Turkish sentences from Tatoeba 16

 0    1.000 Datenblatt    aleksandra.eska
mp3 downloaden Drucken spielen überprüfen
 
Frage Antworten
I think this is delicious.
Lernen beginnen
Bunun lezzetli olduğunu düşünüyorum.
I think we can be friends.
Lernen beginnen
Sanırım arkadaş olabiliriz.
I told her not to be late.
Lernen beginnen
Ona geç kalmamasını söyledim.
I took him out for a walk.
Lernen beginnen
Onu bir yürüyüş için dışarı çıkardım.
I tried to avoid conflict.
Lernen beginnen
Ben çatışmadan kaçınmaya çalıştım.
I tried to get good marks.
Lernen beginnen
İyi notlar almaya çalıştım.
I tripped and nearly fell.
Lernen beginnen
Tökezledim ve neredeyse düşüyordum.
I understand how you feel.
Lernen beginnen
Ben nasıl hissettiğini anlıyorum.
I usually get up at eight.
Lernen beginnen
Genellikle sekizde kalkarım.
I usually get up at seven.
Lernen beginnen
Genellikle yedide kalkarım.
I usually go home at five.
Lernen beginnen
Genellikle saat beşte eve giderim.
I usually go home at four.
Lernen beginnen
Ben genellikle dörtte eve giderim.
I usually shower at night.
Lernen beginnen
Genellikle gece duş yaparım.
I waited for her to speak.
Lernen beginnen
Onun konuşmasını bekledim.
I waited for him till ten.
Lernen beginnen
Ben, saat ona kadar onu bekledim.
I walk twenty miles a day.
Lernen beginnen
Günde yirmi mil yürürüm.
I walked from the station.
Lernen beginnen
İstasyondan yürüdüm.
I want him to sing a song.
Lernen beginnen
Onun bir şarkı söylemesini istiyorum.
I want many books to read.
Lernen beginnen
Okumak için çok sayıda kitap istiyorum.
I want someone to talk to.
Lernen beginnen
Ben konuşacak birini istiyorum.
I want something to drink.
Lernen beginnen
İçecek bir şey istiyorum.
I want to catch the 11:45.
Lernen beginnen
11:45 trenine yetişmek istiyorum.
I want to drink something.
Lernen beginnen
Birşey içmek istiyorum.
I want to eat out tonight.
Lernen beginnen
Bu gece dışarıda yemek istiyorum.
I want to know the reason.
Lernen beginnen
Sebebi bilmek istiyorum.
I want to play the guitar.
Lernen beginnen
Gitar çalmak istiyorum.
I want to see the manager.
Lernen beginnen
Ben yöneticiyi görmek istiyorum.
I want to see your mother.
Lernen beginnen
Annenle görüşmek istiyorum.
I want to travel with you.
Lernen beginnen
Senle seyahat etmek istiyorum.
I want you to sing a song.
Lernen beginnen
Bir şarkı söylemeni istiyorum.
I want you to work harder.
Lernen beginnen
Daha çok çalışmanı istiyorum.
I wanted something to eat.
Lernen beginnen
Yiyecek birşey istedim.
I warned him not to smoke.
Lernen beginnen
Sigara içmemesi için onu uyardım.
I was afraid he might die.
Lernen beginnen
Onun ölebileceğinden korktum.
I was almost hit by a car.
Lernen beginnen
Neredeyse bir araba tarafından çarpılıyordum
I was always good at math.
Lernen beginnen
Ben her zaman matematikte iyiyim.
I was aware of the danger.
Lernen beginnen
Ben tehlikenin farkındaydım.
I was barely able to work.
Lernen beginnen
Neredeyse çalışamıyordum.
I was disappointed in her.
Lernen beginnen
Onda hayal kırıklığına uğradım.
I was disappointed in him.
Lernen beginnen
O beni hayal kırıklığına uğrattı.
I was in bed with the flu.
Lernen beginnen
Grip yüzünden yataktaydım.
I was more angry than sad.
Lernen beginnen
Kızgın olduğum kadar çok üzgün değildim.
I was more angry than sad.
Lernen beginnen
Üzgün olmaktan daha kızgındım.
I was nearly hit by a car.
Lernen beginnen
Neredeyse bir araba tarafından çarpılıyordum.
I was not able to see him.
Lernen beginnen
Onu göremedim.
I was reading a book then.
Lernen beginnen
O zaman bir kitap okuyordum.
I was so drunk last night.
Lernen beginnen
Ben dün gece çok sarhoştum.
I was tired from studying.
Lernen beginnen
Çalışmaktan yoruldum.
I was tired with the work.
Lernen beginnen
Ben işten bıktım.
I was too hungry to speak.
Lernen beginnen
Konuşamayacak kadar çok açtım.
I was trying to kill time.
Lernen beginnen
Zaman öldürmeye çalışıyordum.
I was very busy last week.
Lernen beginnen
Geçen hafta çok meşguldüm.
I was very busy yesterday.
Lernen beginnen
Dün çok meşguldüm.
I watched TV this morning.
Lernen beginnen
Bu sabah TV izledim.
I went on with my reading.
Lernen beginnen
Benim okuma ile devam ettim.
I went to a haunted house.
Lernen beginnen
Perili bir eve gittim.
I went to Boston by train.
Lernen beginnen
Boston'a trenle gittim.
I went to church with him.
Lernen beginnen
Onunla birlikte kiliseye gittim.
I went to Kawagoe by taxi.
Lernen beginnen
Ben taksi ile Kawagoe'ye gittim.
I went to the supermarket.
Lernen beginnen
Süper markete gittim.
I will act on your advice.
Lernen beginnen
Tavsiyene göre davranacağım.
I will do it at all costs.
Lernen beginnen
Ben her ne pahasına olursa olsun onu yapacağım.
I will do it by all means.
Lernen beginnen
Her halükarda onu yapacağım.
I will do it by all means.
Lernen beginnen
Ne olursa olsun onu yapacağım.
I will give you a present.
Lernen beginnen
Sana bir hediye vereceğim.
I will give you the money.
Lernen beginnen
Ben parayı sana vereceğim.
I will give you this book.
Lernen beginnen
Bu kitabı sana vereceğim.
I will help you all I can.
Lernen beginnen
Elimden gelen her konuda size yardım edeceğim.
I will look the other way.
Lernen beginnen
Başka şekilde bakacağım.
I will take over your job.
Lernen beginnen
Ben senin işini devralacağım.
I will tell you about him.
Lernen beginnen
Sana ondan bahsedeceğim.
I wish I had wings to fly.
Lernen beginnen
Keşke uçmak için kanatlarım olsa.
I wish it were fine today.
Lernen beginnen
Keşke bugün hava iyi olsa.
I wish she were alive now.
Lernen beginnen
Keşke o şimdi hayatta olsa.
I wish you had been there.
Lernen beginnen
Keşke orada olsaydın.
I wish you would be quiet.
Lernen beginnen
Keşke sakin olsan.
I won't be able to attend.
Lernen beginnen
Ben katılamayacağım.
I wonder if he is at home.
Lernen beginnen
Onun evde olup olmadığını merak ediyorum.
I wonder what he will say.
Lernen beginnen
Ben onun ne söyleyeceğini merak ediyorum.
I wonder who that girl is.
Lernen beginnen
Şu kızın kim olduğunu merak ediyorum.
I wonder who that girl is.
Lernen beginnen
O kızın kim olduğunu merak ediyorum.
I work for an oil company.
Lernen beginnen
Ben bir petrol şirketi için çalışıyorum.
I work hard in the garden.
Lernen beginnen
Bahçede çok çalıştım.
I want a cup of tea.
Lernen beginnen
Bir fincan çay istiyorum.
I would like to eat sushi.
Lernen beginnen
Suşi yemek istiyorum.
I would like to visit you.
Lernen beginnen
Sizi ziyaret etmek istiyorum.
I would like your picture.
Lernen beginnen
Resmini istiyorum.
I wrote to her last month.
Lernen beginnen
O, ona geçen ay yazdı.
I'd like a bottle of soda.
Lernen beginnen
Ben bir şişe soda istiyorum.
I'd like a glass of water.
Lernen beginnen
Bir bardak su istiyorum.
I'd like one more blanket.
Lernen beginnen
Bir battaniye daha istiyorum.
I'd like some more butter.
Lernen beginnen
Biraz daha tereyağ istiyorum.
I'd like some more coffee.
Lernen beginnen
Ben biraz daha kahve istiyorum.
I'd like some tea, please.
Lernen beginnen
Biraz çay istiyorum, lütfen.
I'd like something to eat.
Lernen beginnen
Yiyecek bir şey istiyorum.
I'd like to buy eye drops.
Lernen beginnen
Göz damlası satın almak istiyorum.
I'd like to buy this doll.
Lernen beginnen
Bu bebeği satın almak istiyorum.
I'd like to have a coffee.
Lernen beginnen
Ben bir kahve istiyorum.
I'd like to see Mr Kosugi.
Lernen beginnen
Ben Bay Kosugi'yi görmek istiyorum.
I'd like to try skydiving.
Lernen beginnen
Gökyüzü dalışını denemek istiyorum.
I'd love to come with you.
Lernen beginnen
Seninle gelmek istiyorum.
I'll ask how to get there.
Lernen beginnen
Oraya nasıl gideceğimi soracağım.
I'll be back in two hours.
Lernen beginnen
İki saat içinde geri döneceğim.
I'll be back late tonight.
Lernen beginnen
Bu akşam geç saatlerde döneceğim.
I'll be free this evening.
Lernen beginnen
Bu akşam boş olacağım.
I'll be there at five p.m.
Lernen beginnen
Saat beşte ö.s. orada olacağım.
I'll be there in a minute.
Lernen beginnen
Bir dakika içerisinde orada olacağım.
I'll bring one more towel.
Lernen beginnen
Ben bir tane daha havlu getireceğim.
I'll call on him tomorrow.
Lernen beginnen
Onu yarın ziyaret edeceğim.
I'll call you later today.
Lernen beginnen
Ben bugün daha sonra seni arayacağım.
I'll call you up tomorrow.
Lernen beginnen
Ben seni yarın arayacağım.
I'll cook for you tonight.
Lernen beginnen
Bu akşam sana yemek pişireceğim.
I'll do it, if you insist.
Lernen beginnen
Eğer ısrar ederseniz, onu yaparım.
I'll expect you next week.
Lernen beginnen
Gelecek hafta seni bekleyeceğim.
I'll explain the incident.
Lernen beginnen
Ben olayı açıklayacağım.
I'll get this bag for you.
Lernen beginnen
Sizin için bu çantayı alırım.
I'll give it some thought.
Lernen beginnen
Ona biraz fikir vereceğim.
I'll give you anaesthesia.
Lernen beginnen
Sana anestezi vereceğim.
I'll give you this camera.
Lernen beginnen
Bu kamerayı size vereceğim.
