Kitaplarınızı düzeltin.
Rosa Parks was arrested.
Lernen beginnen
Rosa Parks tutuklandı.
Sam, what are you doing?
Lernen beginnen
Sam, ne yapıyorsun?
School begins in spring.
Lernen beginnen
Okul baharda başlar.
Seven is a lucky number.
Lernen beginnen
Yedi şanslı bir sayıdır.
She aimed at the target.
Lernen beginnen
O, hedefe nişan aldı.
She always looked happy.
Lernen beginnen
O her zaman mutlu görünüyordu.
She always smiles at me.
Lernen beginnen
O her zaman bana gülümsüyor.
She and I usually agree.
Lernen beginnen
O ve Ben genellikle aynı fikirdeyiz.
She answered with a nod.
Lernen beginnen
O başını öne eğerek cevap verdi.
She approved of my plan.
Lernen beginnen
O benim planımı onayladı.
She asked him questions.
Lernen beginnen
O, ona sorular sordu.
She asked me a question.
Lernen beginnen
O bana bir soru sordu.
She bent over the child.
Lernen beginnen
O, çocuğun üzerine eğildi.
She bought a dozen eggs.
Lernen beginnen
O, bir düzine yumurta satın aldı.
She bought him a camera.
Lernen beginnen
Ona bir kamera satın aldı.
She bought him a ticket.
Lernen beginnen
Ona bir bilet satın aldı.
She called her bear Ted.
Lernen beginnen
Ona ayısını Ted olarak çağırdı.
She came here to see me.
Lernen beginnen
O buraya beni görmeye geldi.
She came with good news.
Lernen beginnen
O iyi haberle geldi.
She changed the subject.
Lernen beginnen
O konuyu değiştirdi.
She chose the red dress.
Lernen beginnen
O kırmızı elbiseyi seçti
She didn't need to come.
Lernen beginnen
Onun gelmesine gerek yoktu.
She doesn't like soccer.
Lernen beginnen
O futbolu sevmez.
She doesn't speak to me.
Lernen beginnen
O benimle konuşmuyor.
She drank a cup of milk.
Lernen beginnen
O bir bardak süt içti.
She easily catches cold.
Lernen beginnen
O kolayca soğuk alır.
She forced him to do it.
Lernen beginnen
O, onu yapması için onu zorladı.
She forgot to write him.
Lernen beginnen
O ona yazmayı unuttu.
She gave a vague answer.
Lernen beginnen
O belirsiz bir cevap verdi.
She gave birth to twins.
Lernen beginnen
O, ikiz doğurdu.
She gave me a shy smile.
Lernen beginnen
O bana utangaç bir gülümseme verdi.
She gave us lots to eat.
Lernen beginnen
O bize yiyecek çok şey verdi.
She got ready for lunch.
Lernen beginnen
O öğle yemeği için hazırdı.
She got wet to the skin.
Lernen beginnen
O, iliklerine kadar ıslanmıştı.
She hardly ate anything.
Lernen beginnen
O çok az şey yedi.
She has a bad head cold.
Lernen beginnen
O kötü şekilde kafasını üşütmüş.
She has attractive eyes.
Lernen beginnen
Onun çekici gözleri var.
She has gone to America.
Lernen beginnen
O Amerika'ya gitti
She has large blue eyes.
Lernen beginnen
Onun büyük mavi gözleri var.
She has plenty of books.
Lernen beginnen
Onun bol kitapları var.
She has to stop smoking.
Lernen beginnen
O sigarayı bırakmak zorundadır.
She hates green peppers.
Lernen beginnen
O, yeşil biberlerden nefret ediyor.
She ignored him all day.
Lernen beginnen
O onu bütün gün görmezden geldi.
She is a charming woman.
Lernen beginnen
O büyüleyici bir kadındır.
She is a cheerful giver.
Lernen beginnen
O neşeli bir verici.
She is a friend of mine.
Lernen beginnen
O benim bir arkadaşım.
She is a regular beauty.
Lernen beginnen
O düzenli bir güzellik.
She is a selfish person.
Lernen beginnen
O bencil bir kişidir.
She is a stranger to me.
Lernen beginnen
O benim için bir yabancıdır.
She is a very kind girl.
Lernen beginnen
O çok nazik bir kız.
She is a wonderful wife.
Lernen beginnen
O harika bir eştir.
She is an expert typist.
Lernen beginnen
O bir uzman daktilocu.
She is as busy as a bee.
Lernen beginnen
O bir arı kadar meşguldür.
She is as young as I am.
Lernen beginnen
O, benim kadar genç.
She is as young as I am.
Lernen beginnen
O benim kadar gençtir.
She is blackmailing him.
Lernen beginnen
O ona şantaj yapıyor.
She is down with a cold.
Lernen beginnen
O soğuk algınlığından hasta oldu.
She is dressed in white.
Lernen beginnen
O beyaz giymiş.
She is eighteen at most.
Lernen beginnen
O en çok on sekizdir.
She is getting prettier.
Lernen beginnen
O güzelleşiyor.
She is good at swimming.
Lernen beginnen
O, yüzmede iyidir.
She is good at swimming.
Lernen beginnen
O yüzmede iyidir.
He's eating lunch now.
Lernen beginnen
O şimdi öğle yemeği yiyor.
She is his present wife.
Lernen beginnen
O onun şimdiki eşi.
She is in a green dress.
Lernen beginnen
O yeşil bir elbise giymişti.
She is in her hotel now.
Lernen beginnen
O şimdi otelinde.
She is in love with him.
Lernen beginnen
O ona aşıktır.
She is listening to him.
Lernen beginnen
O onu dinliyor.
She is not always happy.
Lernen beginnen
O her zaman mutlu değildir.
She is off duty tonight.
Lernen beginnen
O bu gece izinli.
She is out on an errand.
Lernen beginnen
O bir iş için dışarı gitti.
She is proud of her son.
Lernen beginnen
O, oğlu ile gurur duymaktadır.
She is very hardworking.
Lernen beginnen
O çok çalışkan.
He's very intelligent.
Lernen beginnen
O çok zeki.
She is wearing a brooch.
Lernen beginnen
O bir broş takıyor.
She kept silent all day.
Lernen beginnen
O tüm gün sessiz kaldı.
She knocked on the door.
Lernen beginnen
O kapıyı çaldı.
She knows many proverbs.
Lernen beginnen
O birçok atasözleri bilir.
She lay awake all night.
Lernen beginnen
O bütün gece uyanık yattı.
She liked him right off.
Lernen beginnen
O, onu hemen sevdi.
She likes to read books.
Lernen beginnen
O kitap okumayı seviyor.
She likes to walk alone.
Lernen beginnen
O yalnız yürümeyi sever.
She lived a lonely life.
Lernen beginnen
Yalnız bir hayat yaşadı.
She made a bet with him.
Lernen beginnen
O onunla bir bahse girdi.
She made him a new coat.
Lernen beginnen
O ona yeni bir ceket yaptı.
She made him a new suit.
Lernen beginnen
O ona yeni bir takım yaptı.
She makes a good living.
Lernen beginnen
O iyi bir yaşam sağlamaktadır.
She may spill the beans.
Lernen beginnen
O, ağzından kaçırabilir.
She must be forty or so.
Lernen beginnen
O kırk ya da yaklaşık olmalı.
She prefers quiet music.
Lernen beginnen
O, sakin müziği tercih ediyor.
She said she had a cold.
Lernen beginnen
O, soğuk algınlığı olduğunu söyledi.
She sat on a hard chair.
Lernen beginnen
O sert bir sandalyeye oturdu.
She scared the cat away.
Lernen beginnen
O, kediyi korkutup kaçırdı.
She sent him a postcard.
Lernen beginnen
O ona bir kartpostal gönderdi.
She shooed him outdoors.
Lernen beginnen
O onu dışarı kışkışladı.
She showed me her album.
Lernen beginnen
O, bana albümünü gösterdi.
She shuddered with cold.
Lernen beginnen
O, soğuktan titriyordu.
She speaks Spanish well.
Lernen beginnen
O, iyi İspanyolca konuşur.
She spoke Japanese well.
Lernen beginnen
O, Japoncayı iyi konuştu.
She struggled to get up.
Lernen beginnen
O kalkmak için çabaladı.
She studies mathematics.
Lernen beginnen
O matematik eğitimi alıyor.
She supports her family.
Lernen beginnen
O, ailesini destekler.
She telephoned just now.
Lernen beginnen
O şimdi telefon etti.
She told me where to go.
Lernen beginnen
O bana nereye gideceğini söyledi.
She took care of my dog.
Lernen beginnen
O, benim köpeğime baktı.
She took him to the zoo.
Lernen beginnen
O onu hayvanat bahçesine götürdü.
She took me by surprise.
Lernen beginnen
O beni gafil avladı.
She turned on the light.
Lernen beginnen
O, lambayı açtı.
She used to be diligent.
Lernen beginnen
O çalışkandı.
She usually wears jeans.
Lernen beginnen
O genellikle kot pantolon giyer.
She visited the teacher.
Lernen beginnen
O, öğretmeni ziyaret etti.
She walked in the woods.
Lernen beginnen
O, ormanda yürüdü.
She wants to keep a cat.
Lernen beginnen
O, bir kedi bakmak istiyor.
She was about to go out.
Lernen beginnen
O, dışarı çıkmak üzereydi.
She was aching all over.
Lernen beginnen
Onun her tarafı ağrıyordu.
She was dressed in wool.
Lernen beginnen
O yünlü giyinmişti.
She was in a silk dress.
Lernen beginnen
O ipek bir elbise giymişti.
She was late once again.
Lernen beginnen
Bir kez daha geç kalmıştı.
She witnessed the crime.
Lernen beginnen
O, suça tanık oldu.
She wore a simple dress.
Lernen beginnen
O sade bir elbise giymişti.
She wouldn't let him in.
Lernen beginnen
O, onun içeri girmesine izin vermezdi.
She'll love him forever.
Lernen beginnen
O onu sonsuza dek sevecek.
She'll make a good wife.
Lernen beginnen
O iyi bir eş olacaktır.
She'll try it once more.
Lernen beginnen
O onu bir kez daha deneyecek.
She's a soccer champion.
Lernen beginnen
O bir futbol şampiyonudur.
She's not young, is she?
