das Wörterbuch koreanisch Minus türkisch

한국어, 韓國語, 조선어, 朝鮮語 - Türkçe

선물 kreuzten Beinen:

1. Hediye Hediye


Erkek arkadaşımdan bir hediye aldım.
Evimde onun için bir hediye bırakmıştım.
Senden bu kadar iyi bir hediye beklememiştim.
Amcam bana bir hediye verdi.
Bu hediye sizin için.
Dayım bana bir hediye verdi.
O, ne zaman bir seyahatten geri gelse, kızı için bir hediye getirir.
Bu hediye Laura'nın mı?
Harika hediye için teşekkürler.