I'll go to Hawaii by ship.
Lernen beginnen
Gemiyle Hawaii'ye gideceğim.
I'll have to let you know.
Lernen beginnen
Sana bildirmek zorunda kalacağım.
I'll help you if possible.
Lernen beginnen
Mümkün olursa sana yardım edeceğim.
I'll lend you my notebook.
Lernen beginnen
Defterimi sana ödünç vereceğim.
I'll love you until I die.
Lernen beginnen
Ben ölünceye kadar seni seveceğim.
I'll meet to you at eight.
Lernen beginnen
Seninle sekizde buluşacağım.
I'll personally visit you.
Lernen beginnen
Kişisel olarak sizi ziyaret edeceğim.
I'll remember you forever.
Lernen beginnen
Seni ebediyen hatırlayacağım.
I'll show my album to you.
Lernen beginnen
Sana albümümü göstereceğim.
I'll take my coffee black.
Lernen beginnen
Kahvemi koyu alacağım.
I'll take my cue from you.
Lernen beginnen
İp ucumu senden alacağım.
I'll tell you how to swim.
Lernen beginnen
Nasıl yüzüleceğini sana anlatacağım.
I'll try as hard as I can.
Lernen beginnen
Elimden geldiğince çok çalışacağım.
I'll try harder next time.
Lernen beginnen
Gelecek sefer daha çok gayret edeceğim.
I'm afraid he cannot come.
Lernen beginnen
Maalesef o gelemez.
I'm afraid of earthquakes.
Lernen beginnen
Depremlerden korkarım.
I'm always busy with work.
Lernen beginnen
Ben her zaman iş ile meşgulüm.
I'm attaching three files.
Lernen beginnen
Üç dosya ekliyorum.
I'm aware that you failed.
Lernen beginnen
Ben senin başarısız olduğunun farkındayım.
I'm beginning to hate her.
Lernen beginnen
Ondan nefret etmeye başlıyorum.
I'm busy with my homework.
Lernen beginnen
Ev ödevimle meşgulüm.
I'm dead against the plan.
Lernen beginnen
Ben plana tamamen karşıyım.
I'm disappointed with you.
Lernen beginnen
Seninle hayal kırıklığına uğradım.
I'm done with my homework.
Lernen beginnen
Ev ödevim bitti.
I'm done with that lesson.
Lernen beginnen
O dersi yaptım.
I'm feeling kind of tired.
Lernen beginnen
Yorgun gibi hissediyorum.
I feel kind of tired.
Lernen beginnen
Biraz yorgun hissediyorum.
I'm finishing my homework.
Lernen beginnen
Ev ödevimi bitiriyorum.
I'm fond of playing shogi.
Lernen beginnen
Japon satrancı oynamaya düşkünüm.
I'm glad that you'll come.
Lernen beginnen
Geleceğine memnun oldum.
I'm glad to meet you, too.
Lernen beginnen
Ben de sizinle tanıştığıma memnun oldum.
I'm glad to see you again.
Lernen beginnen
Seni tekrar gördüğüme memnun oldum.
I'm going out for a while.
Lernen beginnen
Ben bir süreliğine dışarı çıkıyorum.
I'm looking for a sweater.
Lernen beginnen
Bir kazak arıyorum.
I'm looking for batteries.
Lernen beginnen
Ben pil arıyorum.
I'm looking for my camera.
Lernen beginnen
Kameramı arıyorum.
I'm looking forward to it.
Lernen beginnen
Ben onun için sabırsızlanıyorum.
I'm looking forward to it.
Lernen beginnen
Ben ona can atıyorum.
I'm looking forward to it.
Lernen beginnen
Ben onu dört gözle bekliyorum.
I'm majoring in economics.
Lernen beginnen
Ben ekonomi dalında uzmanlaşıyorum.
I'm majoring in sociology.
Lernen beginnen
Sosyolojide uzmanlaşıyorum.
I'm much younger than you.
Lernen beginnen
Senden çok daha gencim.
I'm never late for school.
Lernen beginnen
Ben asla okula geç kalmam.
I'm not good at carpentry.
Lernen beginnen
Marangozlukta iyi değilim.
I'm not in good shape now.
Lernen beginnen
Şu an formda değilim.
I'm not so good at tennis.
Lernen beginnen
Teniste çok iyi değilim.
I'm not worried about Tom.
Lernen beginnen
Tom hakkında endişeli değilim.
I'm reading the newspaper.
Lernen beginnen
Ben gazete okuyorum.
I'm so sorry to hear that.
Lernen beginnen
Onu duyduğuma çok üzgünüm.
I'm sorry, I have no idea.
Lernen beginnen
Üzgünüm, bir fikrim yok.
I'm standing in the shade.
Lernen beginnen
Gölgede duruyorum.
I'm staying at that hotel.
Lernen beginnen
Ben o otelde kalıyorum.
I'm telling you the truth.
Lernen beginnen
Ben sana gerçeği söylüyorum.
I'm tied up at the office.
Lernen beginnen
Ben ofiste meşgulüm.
I'm too tired to do study.
Lernen beginnen
Çalışma yapmak için çok yorgunum.
I'm trying to lose weight.
Lernen beginnen
Zayıflamaya çalışıyorum.
I'm very glad to meet you.
Lernen beginnen
Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum.
I'm very sad to hear that.
Lernen beginnen
Onu duyduğuma çok üzüldüm.
I'm waiting for my mother.
Lernen beginnen
Annemi bekliyorum.
I've been looking for you.
Lernen beginnen
Seni arıyordum.
I've been working all day.
Lernen beginnen
Bütün gün çalışmaktayım.
I've eaten almost nothing.
Lernen beginnen
Neredeyse birşey yemedim.
I've finished my homework.
Lernen beginnen
Ev ödevimi bitirdim.
I've given up eating meat.
Lernen beginnen
Et yemekten vazgeçtim.
I've got really good news.
Lernen beginnen
Gerçekten iyi bir haberim var.
I've got to see a dentist.
Lernen beginnen
Dişçiyle görüşmek zorundayım.
I've just eaten breakfast.
Lernen beginnen
Ben kahvaltıyı az önce yaptım.
I've lived in Kobe before.
Lernen beginnen
Daha önce Kobe'de yaşadım.
I've lost a little weight.
Lernen beginnen
Biraz kilo verdim.
I've lost weight recently.
Lernen beginnen
Son zamanlarda kilo kaybettim.
I've made lots of friends.
Lernen beginnen
Ben çok arkadaş yaptım.
I've made lots of friends.
Lernen beginnen
Çok sayıda arkadaş yaptım.
I've met that girl before.
Lernen beginnen
Daha önce o kızla karşılaştım.
I've met that girl before.
Lernen beginnen
O kızı daha önce gördüm.
I've never been to Europe.
Lernen beginnen
Avrupa'da hiç bulunmadım.
If only I could go skiing.
Lernen beginnen
Keşke kayak yapmaya gidebilsem.
If you don't eat, you die.
Lernen beginnen
Yemek yemezsen, ölürsün.
In a sense, you are right.
Lernen beginnen
Bir bakıma, haklısın.
In a sense, you are wrong.
Lernen beginnen
Bir bakıma, yanılıyorsun.
In case of fire, call 119.
Lernen beginnen
Yangın durumunda, 119'u arayın.
In case of fire, call 119.
Lernen beginnen
Yangın haline, 119'u ara.
Is anybody waiting on you?
Lernen beginnen
Size hizmet eden biri var mı?
Is her hair naturally red?
Lernen beginnen
Onun saçı doğal kırmızı mı?
Is Jimmy writing a letter?
Lernen beginnen
Jimmy bir mektup yazıyor mu?
Is she staying at a hotel?
Lernen beginnen
O bir otelde kalıyor mu?
Is the bank far from here?
Lernen beginnen
Banka buradan uzak mı?
Is the flight on schedule?
Lernen beginnen
Uçuş takvime uygun mu?
Is there a bank near here?
Lernen beginnen
Buraya yakın bir banka var mı?
Is there a mall near here?
Lernen beginnen
Buraya yakın bir alışveriş merkezi var mı?
Is this a pen or a pencil?
Lernen beginnen
Bu bir dolma kalem mi yoksa bir kurşun kalem mi?
Is this all you have, sir?
Lernen beginnen
Sahip olduğunuz her şey bu mudur, bayım?
Is this information right?
Lernen beginnen
Bu bilgi doğru mu?
Is this the bus to Oxford?
Lernen beginnen
Bu, Oxford'a giden otobüs mü?
It began raining just now.
Lernen beginnen
Az önce yağmur yağmaya başladı.
It began snowing just now.
Lernen beginnen
Az önce kar yağmaya başladı.
It can be used as a knife.
Lernen beginnen
O bir bıçak olarak kullanılabilir.
It depends on the context.
Lernen beginnen
Bu bağlama bağlıdır.
It depends on the context.
Lernen beginnen
O, içeriğe bağlıdır.
It doesn't take very long.
Lernen beginnen
Çok uzun sürmez.
It hardly ever rains here.
Lernen beginnen
Burada neredeyse hiç yağmur yağmaz.
It has become much warmer.
Lernen beginnen
Hava çok daha sıcak oldu.
It is a difficult problem.
Lernen beginnen
O zor bir sorun.
It is a little cool today.
Lernen beginnen
Bugün biraz serin.
It is both good and cheap.
Lernen beginnen
O hem iyi hem de ucuz.
It is by no means certain.
Lernen beginnen
O hiçbir şekilde kesin değil.
It is easy to add 5 to 10.
Lernen beginnen
10'a 5 eklemek kolaydır.
It is easy to play tennis.
Lernen beginnen
Tenis oynamak kolaydır.
It is good to be a winner.
Lernen beginnen
Bir kazanan olmak iyidir.
It is impossible to do it.
Lernen beginnen
Onu yapmak imkânsız.
It is likely to rain soon.
Lernen beginnen
Muhtemelen yakında yağmur yağacak.
It is made partly of wood.
Lernen beginnen
O kısmen ahşaptan yapılmıştır.
It is nice and warm today.
Lernen beginnen
Bugün hava güzel ve sıcak.
It is no use trying again.
Lernen beginnen
Tekrar denemenin faydası yok.
It is quiet here at night.
Lernen beginnen
Geceleri burası sessizdir.
It is seven in London now.
Lernen beginnen
Şimdi Londra'da saat yedi.
It is still light outside.
Lernen beginnen
Dışarısı hala aydınlık.
It is threatening to rain.
Lernen beginnen
Bu yağmur tehdit ediyor.
It is too early to get up.
Lernen beginnen
Kalkmak için vakit çok erken.
It is too good to be true.
Lernen beginnen
O, gerçek olamayacak kadar çok iyi.
It is you who is to blame.
Lernen beginnen
Suçlanacak olan sensin.
It looks like it'll rain.
Lernen beginnen
Yağmur yağacak gibi görünüyor.
It looks very good on you.