Lernen beginnen
O, genç değil, değil mi?
Should I fill it in now?
Lernen beginnen
Onu şimdi doldurmalı mıyım?
Show me another example.
Lernen beginnen
Bana bir örnek daha göster.
Shut the door, will you?
Lernen beginnen
Kapıyı kapatacak mısın?
Slavery was legal there.
Lernen beginnen
Kölelik orada yasal idi.
Smith was an honest man.
Lernen beginnen
Smith dürüst bir adamdı.
Some people like danger.
Lernen beginnen
Bazı insanlar tehlike severler.
Someone broke my camera.
Lernen beginnen
Birisi kameramı bozdu.
Someone is watching you.
Lernen beginnen
Biri seni gözlüyor.
Someone is watching you.
Lernen beginnen
Birisi sizi izliyor.
Someone stole my wallet.
Lernen beginnen
Birisi cüzdanımı çaldı.
Sorry, we're full today.
Lernen beginnen
Üzgünüm, bugün doluyuz.
Spell your name, please.
Lernen beginnen
İsmini hecele, lütfen.
Steel traps are illegal.
Lernen beginnen
Çelik tuzakları yasadışıdır.
Steve did not come home.
Lernen beginnen
Steve eve gelmedi.
Steve looked very happy.
Lernen beginnen
Steve çok mutlu görünüyordu.
Stop speaking right now.
Lernen beginnen
Derhal konuşmayı kes.
Study English every day.
Lernen beginnen
Her gün İngilizce çalış.
Swimming is easy for me.
Lernen beginnen
Yüzme, benim için kolaydır.
Sydney is far from here.
Lernen beginnen
Sydney buradan çok uzak.
Sydney is far from here.
Lernen beginnen
Sydney buradan uzak.
Take a look at this map.
Lernen beginnen
Bu haritaya bir göz at.
Take care of yourselves!
Lernen beginnen
Kendinize dikkat edin!
Take heed of her advice.
Lernen beginnen
Onun tavsiyesine dikkat et.
Take things as they are.
Lernen beginnen
Şeyleri olduğu gibi kabul al.
Take this box away soon.
Lernen beginnen
Bu kutuyu kısa zamanda götür.
Take whichever you like.
Lernen beginnen
Hoşlandığın herhangi birini al.
Take whichever you want.
Lernen beginnen
İstediğiniz her hangi birisini alın.
Taro died two years ago.
Lernen beginnen
Taro iki yıl önce öldü.
Taro is not always here.
Lernen beginnen
Taro her zaman burada değil.
Taro, could you help me?
Lernen beginnen
Taro, sen bana yardım edebilir misin?
Tell me about your plan.
Lernen beginnen
Bana planından bahset.
Tell me where she lives.
Lernen beginnen
Bana onun nerede yaşadığını söyle.
Tell us what to do next.
Lernen beginnen
Bize sonra ne yapacağımızı söyle.
Texas borders on Mexico.
Lernen beginnen
Teksas Meksika'ya sınırdır.
Thank you for listening.
Lernen beginnen
Dinlediğiniz için teşekkür ederiz.
Thank you for your time.
Lernen beginnen
Zamanınız için teşekkür ederim.
That book is a new book.
Lernen beginnen
O kitap yeni bir kitaptır.
That boy has black hair.
Lernen beginnen
O çocuk siyah saçlı.
That boy is his brother.
Lernen beginnen
O çocuk, onun erkek kardeşi.
That boy is intelligent.
Lernen beginnen
O çocuk zeki.
That coffee smells good.
Lernen beginnen
O kahve güzel kokuyor.
That couldn't be helped.
Lernen beginnen
Ona yardım edilemedi.
That dog runs very fast.
Lernen beginnen
Bu köpek çok hızlı koşar.
That factory makes toys.
Lernen beginnen
O fabrika oyuncaklar yapar.
That mine has shut down.
Lernen beginnen
O maden kapandı.
That painting is a copy.
Lernen beginnen
O resim bir kopyadır.
That sounds interesting.
Lernen beginnen
O, ilginç görünüyor.
That watch is very nice.
Lernen beginnen
Şu saat çok hoş.
That woman has two bags.
Lernen beginnen
O kadının iki çantası var.
That would be difficult.
Lernen beginnen
O zor olurdu.
That's a bad day for me.
Lernen beginnen
Benim için kötü bir gün.
That's a bright idea.
Lernen beginnen
O parlak bir fikir.
That's absolutely right.
Lernen beginnen
O, kesinlikle doğru.
That's altogether wrong.
Lernen beginnen
O tamamen yanlış.
That's beside the point.
Lernen beginnen
Onun konuyla ilgisi yok.
That's enough for today.
Lernen beginnen
Bugün için yeterlidir.
That's exactly my point.
Lernen beginnen
Tam olarak demek istediğim odur.
That's not Jack's fault.
Lernen beginnen
O, Jack'in hatası değil.
That's not what I heard.
Lernen beginnen
Duyduğum o değil.
You're very kind.
Lernen beginnen
Çok naziksiniz.
That's why he got angry.
Lernen beginnen
Onun öfkelenmesinin nedeni odur.
The appeal was rejected.
Lernen beginnen
Başvuru reddedildi.
The army had to retreat.
Lernen beginnen
Ordu geri çekilmek zorunda kaldı.
The baby began to crawl.
Lernen beginnen
Bebek emeklemeye başladı.
The baby can't walk yet.
Lernen beginnen
Bebek henüz yürüyemiyor.
The baby cried for milk.
Lernen beginnen
Bebek süt için ağladı.
The baby is fast asleep.
Lernen beginnen
Bebek derin uykuda.
The baby started to cry.
Lernen beginnen
Bebek ağlamaya başladı.
The baby stopped crying.
Lernen beginnen
Bebek ağlamayı kesti.
The balloons are bright.
Lernen beginnen
Balonlar ışıl ışıllar.
The bird is in its nest.
Lernen beginnen
Kuş yuvasında.
The box is almost empty.
Lernen beginnen
Kutu neredeyse boş.
The box was almost full.
Lernen beginnen
Kutu neredeyse doluydu.
The boy feared the dark.
Lernen beginnen
Çocuk karanlıktan korktu.
The boy lay on the sofa.
Lernen beginnen
Çocuk kanepeye uzandı.
The broken doll is mine.
Lernen beginnen
Kırık bebek benim.
The buffalo were killed.
Lernen beginnen
Bizonlar öldürüldü.
The bus hasn't come yet.
Lernen beginnen
Otobüs henüz gelmedi.
The candle has gone out.
Lernen beginnen
Mum söndü.
The car battery is dead.
Lernen beginnen
Akü ölü.
The car bumped the tree.
Lernen beginnen
Araba ağaca çarptı.
The castle is beautiful.
Lernen beginnen
Kale güzeldir.
The cat arched its back.
Lernen beginnen
Kedi sırtını kabarttı.
The cat caught the rats.
Lernen beginnen
Kedi sıçanları yakaladı.
The cat ran up the tree.
Lernen beginnen
Kedi ağaca tırmandı.
The charge was not true.
Lernen beginnen
Suçlama doğru değildi.
The cup is made of gold.
Lernen beginnen
Bu kupa altından yapılmıştır.
The curtain caught fire.
Lernen beginnen
Perde ateş aldı.
The Czar was overthrown.
Lernen beginnen
Çar devrildi.
The desk drawer is open.
Lernen beginnen
Masa çekmecesi açık.
The doctor is concerned.
Lernen beginnen
Doktor ilgilidir.
The dog is on the chair.
Lernen beginnen
Köpek sandalyenin üstünde.
The dog ran after a fox.
Lernen beginnen
Köpek bir tilkiyi kovaladı.
The dog walked backward.
Lernen beginnen
Köpek geriye doğru yürüdü.
The door is opening now.
Lernen beginnen
Kapı şimdi açılıyor.
The door would not open.
Lernen beginnen
Kapı açılmazdı.
The doorbell is ringing.
Lernen beginnen
Kapı zili çalıyor.
The engine doesn't work.
Lernen beginnen
Motor çalışmaz.
The facts are not clear.
Lernen beginnen
Gerçekler açık değildir.
The front door was open.
Lernen beginnen
Ön kapı açıktı.
The furniture was dusty.
Lernen beginnen
Mobilya tozluydu.
The game was called off.
Lernen beginnen
Oyun iptal edildi.
The game was rained out.
Lernen beginnen
Oyun yağmurdan dolayı durduruldu.
The grass needs cutting.
Lernen beginnen
Otlar kesilmeli.
The guests are all gone.
Lernen beginnen
Misafirlerin hepsi gittiler.
The hen has laid an egg.
Lernen beginnen
Tavuk bir yumurta yumurtladı.
The hotel is down there.
Lernen beginnen
Otel oradadır.
The house has been sold.
Lernen beginnen
Ev satıldı.
The house was ablaze.
Lernen beginnen
Ev alevler içindeydi.
The Indians were hungry.
Lernen beginnen
Kızılderililer açtı.
The jet landed at Tokyo.
Lernen beginnen
Jet Tokyo'da indi.
The job is a lot of fun.
Lernen beginnen
Çok eğlenceli iş.
The lady is over eighty.
Lernen beginnen
Bayan seksenin üzerinde.
The letter made her sad.
Lernen beginnen
Mektup onu üzdü.
The man groaned in pain.
Lernen beginnen
Adam acı içinde inledi.
The man is all but dead.
Lernen beginnen
Adam ölüden başka birşey değil.
The man is eating bread.
Lernen beginnen
Adam ekmek yiyor.
The moon is already out.
Lernen beginnen
Ay zaten çıktı.
The nation was at peace.
Lernen beginnen
Ulus barış halindeydi.
The news made her happy.
Lernen beginnen
Haber onu mutlu yaptı.
The news made her happy.
Lernen beginnen
Haberler onu sevindirdi.
The news made him happy.
Lernen beginnen
Haber onu mutlu etti.
The news quickly spread.
Lernen beginnen
Haber hızla yayıldı.
The odds are against us.
Lernen beginnen
Şans bize karşı.
The old man looked wise.
Lernen beginnen
Yaşlı adam akıllı görünüyordu.
The only answer was war.
Lernen beginnen
Tek cevap savaştı.
The order came too late.
Lernen beginnen
Sipariş çok geç geldi.
The organization failed.
