1. kalem
Tom bana bir dolma kalem verdi.
İki düzine kalem satın aldım.
Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım.
Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın.
Bu kalem bana ait.
Kalem kırık.
2. kurşun kalem
Türkisch Wort "blyant"(kurşun kalem) tritt in Sätzen auf:
Skolutstyr på turkisk