Lernen beginnen
O üzerinde çok iyi duruyor.
It may or may not be true.
Lernen beginnen
Doğru olabilir yada olmayabilir.
It rained hard last night.
Lernen beginnen
Dün gece çok yağmur yağdı.
It seems that he is wrong.
Lernen beginnen
O, hatalı gibi görünüyor.
It seems that she was ill.
Lernen beginnen
O, hastaymış gibi görünüyor.
It seems very interesting.
Lernen beginnen
O çok ilginç görünüyor.
It was a complete failure.
Lernen beginnen
O tam bir fiyaskoydu.
It was a revelation to me.
Lernen beginnen
O benim için bir ilhamdı.
It was a very cold winter.
Lernen beginnen
Çok soğuk bir kıştı.
It was a wild goose chase.
Lernen beginnen
O, vahşi bir kaz avıydı.
It was eighty meters long.
Lernen beginnen
O, seksen metre uzunluğunda idi.
It was no laughing matter.
Lernen beginnen
O gülecek bir şey değildi.
It was just a joke.
Lernen beginnen
O sadece bir şakaydı.
It was nothing but a joke.
Lernen beginnen
O, şakadan başka birşey değildi.
It was raining last night.
Lernen beginnen
Dün gece yağmur yağıyordu.
It was really interesting.
Lernen beginnen
O, gerçekten ilginçti.
It wasn't much of a party.
Lernen beginnen
Büyük bir parti değildi.
It wasn't much of a storm.
Lernen beginnen
Büyük bir fırtına değildi.
It will cool down tonight.
Lernen beginnen
Hava bu gece soğuyacak.
It will cost you 45 cents.
Lernen beginnen
Sana 45 sente mal olur.
It will stop raining soon.
Lernen beginnen
Yakında yağmur duracaktır.
It would be better to try.
Lernen beginnen
Denemek daha iyi olurdu.
It'll soon be six o'clock.
Lernen beginnen
Yakında saat altı olacak.
It's a long way to Boston.
Lernen beginnen
Boston'a giden uzun bir yoldur.
It's a nice day, isn't it?
Lernen beginnen
Hoş bir gün, değil mi?
It's already nine o'clock.
Lernen beginnen
Zaten saat 9:00.
It's an artificial flower.
Lernen beginnen
O, yapay bir çiçektir.
It's bad luck to say that.
Lernen beginnen
Onu söylemek uğursuzluk getirir.
It's for a friend of mine.
Lernen beginnen
O, benim bir arkadaşım için.
It's my younger brother's.
Lernen beginnen
O benim genç erkek kardeşimin.
It's nearly three o'clock.
Lernen beginnen
Saat yaklaşık üç.
It's nice to be back home.
Lernen beginnen
Tekrar evde olmak güzel.
It's nonsense to try that.
Lernen beginnen
Ona uğraşmak anlamsız.
It's obvious that he lied.
Lernen beginnen
Onun yalan söylediği açık.
It's quarter to eight now.
Lernen beginnen
Sekize çeyrek var.
It's quarter to eight now.
Lernen beginnen
Saat şimdi yedi kırk beş.
It's starting to cool off.
Lernen beginnen
Hava serinlemeye başlıyor.
It's time to go to school.
Lernen beginnen
Okula gitme zamanıdır.
It's too difficult for me.
Lernen beginnen
Benim için çok zordur.
It's true that she's dead.
Lernen beginnen
Onun öldüğü gerçektir.
It's warm today, isn't it?
Lernen beginnen
Bugün sıcak, değil mi?
It's wonderful to be here.
Lernen beginnen
Burada olmak harika.
Jack is one of my friends.
Lernen beginnen
Jack arkadaşlarımdan biridir.
Jack resembles his father.
Lernen beginnen
Jack, babasına benzer.
Jane comes from Australia.
Lernen beginnen
Jane, Avustralya'dan geliyor.
Jane comes from Australia.
Lernen beginnen
Jane Avustralyalı.
Jane prefers dogs to cats.
Lernen beginnen
Jane, köpekleri kedilere tercih eder.
Jane was dressed as a man.
Lernen beginnen
Jane, bir erkek gibi giymişti.
Jim goes to school by bus.
Lernen beginnen
Jim okula otobüsle gider.
Jim got a job as a waiter.
Lernen beginnen
Jim'in bir garson olarak bir işi var.
Jim had his camera stolen.
Lernen beginnen
Jim kamerasını çaldırdı.
Jim is at work on his car.
Lernen beginnen
Jim arabasının üzerinde çalışıyor.
John gave Mary some money.
Lernen beginnen
John Mary'ye biraz para verdi.
John makes fun of his dog.
Lernen beginnen
John köpeğiyle eğlenir.
Just imitate what he does.
Lernen beginnen
Sadece onun yaptığını taklit et.
Kate is dressing her doll.
Lernen beginnen
Kate oyuncak bebeğini giydiriyor.
Kate sympathized with him.
Lernen beginnen
Kate onun acısını paylaştı.
Ken goes to school by bus.
Lernen beginnen
Ken otobüsle okula gider.
Ken is busy now, isn't he?
Lernen beginnen
Ken şu anda meşgul, değil mi?
Ken likes music very much.
Lernen beginnen
Ken müziği çok sever.
Ken was running beside me.
Lernen beginnen
Ken yanımda çalışıyordu.
Lay the book on the table.
Lernen beginnen
Kitabı masaya bırak.
Leaves fall in the autumn.
Lernen beginnen
Yapraklar son baharda düşer.
Lend me your book, please.
Lernen beginnen
Bana lütfen kitabını ödünç ver.
Lend me your car tomorrow.
Lernen beginnen
Arabanı yarın bana ödünç ver.
Let him use the telephone.
Lernen beginnen
Telefonu kullansın.
Let me fix dinner for you.
Lernen beginnen
Senin için akşam yemeği hazırlayayım.
Let me go in place of him.
Lernen beginnen
Onun yerine gideyim.
Let me say this just once.
Lernen beginnen
Bunu sadece bir kez daha söyleyeyim.
Let me tell you something.
Lernen beginnen
Sana bir şey söyleyeyim.
Let me think for a minute.
Lernen beginnen
Bir dakika düşüneyim.
Let's begin with Lesson 3.
Lernen beginnen
3. ders ile başlayalım.
Let's clear out the attic.
Lernen beginnen
Tavan arasını temizleyelim.
Let's discuss the problem.
Lernen beginnen
Sorunu tartışalım.
Let's drop in for a drink.
Lernen beginnen
Bir içki için uğrayalım.
Let's eat in this evening.
Lernen beginnen
Bu akşam evde yiyelim.
Let's get out of the taxi.
Lernen beginnen
Taksiden inelim.
Let's get the party going.
Lernen beginnen
Partiye devam edelim.
Let's keep an eye on this.
Lernen beginnen
Buna göz kulak olalım.
Let's meet at one o'clock.
Lernen beginnen
Saat birde buluşalım.
Let's not go into details.
Lernen beginnen
Ayrıntıya girmeyelim.
Let's run to the bus stop.
Lernen beginnen
Otobüs durağına kadar koşalım.
Let's send for the doctor.
Lernen beginnen
Doktor getirtelim.
Let's stop here for today.
Lernen beginnen
Bugün burada duralım.
Let's take a picture here.
Lernen beginnen
Burada bir resim çekelim.
Let's take the 4:10 train.
Lernen beginnen
4:10 trenine binelim.
Little remains to be done.
Lernen beginnen
Yapılacak az şey var.
Look at that handsome boy.
Lernen beginnen
Şu yakışıklı çocuğa bak.
Look at this Japanese car.
Lernen beginnen
Bu Japon arabasına bak.
Lucy likes playing tennis.
Lernen beginnen
Lucy tenis oynamayı seviyor.
Lucy likes playing tennis.
Lernen beginnen
Lucy tenis oynamayı sever.
Lucy sometimes visits May.
Lernen beginnen
Lucy bazen Mary'yi ziyaret eder.
Lucy sometimes visits May.
Lernen beginnen
Lucy bazen May'i ziyaret eder.
Make room for the baggage.
Lernen beginnen
Bağaj için yer açın.
Make yourself comfortable.
Lernen beginnen
Rahatına bak.
Make yourself presentable.
Lernen beginnen
Kendinizi prezentabl yapın.
Many of them carried guns.
Lernen beginnen
Onların birçoğu silah taşıyordu.
Many problems awaited him.
Lernen beginnen
Birçok problemler onu bekliyordu.
Mari and Maki are sisters.
Lernen beginnen
Mari ve Maki kızkardeştirler.
Mary and Jane are cousins.
Lernen beginnen
Mary ve Jane kuzendir.
Mary and Jane are cousins.
Lernen beginnen
Mary ve Jane kuzenlerdir.
Mary is as tall as Tom is.
Lernen beginnen
Mary Tom kadar uzundur.
Mary is Tom's grandmother.
Lernen beginnen
Mary Tom'un büyükannesidir.
Mary likes milk very much.
Lernen beginnen
Mary sütü çok seviyor.
Mary likes milk very much.
Lernen beginnen
Mary sütü çok sever.
Mary told John the secret.
Lernen beginnen
Mary John'a sırrı söyledi.
Mary took maternity leave.
Lernen beginnen
Mary hamilelik izni aldı.
Mary wants to buy a dress.
Lernen beginnen
Mary bir elbise satın almak istiyor.
Mary's husband abused her.
Lernen beginnen
Mary'nin kocası onu suistimal etti.
Masaru gets married today.
Lernen beginnen
Masaru bugün evlenir.
May I have a bus schedule?
Lernen beginnen
Bir otobüs tarifesi alabilir miyim?
May I leave this with you?
Lernen beginnen
Bunu sizinle bırakabilir miyim?
May I share your umbrella?
Lernen beginnen
Şemsiyeni paylaşabilir miyim?
May I try this sweater on?
Lernen beginnen
Bu kazağı deneyebilir miyim?
May I use the shoe polish?
Lernen beginnen
Ayakkabı cilasını kullanabilir miyim?
May I use your dictionary?
Lernen beginnen
Sözlüğünü kullanabilir miyim?
Mayuko can ride a bicycle.
Lernen beginnen
Mayuko bir bisiklet sürebilir.
Mayuko can ride a bicycle.
Lernen beginnen
Mayuko bisiklete binebilir.
Mayuko jumped up in alarm.
Lernen beginnen
Mayuko alarmda ayağa fırladı.
McClellan decided to wait.
Lernen beginnen
McClellan beklemeye karar verdi.
Mike speaks good Japanese.
Lernen beginnen
Mike Japonca'yı iyi konuşuyor.
Mike speaks good Japanese.
Lernen beginnen
Mike iyi Japonca konuşur.
Mike speaks good Japanese.
Lernen beginnen
Mike Japoncayı iyi konuşur.
Mike walked up to the boy.
Lernen beginnen
Mike çocuğa doğru yanaştı.