Lernen beginnen
Organizasyon başarısız oldu.
The party was a flop.
Lernen beginnen
Parti bir fiyaskoydu.
The police are after me.
Lernen beginnen
Polisler benim peşimde.
The police released him.
Lernen beginnen
Polisler onu serbest bıraktılar.
The pot is boiling over.
Lernen beginnen
Tencere taşıyor.
The price is reasonable.
Lernen beginnen
Fiyat makul.
The printer needs paper.
Lernen beginnen
Yazıcıya kağıt lazım.
The radio is a bit loud.
Lernen beginnen
Radyo biraz gürültülü.
The radio will not work.
Lernen beginnen
Radyo çalışmaz.
The rest is left to you!
Lernen beginnen
Gerisi size kaldı!
The road was very rough.
Lernen beginnen
Yol çok pürüzlü idi.
The rumor can't be true.
Lernen beginnen
Söylenti gerçek olamaz.
The ship dropped anchor.
Lernen beginnen
Gemi çapa attı.
The signal turned green.
Lernen beginnen
Sinyal yeşile döndü.
The sky is getting dark.
Lernen beginnen
Gökyüzü kararıyor.
The smell was offensive.
Lernen beginnen
Koku rahatsız edici idi.
The snowstorm continued.
Lernen beginnen
Kar fırtınası devam etti.
The Spanish fired first.
Lernen beginnen
İspanyol ilk olarak ateş etti.
The storm has died down.
Lernen beginnen
Fırtına hafifledi.
The sun is about to set.
Lernen beginnen
Güneş batmak üzeredir.
The sun melted the snow.
Lernen beginnen
Güneş karı eritti.
The tide is rising fast.
Lernen beginnen
Gelgit hızlı yükseliyor.
The train has just gone.
Lernen beginnen
Tren az önce gitti.
The train leaves at six.
Lernen beginnen
Tren altıda ayrılır.
The treaty was approved.
Lernen beginnen
Antlaşma kabul edildi.
The treaty was defeated.
Lernen beginnen
Antlaşma iptal edildi.
The tree grew very tall.
Lernen beginnen
Ağaç çok uzadı.
The tree was blown down.
Lernen beginnen
Ağaç rüzgardan devrildi.
The two men shook hands.
Lernen beginnen
İki adam tokalaştı.
The universe is endless.
Lernen beginnen
Evren sonsuzdur.
The war in Europe ended.
Lernen beginnen
Avrupa'da savaş sona erdi
The water turned to ice.
Lernen beginnen
Su buza döndü.
The weather is cold now.
Lernen beginnen
Hava şimdi soğuk.
The wedding was put off.
Lernen beginnen
Düğün ertelendi.
Their muscles are stiff.
Lernen beginnen
Onların kasları sert.
Their sales are growing.
Lernen beginnen
Onların satışları artıyor.
Their supplies were low.
Lernen beginnen
Onların malzemeleri yetersizdi.
There comes our teacher.
Lernen beginnen
İşte hocamız geliyor.
There is a lot of money.
Lernen beginnen
Çok para vardır.
There is a page missing.
Lernen beginnen
Eksik bir sayfa var.
There is plenty of food.
Lernen beginnen
Çok yiyecek var.
There may be some scars.
Lernen beginnen
Bazı yara izleri olabilir.
There was a strong wind.
Lernen beginnen
Kuvvetli bir rüzgar vardı.
There were lots of jobs.
Lernen beginnen
Çok iş vardı.
There were no railroads.
Lernen beginnen
Hiç demiryolu yoktu.
There's no toilet paper.
Lernen beginnen
Tuvalet kağıdı yok.
There's no turning back.
Lernen beginnen
Geriye dönüş yok.
These apples are rotten.
Lernen beginnen
Bu elmalar çürümüş.
These apples taste good.
Lernen beginnen
Bu elmaların tadı iyi.
These facts are certain.
Lernen beginnen
Bu gerçekler kesin.
These flowers are dying.
Lernen beginnen
Bu çiçekler ölüyor.
These grapes taste sour.
Lernen beginnen
Bu üzümlerin tadı ekşi.
These keys are not mine.
Lernen beginnen
Bu anahtarlar benim değildir.
These scissors cut well.
Lernen beginnen
Bu makas iyi kesti.
They abandoned the plan.
Lernen beginnen
Onlar plandan vazgeçtiler.
They adopted the orphan.
Lernen beginnen
Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.
They allow parking here.
Lernen beginnen
Burada parketmeye izin veriyorlar.
They always skip school.
Lernen beginnen
Onlar her zaman okulu atlarlar.
They are about to start.
Lernen beginnen
Onlar başlamak üzereler.
They are all very happy.
Lernen beginnen
Onların hepsi çok mutlu.
They are bitter enemies.
Lernen beginnen
Onlar şiddetli düşmanlar.
They are both unmarried.
Lernen beginnen
Onların her ikiside evli değil.
They are deeply in love.
Lernen beginnen
Onlar içten aşıklar.
They are digging a hole.
Lernen beginnen
Onlar çukur kazıyorlar.
They are far from happy.
Lernen beginnen
Onlar mutluluktan uzaklar.
They are gathering nuts.
Lernen beginnen
Onlar fındık topluyorlar.
They are going shopping.
Lernen beginnen
Alışverişe gidiyorlar.
They are in for trouble.
Lernen beginnen
Onların başına bela gelmek üzere.
They are in the kitchen.
Lernen beginnen
Onlar mutfaktalar.
They are making a salad.
Lernen beginnen
Onlar bir salata yapıyorlar.
They are short and thin.
Lernen beginnen
Onlar kısa ve zayıf.
They are short of funds.
Lernen beginnen
Onların fonları bitti.
They arranged a meeting.
Lernen beginnen
Onlar bir toplantı düzenlediler.
They attacked the enemy.
Lernen beginnen
Onlar düşmana saldırdı.
They chased others away.
Lernen beginnen
Onlar diğerlerini kovaladı.
They didn't act quickly.
Lernen beginnen
Onlar çabuk hareket etmedi.
They do nothing but cry.
Lernen beginnen
Onlar ağlamaktan başka bir şey yapmazlar.
They don't know my name.
Lernen beginnen
Onlar benim adımı bilmiyorlar.
They got into the train.
Lernen beginnen
Onlar trene bindiler.
They got out of the car.
Lernen beginnen
Onlar araçtan çıktı.
They had no place to go.
Lernen beginnen
Onların gidecek yeri yoktu.
They had only one child.
Lernen beginnen
Onların sadece bir çocuğu vardı.
They have a large house.
Lernen beginnen
Onların büyük bir evi var.
They have two daughters.
Lernen beginnen
Onların iki kız çocuğu var.
They laughed at my idea.
Lernen beginnen
Onlar benim fikrime güldü.
They lived a happy life.
Lernen beginnen
Onlar mutlu bir hayat yaşadılar.
They looked down on him.
Lernen beginnen
Onlar ona tepeden baktılar.
They reached their goal.
Lernen beginnen
Onlar hedefine ulaştı.
They refused to help us.
Lernen beginnen
Onlar bize yardım etmeyi reddettiler.
They require extra help.
Lernen beginnen
Onların ekstra yardıma ihtiyacı var.
They sell fish and meat.
Lernen beginnen
Onlar balık ve et satarlar.
They stood face to face.
Lernen beginnen
Onlar yüz yüze durdu.
They were put in prison.
Lernen beginnen
Onlar hapse atıldılar.
They were very confused.
Lernen beginnen
Onların kafaları çok karıştı.
They will agree on that.
Lernen beginnen
Onlar bu konuda anlaşacaklar.
They work in the fields.
Lernen beginnen
Tarlalarda çalışıyorlar.
This battery is charged.
Lernen beginnen
Bu batarya şarjlı.
This book is very small.
Lernen beginnen
Bu kitap çok küçük.
This book is very thick.
Lernen beginnen
Bu kitap çok kalındır.
This cap belongs to Tom.
Lernen beginnen
Bu şapka, Tom'a aittir.
This car is my father's.
Lernen beginnen
Bu araba benim babamın.
This cloth tears easily.
Lernen beginnen
Bu kumaş kolay yırtılır.
This doll belongs to me.
Lernen beginnen
Bu bebek bana ait.
This flower smells nice.
Lernen beginnen
Bu çiçek güzel kokuyor.
This food smells rotten.
Lernen beginnen
Bu gıda çürük kokuyor.
This hat doesn't fit me.
Lernen beginnen
Bu şapka bana uymuyor.
This heat is unbearable.
Lernen beginnen
Bu sıcaklık dayanılmaz.
This house is very good.
Lernen beginnen
Bu ev çok iyi.
This is a good textbook.
Lernen beginnen
Bu, iyi bir metin kitabı.
This is a Japanese doll.
Lernen beginnen
Bu bir Japon oyuncak bebeği.
This is a kind of bread.
Lernen beginnen
Bu bir çeşit ekmek.
This is a very good tea.
Lernen beginnen
Bu çok iyi bir çay.
This is a very new book.
Lernen beginnen
Bu çok yeni bir kitap.
This is a very old book.
Lernen beginnen
Bu çok eski bir kitaptır.
This is how I cook fish.
Lernen beginnen
Benim balık pişirme şeklim budur.
This is my account book.
Lernen beginnen
Bu benim muhasebe defterim.
This is what he painted.
Lernen beginnen
Bu onun yaptığı resimdir.
This is why I fired him.
Lernen beginnen
Onu kovmamın nedeni bu.
This knot will not hold.
Lernen beginnen
Bu düğüm tutmaz.
This program is a rerun.
Lernen beginnen
Bu proğram bir yeniden çalıştırma.
This reminds me of home.
Lernen beginnen
Bu bana memleketimi hatırlatıyor.
This river is beautiful.
Lernen beginnen
Bu nehir güzel.
This room gets sunshine.
Lernen beginnen
Bu oda güneş alır.
This smells like cheese.
Lernen beginnen
Bu, peynir gibi kokuyor.
This steak is too tough.
Lernen beginnen
Bu biftek çok serttir.
This table isn't steady.
Lernen beginnen
Bu tablo, sabit değildir.
This turkey tastes good.
Lernen beginnen
Bu hindinin tadı iyi.
This watch is expensive.
Lernen beginnen
Bu saat pahalı.
Those flowers have died.