Miss Kanda runs very fast.
Lernen beginnen
Miss Kanda çok hızlı koşar.
Monday comes after Sunday.
Lernen beginnen
Pazardan sonra Pazartesi gelir.
Money can't buy happiness.
Lernen beginnen
Para mutluluğu satın alamaz.
Most students like sports.
Lernen beginnen
Öğrencilerin çoğu sporları sever.
Most women enjoy shopping.
Lernen beginnen
Birçok kadın alışverişi sever.
Murder is against the law.
Lernen beginnen
Cinayet yasalara aykırı.
My apartment is near here.
Lernen beginnen
Benim apartman dairem buraya yakın.
My aunt lives in New York.
Lernen beginnen
Teyzem New York'ta yaşıyor.
My brother is an engineer.
Lernen beginnen
Erkek kardeşim bir mühendistir.
My brother is out of work.
Lernen beginnen
Kardeşim işsizdir.
My brother lives in Tokyo.
Lernen beginnen
Erkek kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
My brother lives in Tokyo.
Lernen beginnen
Kardeşim Tokyo'da yaşıyor.
My brother uses this bike.
Lernen beginnen
Erkek kardeşim bu bisikleti kullanır.
My business is prospering.
Lernen beginnen
Benim iş başarılı.
My business is prospering.
Lernen beginnen
İşim iyi gidiyor.
My car burns a lot of gas.
Lernen beginnen
Arabam çok benzin yakar.
My car is being fixed now.
Lernen beginnen
Arabam şimdi tamir ediliyor.
My cough is getting worse.
Lernen beginnen
Benim öksürük kötüleşiyor.
My daughter wants a piano.
Lernen beginnen
Kızım piano istiyor.
My father gave up smoking.
Lernen beginnen
Babam sigara içmeyi bıraktı.
My father helped me study.
Lernen beginnen
Babam çalışmama yardımcı oldu.
My father is a bank clerk.
Lernen beginnen
Babam bir banka memuru.
My father is getting bald.
Lernen beginnen
Babam kelleşiyor.
My father loves my mother.
Lernen beginnen
Babam annemi seviyor.
My father manages a store.
Lernen beginnen
Babam bir mağaza yönetir.
My father may be sleeping.
Lernen beginnen
Babam uyuyor olabilir.
My father swims very well.
Lernen beginnen
Babam çok iyi yüzer.
My father was in the navy.
Lernen beginnen
Babam donanmada idi.
My headache is gone.
Lernen beginnen
Baş ağrım geçti.
My home is in the country.
Lernen beginnen
Evim kırsal alanda.
My house has a small yard.
Lernen beginnen
Evimin küçük bir avlusu var.
My house is fully insured.
Lernen beginnen
Evim tam sigortalıdır.
My job is dull and boring.
Lernen beginnen
Benim görevim donuk ve sıkıcı.
My mother tasted the milk.
Lernen beginnen
Annem sütü tattı.
My mother tasted the milk.
Lernen beginnen
Annem sütün tadına baktı.
My pet cat died yesterday.
Lernen beginnen
Benim evcil kedim dün öldü.
My right foot is sleeping.
Lernen beginnen
Sağ ayağım uyuşuyor.
My room has three windows.
Lernen beginnen
Odamda üç pencere vardır.
My studies are going okay.
Lernen beginnen
Benim çalışmalar tamam olacak.
My uncle can speak German.
Lernen beginnen
Amcam almanca konuşabilir.
My uncle gave me a camera.
Lernen beginnen
Amcam bana bir kamera verdi.
My watch is very accurate.
Lernen beginnen
Saatim çok doğru.
My weight is 58 kilograms.
Lernen beginnen
Benim ağırlığım 58 kilodur.
My wife is a good manager.
Lernen beginnen
Eşim iyi bir yöneticidir.
My wife really hates cats.
Lernen beginnen
Karım gerçekten kedilerden nefret ediyor.
My wife's trying to sleep.
Lernen beginnen
Karım uyumaya çalışıyor.
Nancy doesn't play tennis.
Lernen beginnen
Nancy tenis oynamaz.
Nancy enjoys indoor games.
Lernen beginnen
Nancy kapalı yer oyunlarından hoşlanır.
Naoko is good at swimming.
Lernen beginnen
Naoko yüzmede iyidir.
Never keep a lady waiting.
Lernen beginnen
Asla bir bayanı bekletme.
Never speak ill of others.
Lernen beginnen
Başkalarının hakkında asla kötü konuşma.
Never tell me a lie again.
Lernen beginnen
Bana asla tekrar yalan söyleme.
No one believed his story.
Lernen beginnen
Hiç kimse onun hikayesine inanmadı.
No one could buy anything.
Lernen beginnen
Hiç kimse bir şey satın alamadı.
No one opposed the choice.
Lernen beginnen
Hiç kimse seçime karşı çıkmadı.
No one took notice of him.
Lernen beginnen
Kimse onu farketmedi.
Nobody has ever loved him.
Lernen beginnen
Hiç kimse onu sevmedi.
Nobody would listen to me.
Lernen beginnen
Kimse beni dinlemezdi.
None of the money is mine.
Lernen beginnen
Paranın hiçbirisi benim değil.
None of us have succeeded.
Lernen beginnen
Hiçbirimiz başarmadık.
Not all of them are happy.
Lernen beginnen
Onların hepsi mutlu değil.
No taxi stopped.
Lernen beginnen
Bir taksi bile durmadı.
Nothing is worse than war.
Lernen beginnen
Hiçbir şey savaştan daha kötü değildir.
Nothing really stands out.
Lernen beginnen
Gerçekten bir şey göze çarpmıyor.
Obviously, he is to blame.
Lernen beginnen
Açıkçası, o suçlanacak.
Oh no! I forgot my wallet.
Lernen beginnen
Oh hayır! Cüzdanımı unuttum.
One lump of sugar, please.
Lernen beginnen
Bir küp şeker, lütfen.
One of my bags is missing.
Lernen beginnen
Benim çantalardan biri eksik.
One of us will have to go.
Lernen beginnen
Bizden biri gitmek zorunda kalacak.
Open the window, will you?
Lernen beginnen
Pencereyi aç, lütfen.
Our cat is in the kitchen.
Lernen beginnen
Bizim kedimiz mutfaktadır.
Our fence is made of iron.
Lernen beginnen
Bizim çit demirden yapılmıştır.
Our hotel faces the coast.
Lernen beginnen
Otelimiz kıyıya bakar.
Our house faces the beach.
Lernen beginnen
Evimiz sahile bakar.
Our rocket is being built.
Lernen beginnen
Bizim roket yapılıyor.
Our teacher seldom laughs.
Lernen beginnen
Öğretmenimiz nadiren güler.
Our train arrived on time.
Lernen beginnen
Tren zamanında vardı.
Oysters are in season now.
Lernen beginnen
Şu an istiridye mevsimi.
Paper catches fire easily.
Lernen beginnen
Kağıt kolaylıkla tutuşur.
Pardon me for coming late.
Lernen beginnen
Geç kaldığım için bağışlayın.
Part of his story is true.
Lernen beginnen
Onun hikayesinin bir kısmı doğrudur.
Part of the story is true.
Lernen beginnen
Hikayenin bir bölümü doğrudur.
People can't live forever.
Lernen beginnen
İnsanlar sürekli yaşayamazlar.
People laughed at the boy.
Lernen beginnen
İnsanlar çocuğa güldü.
People liked Jimmy Carter.
Lernen beginnen
İnsanlar Jimmy Carter'i sevdiler.
Pizza is my favorite food.
Lernen beginnen
Pizza benim en sevdiğim yiyecek.
Plain white paper will do.
Lernen beginnen
Sadece beyaz kağıt yeterli.
Playing basketball is fun.
Lernen beginnen
Basketbol oynamak eğlencelidir.
Playing golf is great fun.
Lernen beginnen
Golf oynamak çok eğlenceli.
Playing the guitar is fun.
Lernen beginnen
Gitar çalmak eğlencelidir.
Please add up the numbers.
Lernen beginnen
Lütfen sayıları toplayınız.
Please answer my question.
Lernen beginnen
Lütfen sorumu cevapla.
Please ask him to call me.
Lernen beginnen
Lütfen ona beni aramasını rica edin.
Please boil an egg for me.
Lernen beginnen
Lütfen benim için bir yumurta kaynatın.
Please bring him his beer.
Lernen beginnen
Lütfen ona birasını getir.
Please come to pick me up.
Lernen beginnen
Lütfen arabayla beni almaya gel.
Please come to talk to me.
Lernen beginnen
Lütfen benimle konuşmaya gel.
Please contact me by mail.
Lernen beginnen
Lütfen benimle posta yoluyla irtibata geçiniz.
Please don't walk so fast.
Lernen beginnen
Lütfen çok hızlı yürüme.
Please drop by and see me.
Lernen beginnen
Lütfen beni görmek için geçerken uğra.
Please fill out this form.
Lernen beginnen
Lütfen bu formu doldurun.
Please give me an ashtray.
Lernen beginnen
Lütfen bana bir küllük verin.
Please give me some water.
Lernen beginnen
Lütfen bana biraz su getir.
Please keep this a secret.
Lernen beginnen
Lütfen bunu bir sır olarak sakla.
Please lend me your knife.
Lernen beginnen
Lütfen bana bıçağını ödünç ver.
Please let me speak first.
Lernen beginnen
Lütfen önce ben konuşayım.
Please pass me the butter.
Lernen beginnen
Lütfen tereyağını bana uzat.
Please pass me the pepper.
Lernen beginnen
Lütfen biberi bana uzat.
Please say it more loudly.
Lernen beginnen
Lütfen onu daha yüksek sesle söyle.
Please take me to my seat.
Lernen beginnen
Lütfen beni koltuğuma götür.
Please tell me when to go.
Lernen beginnen
Lütfen bana ne zaman gideceğimi söyle.
Please turn off the light.
Lernen beginnen
Lütfen ışığı kapat.
Promise me you'll be good.
Lernen beginnen
Bana iyi olacağına söz ver.
Put in a good word for me.
Lernen beginnen
Benim için iyi bir şey söyle.
Put the money in the bank.
Lernen beginnen
Parayı bankaya yatırın.
Put your affairs in order.
Lernen beginnen
İşlerini sıraya koy.
Put your coat on a hanger.
Lernen beginnen
Paltonu askıya as.
Rats leave a sinking ship.
Lernen beginnen
Fareler batan gemiyi terkederler.
Read it once more, please.
Lernen beginnen
Onu bir kez daha okuyun, lütfen.
Read the bottom of the page.
Lernen beginnen
Bir sayfanın alt kısmını okuyun.
Ready or not, here I come.
Lernen beginnen
Hazır ya da değil, işte geliyorum.
Roll up your right sleeve.
Lernen beginnen
Sağ elbise kolunu yukarı çek.
Sales are down this month.
Lernen beginnen
Bu ay satışlar düşük.
Say hello to your friends.
Lernen beginnen
Arkadaşlarına selam söyle.
School begins at 8:10 a.m.
Lernen beginnen
Okul saat 8:10 a. m de başlar.
School begins at 8:30 a.m.
Lernen beginnen
Okul sabah 8:30 da başlar.
School starts next Monday.
Lernen beginnen
Gelecek Pazartesi okul başlar.
Second semester has ended.
Lernen beginnen
İkinci dönem bitti.
Send for a doctor at once.
Lernen beginnen
Derhal bir doktor getirt.
She advised him not to go.
Lernen beginnen
Ona gitmemesini tavsiye et.
She always gets up at six.
Lernen beginnen
O, her zaman altıda kalkar.
She always keeps her word.
Lernen beginnen
O, her zaman sözünü tutar.
She arrived late as usual.
Lernen beginnen
O her zamanki gibi geç geldi.
She asked about my school.
Lernen beginnen
O, okulum hakkında soru sordu.
She became a great artist.
Lernen beginnen
O büyük bir sanatçı oldu.
She bought him some candy.
Lernen beginnen
Ona biraz şeker aldı.
She bought me a nice coat.
Lernen beginnen
O, bana güzel bir ceket satın aldı.
She bought two dozen eggs.
Lernen beginnen
O, iki düzine yumurta satın aldı.
She brushed away the dust.
Lernen beginnen
O tozu sildi.
She calls him every night.
Lernen beginnen
O onu hergece arar.
She came down with a cold.
Lernen beginnen
O, soğuk algınlığı yüzünden çöktü.
She can't do without milk.
Lernen beginnen
O süt olmadan yapamaz.
She comes from California.
Lernen beginnen
O, Kaliforniya'lıdır.
She could pass for twenty.
Lernen beginnen
O yirmi olarak kabul edildi.
She denied having met him.
Lernen beginnen
O, onunla buluştuğunu inkar etti.
She did it all by herself.
Lernen beginnen
O, onun hepsini kendi yaptı.
She did it in her own way.
Lernen beginnen
O, onu kendi tarzıyla yaptı.
She did not marry the man.
Lernen beginnen
O, adamla evlenmedi.
She did not read the book.
Lernen beginnen
O, kitabı okumadı.
She didn't come after all.
Lernen beginnen
Düşünülenin aksine o gelmedi.
She died in a plane crash.
Lernen beginnen
O bir uçak kazasında öldü.
She doesn't listen to him.
Lernen beginnen
O onu dinlemez.
She doesn't live with him.
Lernen beginnen
O onunla birlikte yaşamaz.
She dropped out of school.
Lernen beginnen
O, okuldan kaydını sildirdi.
She fell in love with him.
Lernen beginnen
O, ona aşık oldu.
She felt happy to see him.
Lernen beginnen
Onu gördüğüne mutlu oldu.
She gave me a pretty doll.
Lernen beginnen
O bana güzel bir oyuncak bebek verdi.
She gave me plenty to eat.
Lernen beginnen
O bana yemek için çok şey verdi.
She gave me several books.
Lernen beginnen
O bana birkaç kitap verdi.
She gave them some apples.
Lernen beginnen
O onlara birkaç elma verdi.
She got married last year.
Lernen beginnen
O, geçen yıl evlendi.
She graduated with honors.
Lernen beginnen
O pekiyi derece ile mezun oldu.
She had a happy childhood.
Lernen beginnen
Onun mutlu bir çocukluğu vardı.
She had no one to turn to.
Lernen beginnen
Onun dönecek kimsesi yoktu.
She handed him his jacket.
Lernen beginnen
O, ona ceketini verdi.
She has a beautiful voice.
Lernen beginnen
Onun güzel bir sesi var.
She has a small black dog.
Lernen beginnen
Onun küçük siyah bir köpeği var.
She has about 2,000 books.
Lernen beginnen
O yaklaşık olarak 2,000 kitaba sahiptir.
She has an eye for beauty.
Lernen beginnen
O, güzellikten anlar.
She has done her homework.
Lernen beginnen
O, ev ödevini bitirdi.
She has never gone abroad.
Lernen beginnen
O, asla yurt dışına gitmedi.
She has never visited him.
Lernen beginnen
O asla onu ziyaret etmedi.
She has no one to turn to.
Lernen beginnen
Onun gidecek kimsesi yok.
She has not turned up yet.
Lernen beginnen
O henüz dönmedi.
She has very good manners.
Lernen beginnen
Onun çok iyi davranışları vardır.
She hit him with a hammer.
Lernen beginnen
O, ona bir çekiçle vurdu.
She is a college graduate.
Lernen beginnen
O bir üniversite mezunudur.
She is a really nice girl.
Lernen beginnen
O gerçekten iyi bir kız.
She is a very clever liar.
Lernen beginnen
O çok akıllı bir yalancıdır.
She is a very nice person.
Lernen beginnen
O, çok hoş biridir.
She is a very poor driver.
Lernen beginnen
O, çok kötü bir sürücü.
She is afraid of the dark.
Lernen beginnen
O, karanlıktan korkar.
She is after a better job.
Lernen beginnen
O, daha iyi bir işin peşinde.
She is amusing to be with.
Lernen beginnen
Onunla olmak eğlenceli.
She is bound to come here.
Lernen beginnen
O buraya gelmek zorunda.
She is busy with her work.
Lernen beginnen
O, işiyle meşgul.
She is by no means stupid.
Lernen beginnen
O, hiçbir şekilde aptal değildir.
She is clearly over forty.
Lernen beginnen
O, açıkça kırkın üzerinde.
She is famous as a singer.
Lernen beginnen
O bir şarkıcı olarak ünlüdür.
She is far from beautiful.
Lernen beginnen
O, güzel olmaktan çok uzak.
She is guilty of stealing.
Lernen beginnen
O, çalmaktan suçludur.
She is her old self again.
Lernen beginnen
O tekrar eskisi gibi.
She is in bed with a cold.
Lernen beginnen
O, soğuk algınlığı yüzünden yatakta.
She is interested in jazz.
Lernen beginnen
O jaza ilgi duyuyor.
She is kind to old people.
Lernen beginnen
O, yaşlı insanlara karşı naziktir.
She is learning the piano.
Lernen beginnen
O, piyanoyu öğreniyor.
She is loved by everybody.
Lernen beginnen
O, herkes tarafından sevilir.
She is no ordinary singer.
Lernen beginnen
O sıradan bir şarkıcı değildir.
She is opening the window.
Lernen beginnen
O pencereyi açıyor.
She kept crying all night.
Lernen beginnen
O, bütün gece ağlamaya devam etti.
She knows her limitations.
Lernen beginnen
O, kendi sınırlarını bilir.
She left on Christmas Day.
Lernen beginnen
O, Noel Günü ayrıldı.
She left with her friends.
Lernen beginnen
O, arkadaşları ile birlikte ayrıldı.
She likes music very much.
Lernen beginnen
Müziği çok severim.
She lived an unhappy life.
Lernen beginnen
O, mutsuz bir hayat yaşadı.
She lived an unhappy life.
Lernen beginnen
O mutsuz bir hayat yaşadı.
She lived next door to us.
Lernen beginnen
O bizim bitişikte yaşadı.
She lived there for years.
Lernen beginnen
O, yıllarca orada yaşadı.
She lives in a large house.
Lernen beginnen
O, büyük bir evde yaşıyor.
She lives next door to us.
Lernen beginnen
O bizim bitişiğimizde yaşıyor.
She looked after her baby.
Lernen beginnen
O, bebeğiyle ilgilendi.
She looked at him angrily.
Lernen beginnen
O, ona öfkeyle baktı.
She looked at the picture.
Lernen beginnen
O resme baktı.
She looks like her mother.
Lernen beginnen
O, annesine benziyor.
She made her mother happy.
Lernen beginnen
O, annesini mutlu etti.
She married her classmate.
Lernen beginnen
O, sınıf arkadaşı ile evlendi.
She married him last year.
Lernen beginnen
O, onunla geçen yıl evlendi
She met him for breakfast.
Lernen beginnen
O, kahvaltı için onunla buluştu.
She met him only recently.
Lernen beginnen
O, onunla sadece son zamanlarda görüştü.
She must be angry with me.
Lernen beginnen
O bana kızgın olmalı.
She must be on cloud nine.
Lernen beginnen
O çok mutlu olmalı.
She often calls him names.
Lernen beginnen
O, ona sık sık ağzına geleni söyler.
She owns a very big house.
Lernen beginnen
O, çok büyük bir eve sahiptir.
She painted the wall pink.
Lernen beginnen
O, duvarı pembe boyadı.
She pressured him to quit.
Lernen beginnen
O ona istifa etmesi için baskı yaptı.
She promised to marry him.
Lernen beginnen
O onunla evlenmek için söz verdi.
She put her room in order.
Lernen beginnen
O, odasını düzenledi.
She put him under a spell.
Lernen beginnen
O, ona bir büyü yaptı.
She put sheets on her bed.
Lernen beginnen
O çarşafları yatağın üzerine koydu.
She refused my invitation.
Lernen beginnen
O benim davetimi reddetti.
She refused to go with me.
Lernen beginnen
Benimle gitmeyi reddetti.
She runs faster than I do.
Lernen beginnen
O, benden daha hızlı koşar.
She said something to him.
Lernen beginnen
O ona birşey söyledi.
She said that she was ill.
Lernen beginnen
O, hasta olduğunu söyledi.
She seldom eats breakfast.
Lernen beginnen
O, nadiren kahvaltı yapar.
She sent me a long letter.
Lernen beginnen
O, bana uzun bir mektup gönderdi.
She served us a good meal.
Lernen beginnen
O bize güzel bir yemek servisi yaptı.
She shot him with a rifle.
Lernen beginnen
O onu bir tüfekle vurdu.
She showed him my picture.
Lernen beginnen
O ona benim resmimi gösterdi.
She showers every morning.
Lernen beginnen
O her sabah duş alır.
She swam across the river.
Lernen beginnen
O, nehri yüzerek geçti.
She taught me how to swim.
Lernen beginnen
O, bana nasıl yüzeceğimi öğretti.
She testified against him.
Lernen beginnen
O, onun aleyhine tanıklık etti.
She tied him to the chair.
Lernen beginnen
O onu sandalyeye bağladı.
She told him not to worry.
Lernen beginnen
O ona üzülmemesini söyledi.
She took him to the store.
Lernen beginnen
O onu mağazaya götürdü.
She traveled around Japan.
Lernen beginnen
O, Japonya'da dolaştı.
She treated him very well.
Lernen beginnen
O ona çok iyi davrandı.
She turned around quickly.
Lernen beginnen
O hızla arkaya döndü.
She turned down the radio.
Lernen beginnen
O, radyonun sesini kıstı.
She turned her back to me.
Lernen beginnen
O, bana arkasını döndü.