Lernen beginnen
Şu çiçekler ölmüş.
Tom adopted Mary's idea.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin fikrini benimsedi.
Tom almost married Mary.
Lernen beginnen
Tom neredeyse Mary ile evleniyordu.
Tom always plays to win.
Lernen beginnen
Tom her zaman kazanmak için oynar.
Tom applied for the job.
Lernen beginnen
Tom işe başvurdu.
Tom asked for a receipt.
Lernen beginnen
Tom bir dekont istedi.
Tom asked for the check.
Lernen beginnen
Tom çek istedi.
Tom asked Mary for help.
Lernen beginnen
Tom Mary'den yardım istedi.
Tom bandaged Mary's arm.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kolunu bandajladı.
Tom beat Mary in tennis.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi teniste yendi.
Tom began to feel faint.
Lernen beginnen
Tom baygınlık hissetmeye başladı.
Tom begged Mary to stay.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kalması için yalvardı.
Tom begged Mary to stay.
Lernen beginnen
Tom Mary'den kalmasını rica etti.
Tom blew up the balloon.
Lernen beginnen
Tom balonu patlattı.
Tom blow-dried his hair.
Lernen beginnen
Tom saçını fönledi.
Tom boiled a dozen eggs.
Lernen beginnen
Tom bir düzine yumurta kaynattı.
Tom boiled me some eggs.
Lernen beginnen
Tom bana birkaç yumurta kaynattı.
Tom boiled the potatoes.
Lernen beginnen
Tom patatesleri kaynattı.
Tom bought a new camera.
Lernen beginnen
Tom yeni bir fotoğraf makinesi aldı.
Tom bought Mary a puppy.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir yavru köpek satın aldı.
Tom braided Mary's hair.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin saçını ördü.
Tom brought Mary a gift.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir hediye getirdi.
Tom built his own house.
Lernen beginnen
Tom kendi evini inşa etti.
Tom burst into laughter.
Lernen beginnen
Tom kahkaha attı.
Tom burst into the room.
Lernen beginnen
Tom aceleyle odaya girdi.
Tom called in an expert.
Lernen beginnen
Tom bir uzman çağırdı.
Tom came at a good time.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir zamanda geldi.
Tom came to me for help.
Lernen beginnen
Tom bana yardım için geldi.
Tom can put it that way.
Lernen beginnen
Tom onu o şekilde koyabilir.
Tom can't be that naive.
Lernen beginnen
Tom o kadar toy olamaz.
Tom can't get over Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile başa çıkamıyor.
Tom can't swim tomorrow.
Lernen beginnen
Tom yarın yüzemez.
Tom can't work tomorrow.
Lernen beginnen
Tom yarın çalışamaz.
Tom caught up with Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile arayı kapattı.
Tom certainly fooled me.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle beni aptal yerine koydu.
Tom certainly is clumsy.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle beceriksiz.
Tom certainly is greedy.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle açgözlü.
Tom certainly is skinny.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle sıska.
Tom chopped some onions.
Lernen beginnen
Tom bir miktar soğan doğradı.
Tom chuckled to himself.
Lernen beginnen
Tom kendi kendine güldü.
Tom collected old coins.
Lernen beginnen
Tom eski bozuk paraları topladı.
Tom couldn't be happier.
Lernen beginnen
Tom daha mutlu olamazdı.
Tom couldn't say a word.
Lernen beginnen
Tom tek bir kelime söyleyemedi.
Tom cut himself shaving.
Lernen beginnen
Tom tıraş olurken kendini kesti.
Tom cut off Mary's head.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kafasını kesti.
Tom deserves a vacation.
Lernen beginnen
Tom bir tatili hak ediyor.
Tom deserves admiration.
Lernen beginnen
Tom hayranlığı hakediyor.
Tom did it just for fun.
Lernen beginnen
Tom sadece eğlence için yaptı.
Tom did the right thing.
Lernen beginnen
Tom doğru olanı yaptı.
Tom didn't believe Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye inanmadı.
Tom didn't give up hope.
Lernen beginnen
Tom umudunu kesmedi.
Tom didn't go to school.
Lernen beginnen
Tom okula gitmedi.
Tom said nothing.
Lernen beginnen
Tom bir şey söylemedi.
Tom didn't see anything.
Lernen beginnen
Tom bir şey görmedi.
Tom died when he was 97.
Lernen beginnen
Tom 97 yaşındayken öldü.
Tom does excellent work.
Lernen beginnen
Tom mükemmel iş yapar.
Tom does volunteer work.
Lernen beginnen
Tom gönüllü olarak çalışır.
Tom does what he's told.
Lernen beginnen
Tom ona söylenileni yapar.
Tom doesn't belong here.
Lernen beginnen
Tom buraya ait değildir.
Tom doesn't have a clue.
Lernen beginnen
Tom'un bir ipucu yok.
Tom doesn't have a visa.
Lernen beginnen
Tom bir vizeye sahip değil.
Tom doesn't know French.
Lernen beginnen
Tom Fransızca bilmez.
Tom doesn't like cheese.
Lernen beginnen
Tom peyniri sevmez.
Tom doesn't like cheese.
Lernen beginnen
Tom peynirden hoşlanmaz.
Tom doesn't like my dog.
Lernen beginnen
Tom benim köpeğimi sevmez.
Tom doesn't like school.
Lernen beginnen
Tom okul sevmez.
Tom doesn't sound happy.
Lernen beginnen
Tom mutlu görünmüyor.
Tom doesn't want dinner.
Lernen beginnen
Tom akşam yemeği istemiyor.
Tom dove into the water.
Lernen beginnen
Tom suya daldı.
Tom felt a little dizzy.
Lernen beginnen
Tom küçük bir sersemlik hissetti.
Tom felt like a new man.
Lernen beginnen
Tom yeni bir adam gibi hissetti.
Tom felt like a new man.
Lernen beginnen
Tom'un canı yeni bir adam olmak istedi.
Tom felt like giving up.
Lernen beginnen
Canım vazgeçmek istedi.
Tom felt sorry for Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary için üzgün hissetti.
Tom finally fell asleep.
Lernen beginnen
Tom nihayet uykuya daldı.
Tom found out the truth.
Lernen beginnen
Tom gerçeği anladı.
Tom gave a vague answer.
Lernen beginnen
Tom belirsiz bir cevap verdi.
Tom gave his dog a bath.
Lernen beginnen
Tom köpeğine banyo yaptırdı.
Tom gave Mary a message.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir mesaj verdi.
Tom gave Mary some food.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye biraz yiyecek verdi.
Tom gives me the creeps.
Lernen beginnen
Tom içimi ürpertiyor.
Tom got a perfect score.
Lernen beginnen
Tom'un mükemmel bir skoru var.
Tom got caught speeding.
Lernen beginnen
Tom hız yapmaktan yakalandı.
Tom got dressed quickly.
Lernen beginnen
Tom çabucak kovuldu.
Tom got engaged to Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile nişanlandı.
Tom got good at singing.
Lernen beginnen
Tom şarkı söylemede iyileşti.
Tom got his eyes tested.
Lernen beginnen
Tom gözlerini test ettirdi.
Tom got into Mary's car.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin arabasına bindi.
Tom got on the elevator.
Lernen beginnen
Tom asansöre bindi.
Tom got out of the taxi.
Lernen beginnen
Tom taksiden indi.
Tom got shot in the leg.
Lernen beginnen
Tom bacağından vuruldu.
Tom grew up around here.
Lernen beginnen
Tom buralarda büyüdü.
Tom had a great weekend.
Lernen beginnen
Tom harika bir hafta sonu geçirdi.
Tom had a very long day.
Lernen beginnen
Tom çok uzun bir gün geçirdi.
Tom had lunch with Mary.
Lernen beginnen
Tom, Mary ile öğle yemeği yedi.
Tom had no options left.
Lernen beginnen
Tom'un başka seçeneği yoktu.
Tom had nothing to hide.
Lernen beginnen
Tom'un gizleyecek bir şeyi yoktu.
Tom had nothing to read.
Lernen beginnen
Tom'un okuyacak bir şeyi yoktu.
Tom had to catch a taxi.
Lernen beginnen
Tom bir taksiye binmek zorunda.
Tom has a crush on Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye çok fena aşık.
Tom has a decent salary.
Lernen beginnen
Tom'un makul bir maaşı vardır.
Tom has a right to know.
Lernen beginnen
Tom'un bilme hakkı var.
Tom has already seen it.
Lernen beginnen
Tom zaten onu gördü.
Tom has his own bedroom.
Lernen beginnen
Tom'un kendi yatak odası vardır.
Tom has no common sense.
Lernen beginnen
Tom'un sağduyusu yok.
Tom has nothing to hide.
Lernen beginnen
Tom'un saklayacak bir şeyi yok.
Tom has nothing to lose.
Lernen beginnen
Tom'un kaybedecek bir şeyi yok.
Tom has the gift of gab.
Lernen beginnen
Tom'un ağzı iyi laf yapar.
Tom has three daughters.
Lernen beginnen
Tom'un üç kızı vardır.
Tom has to get up early.
Lernen beginnen
Tom erken kalkmak zorunda.
Tom has to go on a diet.
Lernen beginnen
Tom diyet yapmak zorunda.
Tom hasn't finished yet.
Lernen beginnen
Tom henüz bitirmedi.
Tom hasn't slept a wink.
Lernen beginnen
Tom gözünü bile kırpmadı.
Tom hasn't unpacked yet.
Lernen beginnen
Tom henüz bavulunu açıp boşaltmadı.
Tom heard Mary's scream.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin çığlığını duydu.
Tom heard the door open.
Lernen beginnen
Tom'un kapıyı açtığını duydum.
Tom hid behind the door.
Lernen beginnen
Tom kapının arkasında saklandı.
Tom hid under the table.
Lernen beginnen
Tom masanın altına saklandı.
Tom is a brave skydiver.
Lernen beginnen
Tom cesur bir gökyüzüdalıcısıdır.
Tom is a bright student.
Lernen beginnen
Tom parlak bir öğrencidir.
Tom is a friend of mine.
Lernen beginnen
Tom, benim bir arkadaşımdır.
Tom is a friend of mine.
Lernen beginnen
Tom benim bir arkadaşımdır.
Tom is a good guitarist.
Lernen beginnen
Tom İyi bir gitaristtir.
Tom is a sincere person.
Lernen beginnen
Tom samimi bir kişi.
Tom is a sloppy painter.
Lernen beginnen
Tom özensiz bir ressamdır.
Tom is a talented actor.
Lernen beginnen
Tom yetenekli bir aktör.
Tom is a very smart boy.
Lernen beginnen
Tom çok akıllı bir çocuktur.
Tom is afraid of snakes.
Lernen beginnen
Tom yılanlardan korkuyor.
Tom is blind in one eye.
Lernen beginnen
Tom'un bir gözü kör.
Tom is buried in Boston.
Lernen beginnen
Tom Boston'da gömülüdür.
Tom is down with a cold.
Lernen beginnen
Tom soğuk algınlığından hasta.
Tom is faithful to Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye sadıktır.
Tom is fed up with Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'den usanmış.
Tom is fluent in French.
Lernen beginnen
Tom Fransızcada akıcıdır.
Tom is good at swimming.
Lernen beginnen
Tom yüzmede iyidir.
Tom is indebted to Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye borçludur.
Tom is living in Boston.
Lernen beginnen
Tom Bostonda yaşıyor.
Tom is looking for Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi arıyor.
Tom is lying ill in bed.
Lernen beginnen
Tom yatakta hasta yatıyor.
Tom is lying ill in bed.
Lernen beginnen
Tom yatakta hasta uzanıyor.
Tom is Mary's boyfriend.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin erkek arkadaşıdır.
Tom is not fond of pets.
Lernen beginnen
Tom evcil hayvanlara düşkündür.
Tom is now in his prime.
Lernen beginnen
Tom şu an en güzel zamanında.
Tom is proud of his son.
Lernen beginnen
Tom oğlu ile gurur duyar.
Tom is quite often late.
Lernen beginnen
Tom çoğunlukla oldukça geç kalır.
Tom is scared of ghosts.
Lernen beginnen
Tom hayaletlerden korkuyor.
Tom is still a prisoner.
Lernen beginnen
Tom hala bir tutuklu.
Tom is still just a boy.
Lernen beginnen
Tom hala sadece bir çocuk.
Tom is sure to be fired.
Lernen beginnen
Tom kovulacağından emin.
Tom is taller than I am.
Lernen beginnen
Tom benden daha uzundur?
Tom is thirty years old.
Lernen beginnen
Tom, otuz yaşındadır.
Tom is up for promotion.
Lernen beginnen
Tom, promosyon için sevinçli.
Tom is very hardworking.
Lernen beginnen
Tom çok çalışkandır.
Tom isn't being careful.
Lernen beginnen
Tom dikkatli davranmıyor.
Tom isn't himself today.
Lernen beginnen
Tom bugün kendinde değildir.
Tom isn't Mary's cousin.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kuzeni değildir.
Tom isn't very sociable.
Lernen beginnen
Tom çok sosyal değildir.
Tom kept his mouth shut.
Lernen beginnen
Tom ağzını kapalı tuttu.
Tom knocked on the door.
Lernen beginnen
Tom, kapıyı çaldı.
Tom knows Mary's father.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin babasını tanıyor.
Tom lay awake all night.
Lernen beginnen
Tom, bütün gece uyanık yattı.
Tom left Mary a message.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir mesaj bıraktı.
Tom left three days ago.
Lernen beginnen
Tom, üç gün önce gitti.
Tom looks kind of tired.
Lernen beginnen
Tom bir tür yorgun görünüyor.
Tom lost a contact lens.
Lernen beginnen
Tom bir kontakt lens kaybetti.
Tom loves fried chicken.
Lernen beginnen
Tom, kızarmış tavuk seviyor.
Tom loves sports events.
Lernen beginnen
Tom spor olaylarını sever.
Tom majored in business.
Lernen beginnen
Tom ticarette uzmanlaştı.
Tom makes a good living.
Lernen beginnen
Tom iyi bir yaşam sağlamaktadır.
Tom may be under thirty.
Lernen beginnen
Tom otuzun altında olabilir.
Tom must be from Boston.
Lernen beginnen
Tom Boston'dan dönmüş olmalı.
Tom must be over thirty.
Lernen beginnen
Tom otuzun üstünde olmalıdır.
Tom needs a good lawyer.
Lernen beginnen
Tom'un iyi bir avukata ihtiyacı var.
Tom needs a sharp knife.
Lernen beginnen
Tom'un keskin bir bıçağa ihtiyacı var.
Tom never makes his bed.
Lernen beginnen
Tom asla yatağını yapmaz.
Tom now lives in Boston.
Lernen beginnen
Tom şimdi Boston'da yaşıyor.
Tom often has headaches.
Lernen beginnen
Tom'un sık sık başı ağrır.
Tom opened the curtains.
Lernen beginnen
Tom perdeleri açtı.
Tom paid by credit card.
Lernen beginnen
Tom kredi kartı ile ödedi.
Tom peeled the potatoes.
Lernen beginnen
Tom patatesleri soydu.
Tom pledged his support.
Lernen beginnen
Tom ona destek sözü verdi.
Tom pounded on the door.
Lernen beginnen
Tom kapıya vurdu.
Tom put on his overcoat.
Lernen beginnen
Tom paltosunu giydi.
Tom put on his swimsuit.
Lernen beginnen
Tom mayosunu giydi.
Tom put up his umbrella.
Lernen beginnen
Tom şemsiyesini yerine koydu.
Tom ran down the stairs.
Lernen beginnen
Tom merdivenlerden aşağıya koştu.
Tom ran out of the room.
Lernen beginnen
Tom odasından dışarı koştu.
Tom read a poem to Mary.
Lernen beginnen
Tom, Mary'ye bir şiir okudu.
Tom regrets what he did.
Lernen beginnen
Tom söylediğine pişman oldu.
Tom respects his parents.
Lernen beginnen
Tom, ana-babasına saygı duyar.
Tom rinsed off the soap.
Lernen beginnen
Tom sabunu duruladı.
Tom sealed the envelope.
Lernen beginnen
Tom zarfı mühürledi.
Tom seconded the motion.
Lernen beginnen
Tom hareketi destekledi.
Tom seems to be in love.
Lernen beginnen
Tom aşık gibi görünüyor.
Tom seldom eats at home.
Lernen beginnen
Tom nadiren evde yer.
Tom sent Mary a message.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir mesaj gönderdi.
Tom should be here soon.
Lernen beginnen
Tom birazdan burada olmalı.
Tom should be home soon.
Lernen beginnen
Tom birazdan evde olmalı.
Tom should be in school.
Lernen beginnen
Tom okulda olmalı.
Tom should've told Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye söylemeliydi.
Tom showed Mary the way.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye yol gösterdi.
Tom signed the contract.
Lernen beginnen
Tom sözleşme imzaladı.
Tom sliced the tomatoes.
Lernen beginnen
Tom domatesleri dilimledi.
Tom slit his own throat.
Lernen beginnen
Tom kendi boğazını kesti.
Tom stayed up all night.
Lernen beginnen
Tom bütün gece uyanık kaldı.
Tom still lives at home.
Lernen beginnen
Tom hala evde yaşıyor.
Tom stood close to Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye yakın durdu.
Tom suddenly felt tired.
Lernen beginnen
Tom aniden yorgun hissetti.
Tom talked about school.
Lernen beginnen
Tom okul hakkında konuştu.
Tom talked in his sleep.
Lernen beginnen
Tom uykusunda konuştu.
Tom tends to exaggerate.
Lernen beginnen
Tom abartma eğilimindedir.
Tom thinks he's in love.
Lernen beginnen
Tom, aşık olduğunu düşünüyor.
Tom thinks that'll work.
Lernen beginnen
Tom onun işe yarayacağını düşünüyor.
Tom thinks that's crazy.
Lernen beginnen
Tom onun çılgınlık olduğunu düşünüyor.
Tom thinks there's hope.
Lernen beginnen
Tom, ümit olduğunu düşünüyor.
Tom thinks you're lying.
Lernen beginnen
Tom, yalan söylediğini düşünüyor.
Tom thought I knew Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi tanıdığımı düşündü.
Tom threw Mary the ball.
Lernen beginnen
Tom topu Mary'ye attı.
Tom told Mary not to go.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye gitmemesini söyledi.
Tom told Mary the truth.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye gerçeği söyledi.
Tom took a quick shower.
Lernen beginnen
Tom hızlı bir duş aldı.
Tom took a step forward.
Lernen beginnen
Tom ileriye doğru bir adım attı.
Tom took Mary back home.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi eve geri getirdi.
Tom took Mary to dinner.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi akşam yemeğine götürdü.
Tom took some food home.
Lernen beginnen
Tom eve biraz yiyecek götürdü.
Tom treats me very nice.
Lernen beginnen
Tom bana çok hoş davranır.
Tom tried to reach Mary.
Lernen beginnen
Tom, Mary'ye ulaşmaya çalıştı.
Tom tucked in his shirt.
Lernen beginnen
Tom gömleğini içeri soktu.
Tom turned the doorknob.
Lernen beginnen
Tom, kapı kolunu çevirdi.
Tom unholstered his gun.
Lernen beginnen
Tom silahını kılıfından çıkardı.
Tom unlocked the drawer.
Lernen beginnen
Tom çekmecenin kilidini açtı.
Tom used to hate Boston.
Lernen beginnen
Tom, Boston'dan nefret ederdi.
Tom volunteered to help.
Lernen beginnen
Tom yardımcı olmak için gönüllüydü.
Tom wanted to help Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye yardım etmek istedi.
Tom wants to be a pilot.
Lernen beginnen
Tom bir pilot olmak istiyor.
Tom wants to marry Mary.
Lernen beginnen
Tom, Mary ile evlenmek istiyor.
Tom was deep in thought.
Lernen beginnen
Tom, derin düşünceye daldı.
Tom was hung up on Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye kafayı taktı.
Tom was John's cellmate.
Lernen beginnen
Tom John'un hücre arkadaşı idi.
Tom was John's roommate.
Lernen beginnen
Tom John'ın oda arkadaşı idi.
Tom was late for dinner.
Lernen beginnen
Tom, akşam yemeğine geç kalmıştı.
Tom was lost in thought.
Lernen beginnen
Tom düşüncelere daldı.
Tom was reluctant to go.