She turned off the lights.
Lernen beginnen
O, ışıkları kapattı.
She turned pale with fear.
Lernen beginnen
Onun korkudan benzi sarardı.
She used to live near him.
Lernen beginnen
O onun yakınında yaşardı.
She used to live with him.
Lernen beginnen
O onunla yaşardı.
She usually gets up early.
Lernen beginnen
O genellikle erken kalkar.
She visited him in Boston.
Lernen beginnen
O Boston'da onu ziyaret etti.
She walked very carefully.
Lernen beginnen
O çok dikkatli bir şekilde yürüdü.
She was a medical student.
Lernen beginnen
O bir tıp öğrencisiydi.
She was a track star once.
Lernen beginnen
O, bir zamanlar spor yıldızıydı.
She was afraid of the dog.
Lernen beginnen
O, köpekten korkuyordu.
She was born in the 1950s.
Lernen beginnen
O, 1950 lerde doğdu.
She was brought up by him.
Lernen beginnen
O onun tarafından yetiştirildi.
She was crying last night.
Lernen beginnen
O, dün gece ağlıyordu.
She was forced to confess.
Lernen beginnen
O, itiraf etmek için zorlandı.
She was going up a ladder.
Lernen beginnen
O bir merdivene çıkıyordu.
She was humiliated by him.
Lernen beginnen
O, onun tarafından aşağılandı.
She was injured in a fall.
Lernen beginnen
O, bir düşmede yaralandı.
She was ironing her dress.
Lernen beginnen
O, elbisesini ütülüyordu.
She was now out of danger.
Lernen beginnen
O şimdi tehlikeyi atlattı.
She was out when I called.
Lernen beginnen
Ben aradığımda o dışardaydı.
She was run over by a car.
Lernen beginnen
O bir araba tarafından ezildi.
She was there all morning.
Lernen beginnen
O, bütün sabah oradaydı.
She was wearing a new hat.
Lernen beginnen
O yeni bir şapka giyiyordu.
She wears a lot of makeup.
Lernen beginnen
O, çok makyaj yapar.
She went there by herself.
Lernen beginnen
O, oraya yalnız gitti.
She will make a good wife.
Lernen beginnen
o, iyi bir eş olacak.
She wouldn't speak to him.
Lernen beginnen
O onunla konuşmazdı.
She's an outspoken person.
Lernen beginnen
O açık sözlü bir kişi.
She's got the best grades.
Lernen beginnen
O en iyi derecelere sahiptir.
She's in the hospital now.
Lernen beginnen
O, şimdi hastanededir.
Shinko's brother is eight.
Lernen beginnen
Shinko'nun erkek kardeşi sekiz yaşındadır.
Should we change the flag?
Lernen beginnen
Bayrağı değiştirmeli miyiz?
Show me the way, will you?
Lernen beginnen
Bana yolu gösterin, ne dersiniz?
Smog causes plants to die.
Lernen beginnen
Kirli hava bitkilerin ölmesine sebep olur.
Snow fell in large flakes.
Lernen beginnen
Lapa lapa kar yağdı.
Some people go after fame.
Lernen beginnen
Bazı insanlar şöhretin peşinden gider.
Some people hate to argue.
Lernen beginnen
Bazıları tartışmaktan nefret ederler.
Some people hate to argue.
Lernen beginnen
Bazı insanlar tartışmaktan nefret ederler.
Some snakes are poisonous.
Lernen beginnen
Bazı yılanlar zehirlidir.
Somebody has left his hat.
Lernen beginnen
Biri şapkasını bıraktı.
Somebody took away my bag.
Lernen beginnen
Biri çantamı aldı götürdü.
Someone asked about Texas.
Lernen beginnen
Birisi Texsas hakkında soru sordu.
Someone stole my passport.
Lernen beginnen
Birisi pasaportumu çaldı.
Spain approved the treaty.
Lernen beginnen
İspanya antlaşmayı onayladı.
Speeding causes accidents.
Lernen beginnen
Hız yapma kazalara neden olur.
It's boring to stay at home.
Lernen beginnen
Evde kalmak sıkıcıdır.
Susie's hair is very long.
Lernen beginnen
Susie'nin saçı çok uzun.
Swimming is good exercise.
Lernen beginnen
Yüzme iyi egzersizdir.
Take a breath and hold it.
Lernen beginnen
Bir nefes alın ve onu tutun.
Take the pan off the fire.
Lernen beginnen
Tavayı ateşten alın.
Take the road on the left.
Lernen beginnen
Yolun solunda gidin.
Take three steps and jump.
Lernen beginnen
Üç adım at ve atla.
Taro Ito was found guilty.
Lernen beginnen
Taro Ito suçlu bulundu.
Tell me what your name is.
Lernen beginnen
Bana adının ne olduğunu söyle.
Tell me whose hat this is.
Lernen beginnen
Bunun kimin şapkası olduğunu bana söyle.
Tell me why he was absent.
Lernen beginnen
Bana onun niçin yok olduğunu söyle.
Thank you for inviting me.
Lernen beginnen
Beni davet ettiğiniz için size teşekkür ederim.
Thank you for not smoking.
Lernen beginnen
Sigara içmediğin için teşekkür ederim.
Thank you for the present.
Lernen beginnen
Hediye için teşekkür ederim.
Thank you for your advice.
Lernen beginnen
Tavsiyen için teşekkür ederim.
Thank you for your letter.
Lernen beginnen
Mektubun için teşekkür ederim.
Thank you very, very much!
Lernen beginnen
Sana çok, çok teşekkür ederim!
That big one is also mine.
Lernen beginnen
O büyük olan da benimki.
That book was interesting.
Lernen beginnen
O kitap ilginçti.
That car is a real beauty.
Lernen beginnen
O araba gerçek bir güzelliktir.
That chimney is very high.
Lernen beginnen
O baca çok yüksek.
That didn't really happen.
Lernen beginnen
O, gerçekten olmadı.
That dog has a short tail.
Lernen beginnen
O köpeğin kısa bir kuyruğu var.
That fact can't be denied.
Lernen beginnen
O gerçek inkar edilemez.
That girl's eyes are blue.
Lernen beginnen
Şu kızın gözleri mavi.
That house belongs to him.
Lernen beginnen
O ev ona aittir.
That is a trivial problem.
Lernen beginnen
O önemsiz bir sorundur.
That is rather unexpected.
Lernen beginnen
O, oldukça beklenmeyen bir durumdur.
That might have been true.
Lernen beginnen
O, gerçek olabilirdi.
That pasture is ten acres.
Lernen beginnen
O mera on dönümdür.
That red dress suited her.
Lernen beginnen
O kırmızı elbise ona uydu.
That sounds very tempting.
Lernen beginnen
O çok ayartıcı görünüyor.
That street is very noisy.
Lernen beginnen
O cadde çok gürültülü.
That was a delicious meal.
Lernen beginnen
O lezzetli bir yemekti.
That'll put you in danger.
Lernen beginnen
O, seni tehlikeye atar.
That's a pretty good idea.
Lernen beginnen
O oldukça iyi bir fikir.
That's just what I wanted.
Lernen beginnen
O tam benim istediğim.
That's the absolute truth.
Lernen beginnen
O, mutlak gerçektir.
The Allies wasted no time.
Lernen beginnen
Müttefikler hiç bir zaman boşa zaman harcamadı.
The answers are all right.
Lernen beginnen
Cevaplar tamam.
The baby doesn't walk yet.
Lernen beginnen
Bebek henüz yürümüyor.
The baby opened his mouth.
Lernen beginnen
Bebek ağzını açtı.
The baby wants its mother.
Lernen beginnen
Bebek annesini istiyor.
The baby was sound asleep.
Lernen beginnen
Bebek uykuya daldı.
The bad smell sickened me.
Lernen beginnen
Kötü koku beni rahatsız etti.
The bell has not rung yet.
Lernen beginnen
Zil henüz çalmadı.
The bill came to over $25.
Lernen beginnen
Hesap 25 dolardan fazla geldi.
The bird spread its wings.
Lernen beginnen
Kuş kanatlarını açıyor.
The book is about the law.
Lernen beginnen
Kitap hukuk hakkında.
The bookshelf is built in.
Lernen beginnen
Kitaplık gömmedir.
The boy has good reflexes.
Lernen beginnen
Çocuğun iyi refleksleri var.
The boy screamed for help.
Lernen beginnen
Çocuk yardım için bağırdı.
The bread is old and hard.
Lernen beginnen
Ekmek bayat ve sert.
The bus was heading north.
Lernen beginnen
Otobüs kuzeye gidiyordu.
The cars collided head on.
Lernen beginnen
Arabalar kafa kafaya çarpıştı.
The cat scratched my hand.
Lernen beginnen
Kedi elimi tırmaladı.
The changes were not made.
Lernen beginnen
Değişiklikler yapılmadı.
The child painted flowers.
Lernen beginnen
Çocuk çiçekleri boyadı.
The chili burnt my tongue.
Lernen beginnen
Kırmızı biber dilimi yaktı.
The concert was a success.
Lernen beginnen
Konser bir başarı idi.
The Congress had no money.
Lernen beginnen
Kongre'nin parası yoktu.
The cook broiled the meat.
Lernen beginnen
Aşçı eti ızgarada pişirdi.
The cows are eating grass.
Lernen beginnen
İnekler ot yiyorlar.
The crow spread his wings.
Lernen beginnen
Karga kanatlarını açtı.
The deer ran for its life.
Lernen beginnen
Geyik, yaşamı için kaçtı.
The doctor gave it to her.
Lernen beginnen
Doktor onu ona verdi.
The dog ran after the cat.
Lernen beginnen
Köpek kediyi kovaladı.
The dog ran around a tree.
Lernen beginnen
Köpek bir ağacın etrafında koştu.
The dog was out of breath.
Lernen beginnen
Köpek nefes nefese kalmıştı.
The doll lay on the floor.
Lernen beginnen
Bebek yerde yatıyordu.
The economy is picking up.
Lernen beginnen
Ekonomi gelişiyor.
The engine wouldn't start.
Lernen beginnen
Motor çalışmazdı.
The fact is that she lied.
Lernen beginnen
Gerçek onun yalan söylemesidir.
The famous pianist smiled.
Lernen beginnen
Ünlü piyanist gülümsedi.
The figures add up to 230.
Lernen beginnen
Rakamlar 230'a varıyor.
The fly is on the ceiling.
Lernen beginnen
Sinek tavanda.
The funeral was yesterday.
Lernen beginnen
Cenaze töreni dündü.
The gate is closed at six.
Lernen beginnen
Kapı altıda kapatılır.
The girl broke the window.
Lernen beginnen
Kız pencereyi kırdı.
The girl entered the room.
Lernen beginnen
Kız odaya girdi.
The girls danced to music.
Lernen beginnen
Kızlar müziğe göre dans ettiler.
The glass broke to pieces.