Lernen beginnen
Tom gitmeye isteksizdi.
Tom was taking a snooze.
Lernen beginnen
Tom bir şekerleme yapıyordu.
Tom wasn't ready to die.
Lernen beginnen
Tom ölmeye hazır değildi.
Tom watered the flowers.
Lernen beginnen
Tom çiçekleri suladı.
Tom wishes he could fly.
Lernen beginnen
Tom uçabilmeyi diliyor.
Tom won't do that again.
Lernen beginnen
Tom onu tekrar yapmayacaktır.
Tom works in archeology.
Lernen beginnen
Tom arkalojide çalışır.
Tom wouldn't understand.
Lernen beginnen
Tom anlamazdı.
Tom wrung out the towel.
Lernen beginnen
Tom havluyu sıktı.
Tom's days are numbered.
Lernen beginnen
Tom'un günleri sayılı.
Tom's father is in jail.
Lernen beginnen
Tom'un babası hapishanededir.
Tom's house is for sale.
Lernen beginnen
Tom'un evi satılıktır.
Tom's not in the office.
Lernen beginnen
Tom ofiste değil.
Tomorrow is my birthday.
Lernen beginnen
Yarın benim doğum günüm.
Tony is a very tall boy.
Lernen beginnen
Tony, çok uzun boylu bir çocuk.
Toss your gun over here.
Lernen beginnen
Silahını buraya fırlat.
Try solving the problem.
Lernen beginnen
Problemi çözmeye çalış.
Try to control yourself.
Lernen beginnen
Kendinizi kontrol etmeye çalışın.
Try to keep from crying.
Lernen beginnen
Ağlamaktan kaçınmaya çalış.
Try to keep up with him.
Lernen beginnen
Ona ayak uydurmaya çalış.
Turn left at the corner.
Lernen beginnen
Köşede sola dön.
Turn the flame down low.
Lernen beginnen
Alevi kıs.
Two Indians were killed.
Lernen beginnen
İki Hintli öldürüldü.
Was that you in the car?
Lernen beginnen
Arabadaki sen miydin?
Watch what you're doing!
Lernen beginnen
Ne yaptığına dikkat et.
We agreed to leave soon.
Lernen beginnen
Yakında ayrılmaya karar verdik.
We all stood up at once.
Lernen beginnen
Hepimiz aynı anda ayağa kalktık.
We all wished for peace.
Lernen beginnen
Hepimiz barış diledik.
We appreciate your help.
Lernen beginnen
Biz yardımınız için size minnettarız.
We are a family of five.
Lernen beginnen
Beş kişlik bir aileyiz.
We are a family of four.
Lernen beginnen
Dört kişilik bir aileyiz.
We are glad to help you.
Lernen beginnen
Size yardım etmekten mutluluk duyuyorum.
We are having a meeting.
Lernen beginnen
Bir toplantı yapıyoruz.
We are husband and wife.
Lernen beginnen
Biz karı-kocayız.
We bought a round table.
Lernen beginnen
Biz bir yuvarlak masa aldık.
We call our dog Johnnie.
Lernen beginnen
Biz köpeğimize Johnnie deriz.
We call the cat Madonna.
Lernen beginnen
Biz kediye Madonna diyoruz.
We cut our living costs.
Lernen beginnen
Bizim yaşam giderlerini azalttık.
We didn't have much fun.
Lernen beginnen
Biz çok fazla eğlenmedik.
We dine out once a week.
Lernen beginnen
Biz haftada bir kez akşam yemeğini dışarıda yeriz.
We dined at our uncle's.
Lernen beginnen
Amcamlarda yedik.
We discussed the matter.
Lernen beginnen
Biz konuyu tartıştık.
We discussed what to do.
Lernen beginnen
Biz ne yapacağımızı tartıştık.
We don't have any sugar.
Lernen beginnen
Bizim hiç şekerimiz yok.
We elected him chairman.
Lernen beginnen
Biz onu başkan seçtik.
We felt the house shake.
Lernen beginnen
Evin sallandığını hissettik.
We fought a hard battle.
Lernen beginnen
Sıkı bir savaş yaptık.
We gave him up for dead.
Lernen beginnen
Onu ölüme terkettik.
We got lost in the snow.
Lernen beginnen
Biz karda kaybolduk.
We got on the bus there.
Lernen beginnen
Biz otobüse orada bindik.
We had a large audience.
Lernen beginnen
Bizim büyük bir seyircimiz vardı.
We had a secret meeting.
Lernen beginnen
Bizim gizli bir toplantımız vardı.
We had a snowball fight.
Lernen beginnen
Biz bir kartopu savaşı yaptık.
We had a wonderful time.
Lernen beginnen
Biz bir harika zaman geçirdik.
We have a cat and a dog.
Lernen beginnen
Bizim bir kedimiz ve bir köpeğimiz var.
We have a holiday today.
Lernen beginnen
Bugün tatilimiz var.
We have a test tomorrow.
Lernen beginnen
Yarın bir testimiz var.
We have a test tomorrow.
Lernen beginnen
Bizim yarın bir testimiz var.
We have come a long way.
Lernen beginnen
Biz uzun bir yol geldik.
We have enough food now.
Lernen beginnen
Şimdi yeterli yiyeceğimiz var.
We have no school today.
Lernen beginnen
Bizim bugün okulumuz yok.
We have snow in January.
Lernen beginnen
Ocak ayında karımız var.
We have some local wine.
Lernen beginnen
Biraz yerel şaraba sahibiz.
We have to wait for him.
Lernen beginnen
Biz onu beklemek zorundayız.
We heard somebody shout.
Lernen beginnen
Birinin bağırdığını duyduk.
We heard the door close.
Lernen beginnen
Biz kapının kapandığını duyduk.
We let him keep the dog.
Lernen beginnen
Biz onun köpek beslemesine izin verdik.
We look to him for help.
Lernen beginnen
Yardım için ona güvenme.
We looked at each other.
Lernen beginnen
Biz birbirimize baktık.
We may not win tomorrow.
Lernen beginnen
Yarın kazanamayabiliriz.
We must help each other.
Lernen beginnen
Birbirimize yardımcı olmalıyız.
We never work on Sunday.
Lernen beginnen
Biz Pazar günü asla çalışmayız.
We sat in total silence.
Lernen beginnen
Biz topyekün sessizce oturduk.
We saw a lake far below.
Lernen beginnen
Biz çok aşağıda bir göl gördük.
We saw a light far away.
Lernen beginnen
Biz uzakta bir ışık gördük.
We see them on occasion.
Lernen beginnen
Bazen onlarla görüşürüz.
We should be on our way.
Lernen beginnen
Yola çıkmalıyız.
We skied down the slope.
Lernen beginnen
Yamaçtan aşağıya doğru kaydık.
We smell with our noses.
Lernen beginnen
Burunlarımızla koklarız.
We still have more time.
Lernen beginnen
Hala daha çok zamanım var.
We talked for some time.
Lernen beginnen
Bir süre konuştuk.
We used to live in Kobe.
Lernen beginnen
Biz Kobe'de yaşıyorduk.
We waited there quietly.
Lernen beginnen
Biz orada sessizce bekledik.
We walked for two hours.
Lernen beginnen
Biz iki saat yürüdük.
We went as far as Kyoto.
Lernen beginnen
Kyoto'ya kadar gittik.
We went to a restaurant.
Lernen beginnen
Bir restorana gittik.
We went up step by step.
Lernen beginnen
Biz adım adım yükseldik.
We were in a hurry then.
Lernen beginnen
O zaman acelemiz vardı.
We'd appreciate a reply.
Lernen beginnen
Bir cevaba minnettar olurduk.
We'd better go home now.
Lernen beginnen
Şimdi eve gitsek iyi olur.
We'll always be friends.
Lernen beginnen
Biz her zaman arkadaş olacağız.
We'll be late for class.
Lernen beginnen
Biz sınıfa geç kalacağız.
We've all been laid off.
Lernen beginnen
Hepimiz işten çıkarıldık.
Well, let's talk turkey.
Lernen beginnen
Pekala, dobra dobra konuşalım.
Were you busy yesterday?
Lernen beginnen
Dün meşgulmüydün?
Were you here last week?
Lernen beginnen
Geçen hafta burada mıydın?
Were you out last night?
Lernen beginnen
Dün gece dışarıda mıydın?
What a beautiful flower!
Lernen beginnen
Ne güzel bir çiçek!
What a beautiful garden!
Lernen beginnen
Ne güzel bir bahçe.
What a beautiful sunset!
Lernen beginnen
Ne güzel bir günbatımı!
What a beautiful sunset.
Lernen beginnen
Ne güzel bir gün batımı.
What a wonderful family.
Lernen beginnen
Ne harika bir aile.
What are you crying for?
Lernen beginnen
Siz niçin ağlıyorsunuz?
What are you eyeing?
Lernen beginnen
Neye bakıyorsun?
What did Tom say to you?
Lernen beginnen
Tom sana ne dedi?
What do you do in Japan?
Lernen beginnen
Japonya'da ne iş yaparsınız?
What do you want to buy?
Lernen beginnen
Ne satın almak istiyorsun?
What does he want to do?
Lernen beginnen
O ne yapmak istiyor?
What does SFX stand for?
Lernen beginnen
SFX ne anlama geliyor?
What does that sign say?
Lernen beginnen
O işaret ne diyor?
What does this pen cost?
Lernen beginnen
Bu kalemin maliyeti nedir?
What does USB stand for?
Lernen beginnen
USB ne anlama geliyor?
What flight were you on?
Lernen beginnen
Hangi uçuştaydın?
What gate do I board at?
Lernen beginnen
Hangi kapıda bineceğim?
What I say is true.
Lernen beginnen
Söylediğim doğrudur.
What is his nationality?
Lernen beginnen
Onun ulusu nedir?
What is the latest news?
Lernen beginnen
En son haber nedir?
What is your waist size?
Lernen beginnen
Bel ölçün nedir?
What kind of man was he?
Lernen beginnen
O ne tür bir adamdı?
What kind of play is it?
Lernen beginnen
O, ne tür bir oyundur?
What made you come here?
Lernen beginnen
Seni buraya ne getirdi?
What makes you think so?
Lernen beginnen
Sizi öyle düşündüren nedir?
What sports do you like?