Lernen beginnen
Cam parçalara bölündü.
The glass is full of milk.
Lernen beginnen
Bardak süt doludur.
The glass is full of wine.
Lernen beginnen
Bardak şarap dolu.
The hail harmed the crops.
Lernen beginnen
Dolu ekinlere zarar verdi.
The headlights don't work.
Lernen beginnen
Farlar çalışmıyor.
The hen hatched five eggs.
Lernen beginnen
Tavuk beş yumurta yumurtladı.
The hospital is near here.
Lernen beginnen
Hastane buraya yakın.
The house has been bought.
Lernen beginnen
Ev satın alındı.
The house is owned by him.
Lernen beginnen
Onun tarafından eve sahip olundu.
The image is out of focus.
Lernen beginnen
Görüntü odak dışında.
The king abused his power.
Lernen beginnen
Kral, gücünü kötüye kullandı.
The lemon is a sour fruit.
Lernen beginnen
Limon ekşi bir meyvedir.
The lunch is on the table.
Lernen beginnen
Öğle yemeği masada.
The man finally confessed.
Lernen beginnen
Adam sonunda itiraf etti.
The match ended in a draw.
Lernen beginnen
Maç berabere bitti.
The matter is all settled.
Lernen beginnen
Sorun tamamen halledildi.
The meeting was held here.
Lernen beginnen
Toplantı burada yapıldı.
The movie was interesting.
Lernen beginnen
Film ilginçti.
The murderer was executed.
Lernen beginnen
Katil idam edildi.
The odds are in his favor.
Lernen beginnen
Avantajlar ondan yana.
The old man sat all alone.
Lernen beginnen
Yaşlı adam yapayalnız oturdu.
The opera starts at seven.
Lernen beginnen
Opera yedide başlar.
The pain is getting worse.
Lernen beginnen
Ağrı daha da kötüleşmektedir.
The party was almost over.
Lernen beginnen
Parti neredeyse bitti.
The party wasn't much fun.
Lernen beginnen
Parti çok eğlenceli değildi.
The patient was in danger.
Lernen beginnen
Hasta tehlikede.
The piano has a good tone.
Lernen beginnen
Piyanonun iyi bir sesi var.
The plane arrived on time.
Lernen beginnen
Uçak zamanında geldi.
The plane is due at 7 p.m.
Lernen beginnen
Uçak saat yedide bekleniyor.
The pond is 3 meters deep.
Lernen beginnen
Gölet üç metre derinliğindedir.
The population is growing.
Lernen beginnen
Nüfus büyüyor.
The prisoner was released.
Lernen beginnen
Mahkum serbest bırakıldı.
The program is on the air.
Lernen beginnen
Proğram yayında.
The proposal went through.
Lernen beginnen
Teklif geçti.
The radio is out of order.
Lernen beginnen
Radyo çalışmıyor.
The rain lasted five days.
Lernen beginnen
Yağmur beş gün sürdü.
The rain lasted four days.
Lernen beginnen
Yağmur dört gün sürdü.
The road turns left there.
Lernen beginnen
Yol orada sola döner.
The situation is hopeless.
Lernen beginnen
Durum ümitsizdir.
The snow lasted four days.
Lernen beginnen
Kar dört gün sürdü.
The soldier acted bravely.
Lernen beginnen
Asker cesurca davrandı.
The soldier gave his name.
Lernen beginnen
Asker onun adını verdi.
The soldier is going away.
Lernen beginnen
Asker uzaklaşıyor.
The spy burned the papers.
Lernen beginnen
Casus evrakları yaktı.
The station is dead ahead.
Lernen beginnen
İstasyon dosdoğru.
The station is pretty far.
Lernen beginnen
İstasyon oldukça uzaktır.
The stew smells delicious.
Lernen beginnen
Güveç lezzetli kokuyor.
The store closes at seven.
Lernen beginnen
Mağaza yedide kapatır.
The sun has not risen yet.
Lernen beginnen
Güneş henüz doğmadı.
The thunder became louder.
Lernen beginnen
Gök gürültüsü yükseldi.
The town grew into a city.
Lernen beginnen
Kasaba bir şehir haline geldi.
The traffic is heavy here.
Lernen beginnen
Trafik burada çok yoğundur.
The train arrived on time.
Lernen beginnen
Tren zamanında vardı.
The train finally arrived.
Lernen beginnen
Tren sonunda geldi.
The train left at sunrise.
Lernen beginnen
Tren gün doğumunda gitti.
The tree bent in the wind.
Lernen beginnen
Üç ağaç rüzgarda eğildi.
The tree blocked the road.
Lernen beginnen
Ağaç yolu kapattı.
The truth is I told a lie.
Lernen beginnen
Aslına bakarsan, yalan söyledim.
The truth is I told a lie.
Lernen beginnen
Gerçek bir yalan söylemiş olmamdır.
The war broke out in 1939.
Lernen beginnen
Savaş 1939 da patlak verdi.
The war is still going on.
Lernen beginnen
Savaş hala devam ediyor.
The War of 1812 had begun.
Lernen beginnen
1812 Savaşı başlamıştı.
The weather won't be fine.
Lernen beginnen
Hava güzel olmayacak.
The whole class was quiet.
Lernen beginnen
Bütün sınıf sessizdi.
The wild wind was blowing.
Lernen beginnen
Vahşi rüzgar esiyordu.
The wind blew her hat off.
Lernen beginnen
Rüzgar onun şapkasını uçurdu.
The woman hugged the baby.
Lernen beginnen
Kadın bebeğe sarıldı.
The woman is taking notes.
Lernen beginnen
Kadın notlar alıyor.
The workers are on strike.
Lernen beginnen
İşçiler grevdeler.
The wound became infected.
Lernen beginnen
Yara enfekte oldu.
Their price is below ours.
Lernen beginnen
Onların fiyatı bizimkinin altındadır.
Their wedding is tomorrow.
Lernen beginnen
Onların düğünü yarın.
There are almost no books.
Lernen beginnen
Neredeyse hiç kitap yok.
There are no comments yet.
Lernen beginnen
Henüz yorumlar yok.
There aren't any problems.
Lernen beginnen
Hiç problem yok.
There is a letter for you.
Lernen beginnen
Sizin için bir mektup var.
There is a napkin missing.
Lernen beginnen
Eksik bir peçete var.
There is food on the desk.
Lernen beginnen
Masanın üzerinde yiyecek vardır.
There is little time left.
Lernen beginnen
Az zaman kaldı.
There is little wine left.
Lernen beginnen
Kalan biraz şarap var.
There is no time to argue.
Lernen beginnen
Tartışmak için zaman yok.
There is no TV in my room.
Lernen beginnen
Odamda televizyon yok.
There isn't any milk left.
Lernen beginnen
Kalan hiç süt yok.
There must be another way.
Lernen beginnen
Başka bir yol olmalı.
There was a hiss of steam.
Lernen beginnen
Bir buhar tıslaması vardı.
There was another problem.
Lernen beginnen
Başka bir sorun vardı.
There was much work to do.
Lernen beginnen
Yapacak çok iş vardı.
There was not enough fuel.
Lernen beginnen
Yeterli yakıt yoktu.
There wasn't much traffic.
Lernen beginnen
Çok trafik yoktu.
There were lots of people.
Lernen beginnen
Bir sürü insan vardı.
There's a dog by the door.
Lernen beginnen
Kapının yanında bir köpek var.
There's a hair in my soup.
Lernen beginnen
Çorbamda bir kıl var.
There's a hole in my coat.
Lernen beginnen
Paltomda bir delik var.
There's dust on the table.
Lernen beginnen
Masada toz var.
There's no salad oil left.
Lernen beginnen
Salata yağı kalmadı.
These boots belong to her.
Lernen beginnen
Bu çizmeler ona aittir.
These cups are all broken.
Lernen beginnen
Bu bardakların hepsi kırık.
These days I am very busy.
Lernen beginnen
Bu günlerde ben çok meşgulüm.
These lilies smell lovely.
Lernen beginnen
Bu zambaklar güzel kokuyor.
These oranges have rotted.
Lernen beginnen
Bu portakallar çürüdü.
These shoes are too tight.
Lernen beginnen
Bu ayakkabılar çok sıkı.
These shoes belong to Tom.
Lernen beginnen
Bu ayakkabılar Tom'a aittir.
These shoes fit perfectly.
Lernen beginnen
Bu ayakkabılar mükemmel şekilde uyuyor.
They adopted a new policy.
Lernen beginnen
Onlar yeni bir politika benimsedi.
They adopted the proposal.
Lernen beginnen
Onlar teklifi benimsediler.
They amended the document.
Lernen beginnen
Onlar dökümanı düzelttiler.
Both of them are in the room.
Lernen beginnen
Onların her ikisi de odadalar.
They are building a house.
Lernen beginnen
Onlar bir ev yapıyorlar.
They are crazy about jazz.
Lernen beginnen
Onlar Jaza deli oluyorlar.
They are paid by the week.
Lernen beginnen
Onlara haftalık ödenir.
They arrived at the hotel.
Lernen beginnen
Onlar otele vardılar.
They blocked his proposal.
Lernen beginnen
Onlar onun teklifini engellediler.
They called the dog Rocky.
Lernen beginnen
Onlar köpeğe Rocky dediler.
They constructed a bridge.
Lernen beginnen
Onlar bir köprü yaptılar.
They did not give up hope.
Lernen beginnen
Onlar umutlarını kaybetmediler.
They did not work, either.
Lernen beginnen
Onlar da çalışmadılar.
They each paid separately.
Lernen beginnen
Onların herbiri ayrı ayrı ödedi.
They eat meat once a week.
Lernen beginnen
Onlar haftada bir kez et yerler.
They felt he was too weak.
Lernen beginnen
Onlar onun çok zayıf olduğunu hissettiler.
They filled in the blanks.
Lernen beginnen
Onlar boşlukları doldurdular.
They found the room empty.
Lernen beginnen
Onlar odayı boş buldular.
They gave him up for lost.
Lernen beginnen
Onlar onu kayıp kabul ettiler.
They had a baby last week.
Lernen beginnen
Geçen hafta bir bebekleri oldu.
They had voted for action.
Lernen beginnen
Onlar eylem için oy vardı.
They have the same habits.
Lernen beginnen
Onlar aynı alışkanlıklara sahipler.
They have twelve children.
Lernen beginnen
Onların on iki çocuğu var.
They invited me to dinner.
Lernen beginnen
Onlar beni akşam yemeğine davet etti.
They live near the school.
Lernen beginnen
Onlar okulun yanında yaşıyorlar.
They looked after the boy.
Lernen beginnen
Onlar çocuğa baktılar.
They looked at each other.
Lernen beginnen
Onlar birbirlerine baktılar.
They looked up at the sky.
Lernen beginnen
Onlar gökyüzüne baktılar.
They made us work all day.
Lernen beginnen
Onlar bizi bütün gün çalıştırdı.
They missed a good chance.
Lernen beginnen
Onlar iyi bir fırsat kaçırdı.
They moved to a new house.
Lernen beginnen
Onlar yeni bir eve taşındı.
They must have been tired.
Lernen beginnen
Onlar yorgun olmalılar.
They named their son John.
Lernen beginnen
Onlar oğullarına John adını verdiler.
They sank ten enemy ships.
Lernen beginnen
Onlar on düşman gemisini batırdılar.
They sat down by the fire.
Lernen beginnen
Onlar ateşin yanında oturdular.
They set out for New York.
Lernen beginnen
Onlar New York'a seyahate çıktılar.
They smiled at each other.
Lernen beginnen
Onlar birbirlerine gülümsedi.
They studied them closely.
Lernen beginnen
Onları yakından incelediler.
They supported the Allies.
Lernen beginnen
Onlar müttefikleri destekledi.
They talked to each other.
Lernen beginnen
Onlar birbirleriyle konuştular.
They went around the lake.
Lernen beginnen
Onlar gölün etrafında dolaştılar.
They were frozen to death.
Lernen beginnen
Onlar donarak öldüler.
They were plainly dressed.
Lernen beginnen
Onlar sade giyinmişlerdi.
They were very kind to me.
Lernen beginnen
Onlar bana karşı nazikti.
They work as hard as ever.
Lernen beginnen
Onlar her zamanki kadari çok çalışırlar.
They worship every Sunday.
Lernen beginnen
Onlar her Pazar ibadet ederler.
They're all the same size.
Lernen beginnen
Onların hepsi aynı boyutta.
They're going to Ishikawa.
Lernen beginnen
Onlar Ishikawa'ya gidiyorlar.
This bag cost me 6 pounds.
Lernen beginnen
Bu çanta bana 6 paunda maloldu.
This berry is good to eat.
Lernen beginnen
Bu dut yemek için iyidir.
This bike is easy to ride.
Lernen beginnen
Bu bisikleti sürmesi kolaydır.
This book is easy to read.
Lernen beginnen
Bu kitap kolay okunur.
This book is easy to read.
Lernen beginnen
Bu kitabı okuması kolaydır.
This book is not for sale.
Lernen beginnen
Bu kitap satılık değil.
This box is full of books.
Lernen beginnen
Bu kutu kitaplarla dolu.
This cage is made of wire.
Lernen beginnen
Bu kafes telden yapılmıştır.
This car is easy to drive.
Lernen beginnen
Bu arabayı sürmek kolaydır.
This car is made in Japan.
Lernen beginnen
Bu araba Japonya'da yapılır.
This coffee is too bitter.
Lernen beginnen
Bu kahve çok acı.
This coffee tastes bitter.
Lernen beginnen
Bu kahvenin tadı acı.
This desk is used by Yumi.
Lernen beginnen
Bu masa Yumi tarafından kullanılır.
This glass contains water.
Lernen beginnen
Bu bardakta su var.
This handle will not turn.
Lernen beginnen
Bu kol dönmüyor.
This hat cost ten dollars.
Lernen beginnen
Bu şapka on dolara mal oldu.
This house needs painting.
Lernen beginnen
Bu ev boyanılmalı.
This is a daily newspaper.
Lernen beginnen
Bu bir günlük gazetedir.
This is a great apartment.
Lernen beginnen
Bu harika bir daire.
This is a new type of car.
Lernen beginnen
Bu yeni tip bir araba.
This is a present for you.
Lernen beginnen
Bu sizin için bir hediye.
This is a worthwhile book.
Lernen beginnen
Bu yararlı bir kitap.
This is all I have to say.
Lernen beginnen
Bu söylemek zorunda olduğum herşeydir.
This is all Tom has to do.
Lernen beginnen
Tom'un bütün yapmak zorunda olduğu budur.
This is also a good movie.
Lernen beginnen
Bu da iyi bir film.
This is an automatic door.
Lernen beginnen
Bu otomatik bir kapıdır.
This is the flag of Japan.
Lernen beginnen
Bu, Japonya bayrağıdır.
This may be of use to you.
Lernen beginnen
Bu sana faydalı olabilir.
This metal is called zinc.
Lernen beginnen
Bu metale çinko denir.
This problem is beyond me.
Lernen beginnen
Bu sorun beni aşar.
This racket belongs to me.
Lernen beginnen
Bu raket bana ait.
This room is large enough.
Lernen beginnen
Bu oda yeterince büyük.
This soup needs more salt.
Lernen beginnen
Bu çorbanın daha fazla tuza ihtiyacı var.
This stain won't come out.
Lernen beginnen
Bu leke çıkmaz.
This time, he got results.
Lernen beginnen
Bu defa sonuçları aldı.
This used car is for sale.
Lernen beginnen
Bu İkinci el araç satılıktır.
This wall feels very cold.
Lernen beginnen
Bu duvar çok soğuk.
This wasn't cheap, was it?
Lernen beginnen
Bu ucuz değildi, değil mi?
This winter has been mild.
Lernen beginnen
Bu kış yumuşaktı.
This word is still in use.
Lernen beginnen
Bu kelime hala kullanılıyor.
Those flowers smell sweet.
Lernen beginnen
Bu çiçekler miss gibi kokuyor.
To master English is difficult.
Lernen beginnen
İngilizceye hakim olmak zordur.
Today's party is informal.
Lernen beginnen
Bugünkü parti resmi değil.
Tom abstained from voting.
Lernen beginnen
Tom oylamada çekimser kaldı.
Tom accepted Mary's offer.
Lernen beginnen
Tom, Mary'nin teklifini kabul etti.
Tom always causes trouble.
Lernen beginnen
Tom her zaman soruna neden olur.
Tom always keeps his word.
Lernen beginnen
Tom her zaman sözünü tutar.
Tom and I are old friends.
Lernen beginnen
Tom ve ben eski arkadaşız.
Tom appreciates good wine.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir şaraptan anlar.
Tom arrived ahead of Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin önünde geldi.
Tom asked for Mary's help.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin yardımını istedi.
Tom asked for more coffee.
Lernen beginnen
Tom daha fazla kahve istedi.
Tom asked Mary about John.
Lernen beginnen
Tom, Mary'ye John'u sordu.
Tom asked Mary for a loan.
Lernen beginnen
Tom Mary'den borç para istedi.
Tom asked Mary for advice.
Lernen beginnen
Tom Mary'den tavsiye istedi.
Tom asked Mary to go away.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin uzaklaşmasını rica etti.
Tom asked Mary to help me.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin bana yardım etmesini rica etti.
Tom asked Mary what to do.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye ne yapacağını sordu.
Tom ate dinner by himself.
Lernen beginnen
Tom kendi başına akşam yemeği yedi.
Tom beat Mary at checkers.
Lernen beginnen
Tom damada Mary'yi yendi.
Tom beat Mary unconscious.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi kendinden geçene kadar dövdü.
Tom became afraid of Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'den korktu.
Tom bet $300 on the fight.
Lernen beginnen
Tom döğüşte 300 dolarlık bahse girdi.
Tom betrayed Mary's trust.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin güvenine ihanet etti.
Tom bought his truck used.
Lernen beginnen
Tom kamyonunu kullanılmış satın aldı.
Tom brews beer as a hobby.
Lernen beginnen
Bir hobi olarak Tom bira mayalar.
Tom broke Mary's clarinet.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin klarnetini kırdı.
Tom called a taxi for Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary için bir taksi çağırdı.
Tom called Mary a traitor.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye hain dedi.
Tom called me from Boston.
Lernen beginnen
Tom beni Boston'dan aradı.
Tom came a few days later.
Lernen beginnen
Tom birkaç gün sonra geldi.
Tom came down with a cold.
Lernen beginnen
Tom soğuk algınlığı nedeniyle hastalandı.
Tom can go if he wants to.
Lernen beginnen
Tom istiyorsa gidebilir.
Tom can speak French well.
Lernen beginnen
Tom Fransızcayı iyi konuşabilir.
Tom can swim, but I can't.
Lernen beginnen
Tom yüzebilir, fakat ben yüzemem.
Tom can take care of that.
Lernen beginnen
Tom ona bakabilir.
Tom can't be all that bad.
Lernen beginnen
Tom büsbütün o kadar kötü olamaz.
Tom can't drive a car yet.
Lernen beginnen
Tom henüz bir araba süremiyor.
Tom can't find his ticket.
Lernen beginnen
Tom biletini bulamıyor.
Tom certainly acted drunk.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle sarhoş gibi davrandı.
Tom certainly brags a lot.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle çok övünür.
Tom certainly fooled Mary.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle Mary'yi aptal yerine koydu.
Tom certainly is eloquent.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle güzel konuşur.
Tom certainly is friendly.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle cana yakındır.
Tom certainly seems happy.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle mutlu görünüyor.
Tom certainly talks a lot.
Lernen beginnen
Tom kesinlikle çok konuşur.
Tom collected coffee cups.
Lernen beginnen
Tom kahve fincanlarını topladı.
Tom competes in ski races.
Lernen beginnen
Tom kayak yarışında yarışıyor.
Tom completed the mission.
Lernen beginnen
Tom misyonunu tamamladı.
Tom completed the mission.
Lernen beginnen
Tom misyonu tamamladı.
Tom coughed up some blood.
Lernen beginnen
Tom biraz kan öksürdü.
Tom couldn't ask for more.
Lernen beginnen
Tom daha fazla isteyemedi.
Tom couldn't feel a thing.
Lernen beginnen
Tom bir şey hissedemedi.
Tom couldn't get to sleep.
Lernen beginnen
Tom uyuyamadı.
Tom couldn't help himself.
Lernen beginnen
Tom kendini tutamadı.
Tom couldn't help smiling.
Lernen beginnen
Tom gülmeden edemedi.
Tom couldn't stop yawning.
Lernen beginnen
Tom esnemesini durduramadı.
Tom counts on Mary's help.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye yardımına güveniyor.
Tom cut the apple in half.
Lernen beginnen
Tom elmayı ikiye böldü.
Tom declined Mary's offer.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin teklifini geri çevirdi.
Tom denied having done it.
Lernen beginnen
Tom onu yaptığını reddetti.
Tom denied Mary's request.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin ricasını reddetti.
Tom denied the accusation.
Lernen beginnen
Tom suçlamayı reddetti.
Tom denies having done it.
Lernen beginnen
Tom onu yaptığını reddediyor.
Tom deserves to be blamed.
Lernen beginnen
Tom suçlanmayı hak ediyor.
Tom did all that he could.
Lernen beginnen
Tom elinden gelen her şeyi yaptı.
Tom did everything by himself.
Lernen beginnen
Tom her şeyi kendisi yaptı.
Tom did it in his own way.
Lernen beginnen
Tom onu kendi tarzında yaptı.

Sie müssen eingeloggt sein, um einen Kommentar zu schreiben.