Lernen beginnen
Hangi sporları seviyorsun?
What time do you get up?
Lernen beginnen
Saat kaçta kalkarsın?
What time does it close?
Lernen beginnen
Saat kaçta kapanır?
What time does it start?
Lernen beginnen
O saat kaçta başlar?
What Tom said was a lie.
Lernen beginnen
Tom'un söylediği bir yalandı.
What was the difference?
Lernen beginnen
Farkı neydi?
What will happen to her?
Lernen beginnen
Ona ne olacak?
What're you doing today?
Lernen beginnen
Bugün ne yapıyorsunuz?
What're you waiting for?
Lernen beginnen
Ne için bekliyorsun?
What's that bird called?
Lernen beginnen
O kuşa ne denir?
What's the airmail rate?
Lernen beginnen
Havayolu postasının maliyeti nedir?
When did he arrive here?
Lernen beginnen
O buraya ne zaman vardı?
When did you go to Rome?
Lernen beginnen
Roma'ya ne zaman gittin?
When do you play tennis?
Lernen beginnen
Ne zaman tenis oynarsın?
When will you come home?
Lernen beginnen
Eve ne zaman geleceksin?
Where can I buy tickets?
Lernen beginnen
Nereden bilet satın alabilirim?
Where can I catch a bus?
Lernen beginnen
Nerede bir otobüse binebilirim.
Where can I get the map?
Lernen beginnen
Nerede harita alabilirim?
Where can I get tickets?
Lernen beginnen
Biletleri nerede alabilirim?
Where can I try this on?
Lernen beginnen
Bunu nerede deneyebilirim?
Where did you come from?
Lernen beginnen
Nereden geldin?
Where did you see Nancy?
Lernen beginnen
Nancy'yi nerede gördün?
Where do you want to go?
Lernen beginnen
Nereye gitmek istersin?
Where does he come from?
Lernen beginnen
O nerelidir?
Where does she live now?
Lernen beginnen
O, şimdi nerede yaşıyor?
Where does this book go?
Lernen beginnen
Bu kitap nerede?
Where does this desk go?
Lernen beginnen
Bu masa nereye gidiyor?
Where is he running now?
Lernen beginnen
O, şimdi nerede çalışıyor?
Where should I put this?
Lernen beginnen
Bunu nereye koymalıyım?
Where should I transfer?
Lernen beginnen
Nereye transfer olmalıyım.
Which skirt do you like?
Lernen beginnen
Hangi eteği seviyorsun?
Which team won the game?
Lernen beginnen
Hangi takım oyunu kazandı?
Who are you laughing at?
Lernen beginnen
Kime gülüyorsun?
Who are you waiting for?
Lernen beginnen
Kimi bekliyorsun?
Who caused the accident?
Lernen beginnen
Kazaya Kim neden oldu.
Who is that pretty girl?
Lernen beginnen
O güzel kız kim?
Who is this letter from?
Lernen beginnen
Bu mektup kimden?
Who put this paper here?
Lernen beginnen
Bu kağıdı buraya kim koydu?
Who will host the party?
Lernen beginnen
Partiye kim ev sahipliği yapacak?
Why are the police here?
Lernen beginnen
Neden polis burada?
Why did he quit his job?
Lernen beginnen
O niçin işini bıraktı?
Why did he stop smoking?
Lernen beginnen
O niçin sigara içmeyi bıraktı?
Why did you go to Tokyo?
Lernen beginnen
Niçin Tokyo'ya gittin?
Why didn't you tell her?
Lernen beginnen
Niçin ona söylemedin?
Why do people tell lies?
Lernen beginnen
Niçin insanlar yalan söylerler.
Why don't we go dancing?
Lernen beginnen
Niçin dans etmeye gitmiyoruz?
Why is that baby crying?
Lernen beginnen
Şu bebek neden ağlıyor?
Why would Tom kill Mary?
Lernen beginnen
Tom Mary'yi neden öldürdü?
Will he succeed or fail?
Lernen beginnen
Başarılı mı yoksa başarısız mı olacak.
Will it be hot tomorrow?
Lernen beginnen
Yarın sıcak olacak mı?
Will you give me a ride?
Lernen beginnen
Beni arabayla götürür müsün?
Will you please help me?
Lernen beginnen
Lütfen bana yardım eder misin?
Will you sign it for me?
Lernen beginnen
Onu benim için imzalar mısın?
Will you study tomorrow?
Lernen beginnen
Yarın çalışacak mısın?
Will you turn on the TV?
Lernen beginnen
TV'yi açar mısın?
Won't you have some tea?
Lernen beginnen
Biraz çay almaz mısın?
Work as hard as you can.
Lernen beginnen
Elinden geldiği kadar çok çalış.
Work is behind schedule.
Lernen beginnen
İş proğramın gerisinde.
Workers lost their jobs.
Lernen beginnen
İşçiler işlerini kaybetti.
Would you draw me a map?
Lernen beginnen
Bana bir harita çizer misin?
Would you like to dance?
Lernen beginnen
Dans etmek ister misiniz?
Write to him right away.
Lernen beginnen
Derhal ona yaz.
Write to him right away.
Lernen beginnen
Ona derhal yazın.
Write your address here.
Lernen beginnen
Adresini buraya yaz.
Yes, I have a good idea.
Lernen beginnen
Evet, iyi bir fikrim var.
You are a good customer.
Lernen beginnen
Sen iyi bir müşterisin.
You are a tennis player.
Lernen beginnen
Sen bir tenis oyuncususun.
You are as tall as I am.
Lernen beginnen
Sen benim kadar uzunsun.
You are doing very well.
Lernen beginnen
Çok iyi yapıyorsun.
You are free to go home.
Lernen beginnen
Eve gitmekte özgürsün.
You are in a safe place.
Lernen beginnen
Güvenli bir mekândasın.
You are only young once.
Lernen beginnen
Bir zamanlar tek gençtin.
You are to come with me.
Lernen beginnen
Benimle geleceksin.
You bet I was surprised.
Lernen beginnen
Elbette şaşırdım.
You can put it anywhere.
Lernen beginnen
Onu herhangi bir yere koyabilirsin.
You can type, can't you?
Lernen beginnen
Daktilo ile yazabilirsin, değil mi?
You can't buy happiness.
Lernen beginnen
Mutluluğu satın alamazsın.
You can't hang out here.
Lernen beginnen
Burada takılamazsın.
You can't stay for long.
Lernen beginnen
Uzun süreliğine kalamazsın.
You don't have to hurry.
Lernen beginnen
Acele etmek zorunda değilsiniz.
You don't have to study.
Lernen beginnen
Çalışmak zorunda değilsin.
You don't need to hurry.
Lernen beginnen
Acele etmene gerek yok.
You don't smoke, do you?
Lernen beginnen
Sigara içmiyorsun, değil mi?
You dropped your pencil.
Lernen beginnen
Kalemini düşürdün.
You hate Tom, don't you?
Lernen beginnen
Tom'dan nefret ediyorsun, değil mi?
You have a lot of books.
Lernen beginnen
Senin bir sürü kitabın var.
You're too nervous.
Lernen beginnen
Çok sinirlisin.
You have a message here.
Lernen beginnen
Burada bir mesajınız var.
You have done very well.
Lernen beginnen
Çok iyi yaptın.
You have made a promise.
Lernen beginnen
Bir söz verdin.
You left your lights on.
Lernen beginnen
Işıkları açık bıraktın.
You look quite run down.
Lernen beginnen
Oldukça bitkin görünüyorsun.
You look very dignified.
Lernen beginnen
Çok ağırbaşlı görünüyorsun.
You may call me anytime.
Lernen beginnen
İstediğin zaman beni arayabilirsin.
You may open the window.
Lernen beginnen
Pencere açabilirsiniz.
You may use it any time.
Lernen beginnen
İstediğin zaman onu kullanabilirsin.
You must be a good cook.
Lernen beginnen
İyi bir aşçı olmalısın.
You must be more polite.
Lernen beginnen
Biraz daha kibar olmalısın.
You must do it yourself.
Lernen beginnen
Onu kendin yapmalısın.
You must face the facts.
Lernen beginnen
Gerçeklerle yüzleşmen gerekir.
You must go up the hill.
Lernen beginnen
Tepeye çıkmalısın.
You must pay in advance.
Lernen beginnen
Peşin ödemek zorundasın.
You must read this book.
Lernen beginnen
Bu kitabı okumalısın.
You or I will be chosen.
Lernen beginnen
Siz ya da ben seçileceğim.
You ought not to go out.
Lernen beginnen
Dışarı gitmemelisiniz.
You really are hopeless.
Lernen beginnen
Sen gerçekten ümitsizsin.
You should do that soon.
Lernen beginnen
Yakında onu yapmalısın.
You should do that soon.
Lernen beginnen
Yakında bunu yapmalısın.
You should face reality.
Lernen beginnen
Gerçekle yüzleşmelisin.
You should go in person.
Lernen beginnen
Bizzat gitmelisin.
You should have done so.
Lernen beginnen
Öyle yapmalıydın.
You should have seen it.
Lernen beginnen
Onu görmeliydiniz.
You should have seen it.
Lernen beginnen
Onu görmeliydin.
You should not go alone.
Lernen beginnen
Yalnız gitmemelisin.
You should not go there.
Lernen beginnen
Oraya gitmemelisin.
You should quit smoking.
Lernen beginnen
Sigarayı bırakmakmalısın.
You should see a doctor.
Lernen beginnen
Sen bir doktorla görüşmelisin.
You need to calm down.
Lernen beginnen
Sakin olmalısın.
You shouldn't trust Tom.
Lernen beginnen
Tom'a güvenmemelisin.
You shouldn't wait here.
Lernen beginnen
Burada beklememelisin.
You surprised everybody.
Lernen beginnen
Herkesi şaşırttın.
You told me so yourself.
Lernen beginnen
Bana kendiniz öyle söylediniz.
You were busy last week.
Lernen beginnen
Geçen hafta meşguldün.
You'll get well soon.
Lernen beginnen
Yakında iyileşirsin.
You'd better believe it.
Lernen beginnen
Ona inansan iyi olur.
You'd better not go out.
Lernen beginnen
Dışarı gitmesen iyi olur.
You'll come to like her.
Lernen beginnen
Onu sevmeyi öğreneceksin.
You'll get into trouble.
Lernen beginnen
Başın belaya girecek.
You'll have a hard time.
Lernen beginnen
Zor bir zaman geçireceksin.
You'll have a hard time.
Lernen beginnen
Zor bir dönem geçireceksin.
You're driving too fast.
Lernen beginnen
Çok hızlı sürüyorsun.
You're really wonderful.
Lernen beginnen
Sen gerçekten harikasın.
You're right in a sense.
Lernen beginnen
Bir anlamda haklısın.
You're wrong about that.
Lernen beginnen
Bu konuda yanılıyorsun.
You've found a good man.
Lernen beginnen
İyi bir adam buldun.
Your dress is very nice.
Lernen beginnen
Senin elbisen çok hoş.
Your English is perfect.
Lernen beginnen
Senin İngilizcen mükemmel.
Your house is fantastic.
Lernen beginnen
Evin harika.
Your house is fantastic.
Lernen beginnen
Evin fantastik.
Your name was mentioned.
Lernen beginnen
Adınızdan söz edildi.
Your wife is mad at you.
Lernen beginnen
Eşiniz size çok kızgın.
A baby has delicate skin.
Lernen beginnen
Bir bebeğin hassas cildi vardır.
A ceasefire was declared.
Lernen beginnen
Bir ateşkes ilan edildi.
A chauffeur sat in front.
Lernen beginnen
Bir sürücü ön koltukta oturdu.
A compromise was reached.
Lernen beginnen
Bir uzlaşmaya varıldı.
A cow is a useful animal.
Lernen beginnen
İnek yararlı bir hayvandır.
A dog bit her on the leg.
Lernen beginnen
Bir köpek onu bacağından ısırdı.
A gentle wind is blowing.
Lernen beginnen
Yumuşak bir rüzgar esiyor.
A glass of water, please.
Lernen beginnen
Bir bardak su, lütfen.
A light bulb gives light.
Lernen beginnen
Bir ampul ışık verir.
A light rain was falling.
Lernen beginnen
Hafif bir yağmur yağıyordu.
A tea with lemon, please.
Lernen beginnen
Limonlu bir çay, lütfen.
A truck ran over our dog.
Lernen beginnen
Bir kamyon bizim köpeği ezdi.
A unicycle has one wheel.
Lernen beginnen
Tek tekerli bisikletin tek tekeri vardır.
A year has twelve months.
Lernen beginnen
Bir yıl oniki aya sahiptir.
Accidents are inevitable.
Lernen beginnen
Kazalar kaçınılmaz.
Add a little more pepper.
Lernen beginnen
Biraz daha biber ekle.
After that, he went home.
Lernen beginnen
Ondan sonra, o, eve gitti.
Alice didn't see the dog.
Lernen beginnen
Alice, köpeği görmedi.
Alice went to bed at ten.
Lernen beginnen
Alice saat onda yatağa gitti.
Alice went to bed at ten.
Lernen beginnen
Alice saat onda yatmaya gitti.
All but Tom were present.
Lernen beginnen
Tom'un dışında herkes mevcuttu.
All of them are not poor.
Lernen beginnen
Onların hepsi fakir değil.
All of you did good work.
Lernen beginnen
Hepiniz iyi iş yaptınız.
All our plans went wrong.
Lernen beginnen
Bütün planlarımız bozuldu.
All that he says is true.
Lernen beginnen
Onun bütün söylediği doğrudur.
All the boys looked down.
Lernen beginnen
Bütün erkekler aşağıya baktı.
All the seats are booked.
Lernen beginnen
Bütün koltuklar ayrılmış.
Am I making myself clear?
Lernen beginnen
Kendimi net şekilde ifade ediyor muyum?
An accident has happened.
Lernen beginnen
Bir kaza oldu.
Anger is hard to control.
Lernen beginnen
Öfkeyi kontrol etmek zordur.
Ann likes to write poems.
Lernen beginnen
Ann, şiir yazmayı sever.
Answer the phone, please.
Lernen beginnen
Telefona cevap ver lütfen.
Anyone can make mistakes.
Lernen beginnen
Herkes yanlış yapabilir.
Anyone can make mistakes.
Lernen beginnen
Herkes hata yapabilir.
Are my socks dry already?
Lernen beginnen
Benim çoraplar zaten kuru mu?
Are there any balls here?
Lernen beginnen
Burada hiç top var mı?
Are there reserved seats?
Lernen beginnen
Ayrılmış koltuklar var mı?
Are you fond of baseball?
Lernen beginnen
Beyzbola düşkün müsün?
Are you going or staying?
Lernen beginnen
Gidiyor musun yoksa kalıyor musun?
Are you going to a movie?
Lernen beginnen
Sinemaya gidecek misin?
Are you here on business?
Lernen beginnen
Sen iş için mi buradasın?
Are you listening to him?
Lernen beginnen
Onu dinliyor musun?
Are you losing your mind?
Lernen beginnen
Aklınızı mı kaybediyorsunuz?
Are you off duty tonight?
Lernen beginnen
Bu gece izinli misin?
Are you on the committee?
Lernen beginnen
Komitede misiniz?
Are you ready for dinner?
Lernen beginnen
Akşam yemeği için hazır mısınız?
Are you studying English?
Lernen beginnen
İngilizce okuyor musun?
Are you writing a letter?
Lernen beginnen
Bir mektup yazıyor musunuz?
As a result, prices rose.
Lernen beginnen
Sonuç olarak, fiyatlar yükseldi.
Ask your dad to help you.
Lernen beginnen
Babanın sana yardım etmesini rica et.
At last, the bus stopped.
Lernen beginnen
Sonunda, otobüs durdu.
Banks closed their doors.
Lernen beginnen
Bankalar kapılarını kapattı.
Beer is brewed from malt.
Lernen beginnen
Bira, malttan mayalanır.
Betty can play the piano.
Lernen beginnen
Betty piyano çalabilir.
Betty got over the shock.
Lernen beginnen
Betty şoku atlattı.
Bill brought me the book.
Lernen beginnen
Bill bana kitap getirdi.
Birds often fly together.
Lernen beginnen
Kuşlar sık sık birlikte uçarlar.
Bob and Tom are brothers.
Lernen beginnen
Bob ve Tom erkek kardeştirler.
Bob came here, didn't he?
Lernen beginnen
Bob buraya geldi, değil mi?
Bob can drive a car, too.
Lernen beginnen
Bob da bir araba sürebilir.
Bob is in the drama club.
Lernen beginnen
Bob tiyatro kulübünde.
Bob is popular at school.
Lernen beginnen
Bob okulda popüler.
Bob is popular at school.
Lernen beginnen
Bob okulda popülerdir.
Both parties opposed war.
Lernen beginnen
Her iki taraf savaşa karşı çıktı.
Both were extremely rich.
Lernen beginnen
Her ikisi de son derece zengindi.
Bread is made from flour.
Lernen beginnen
Ekmek undan yapılır.
Brian kept the door open.
Lernen beginnen
Brian kapıyı açık bıraktı.
Bring me some cold water.
Lernen beginnen
Bana biraz soğuk su getirin.
Buffaloes have big horns.
Lernen beginnen
Bufaloların büyük boynuzları var.
Business before pleasure.
Lernen beginnen
Zevkten önce iş.
Butter is made from milk.
Lernen beginnen
Tereyağı sütten yapılır.
Butter is made from milk.
Lernen beginnen
Tereyağı, sütten yapılır.
Cabbage can be eaten raw.
Lernen beginnen
Lahana çiğ olarak yenilebilir.
Call me before you leave.
Lernen beginnen
Çıkmadan önce beni ara.
Can I cancel this ticket?
Lernen beginnen
Bu bileti iptal edebilir miyim?
Can I change the channel?
Lernen beginnen
Kanal değiştirebilir miyim?
Can I have some more tea?
Lernen beginnen
Biraz daha çay alabilir miyim?
Can I make a reservation?
Lernen beginnen
Bir rezervasyon yapabilir miyim?
Can I pay by credit card?
Lernen beginnen
Kredi kartı ile ödeyebilir miyim?
Can I take pictures here?
Lernen beginnen
Burada fotoğraf çekebilir miyim?
Can I try on this jacket?
Lernen beginnen
Ben bu ceketi deneyebilir miyim?
Can I use my credit card?
Lernen beginnen
Kredi kartımı kullanabilir miyim?
Can you copy this for me?
Lernen beginnen
Bunu benim için kopyalar mısın?
Can you hear her singing?
Lernen beginnen
Onun şarkı söylediğini duyabiliyor musun?
Can you help me a little?
Lernen beginnen
Bana biraz yardımcı olabilir misin?
Can you keep it a secret?
Lernen beginnen
Onu bir sır olarak saklar mısın?
Can you make room for me?
Lernen beginnen
Benim için yer açar mısın?
Can you order one for me?
Lernen beginnen
Benim için bir tane ısmarlar mısın?
Can you possibly help me?
Lernen beginnen
Belki bana yardımcı olabilirsiniz?
Can you tell me the time?
Lernen beginnen
Bana saati söyler misin?
Can you throw a fastball?
Lernen beginnen
Hızlıtop fırlatabilir misin?
Can't you hear the sound?
Lernen beginnen
Sesi duyamıyor musun?
Can't you ride a bicycle?
Lernen beginnen
Bisiklete binemiyor musun?
Cats are active at night.
Lernen beginnen
Kediler gece aktiftir.
Cats can see in the dark.
Lernen beginnen
Kediler karanlıkta görebilirler.
Certainly she is correct.
Lernen beginnen
Kesinlikle o doğrudur.
Cheese is made from milk.
Lernen beginnen
Peynir sütten yapılır.
Choose any of these pens.
Lernen beginnen
Bu kalemlerden birini seç.
Christmas is a week away.
Lernen beginnen
Noel'e bir hafta kaldı.
Christmas is coming soon.
Lernen beginnen
Yakında Noel geliyor.
Christmas is soon, right?
Lernen beginnen
Noel yakında, doğru mu?
Clearly you are mistaken.
Lernen beginnen
Açıkçası yanılıyorsun.
Close the door after you.
Lernen beginnen
Sizden sonra kapıyı kapatın.
Coal is not always black.
Lernen beginnen
Kömür her zaman siyah değildir.

Sie müssen eingeloggt sein, um einen Kommentar zu schreiben.