Turkish sentences from Tatoeba 8

 0    1.000 Datenblatt    aleksandra.eska
mp3 downloaden Drucken spielen überprüfen
 
Frage Antworten
I can't wait any more.
Lernen beginnen
Ben daha fazla bekleyemem.
I carried three books.
Lernen beginnen
Ben üç kitap taşıdım.
I come from Australia.
Lernen beginnen
Avustralya'lıyım.
I did not meet anyone.
Lernen beginnen
Ben kimseye rastlamadım.
I didn't get his joke.
Lernen beginnen
Ben onun şakasını anlamadım.
I didn't get the joke.
Lernen beginnen
Ben fıkrayı anlamadım.
I didn't study at all.
Lernen beginnen
Hiç çalışmadım.
I dislike being alone.
Lernen beginnen
Ben yalnız olmaktan hoşlanmam.
I do not get up early.
Lernen beginnen
Erken kalkmam.
I do not go to school.
Lernen beginnen
Ben okula gitmem.
I do not like science.
Lernen beginnen
Ben bilimi sevmiyorum.
I don't care for beer.
Lernen beginnen
Ben bira istemiyorum.
I don't care for eggs.
Lernen beginnen
Yumurtalar umurumda değil.
I don't want meat.
Lernen beginnen
Et istemiyorum.
I don't care for wine.
Lernen beginnen
Ben şarap istemiyorum.
I don't drink alcohol.
Lernen beginnen
Ben alkol içmem.
I don't have a ticket.
Lernen beginnen
Benim bir biletim yok.
I don't have any pens.
Lernen beginnen
Hiç kalemim yok.
I don't know anything.
Lernen beginnen
Bir şey bilmiyorum.
I don't know his name.
Lernen beginnen
Ben onun adını bilmiyorum.
I don't like drinking.
Lernen beginnen
Ben içmeyi sevmiyorum.
I don't like her face.
Lernen beginnen
Ben onun yüzünü sevmiyorum.
I don't like homework.
Lernen beginnen
Ben ödev sevmiyorum.
I don't like studying.
Lernen beginnen
Ben eğitimi sevmiyorum.
I don't like this hat.
Lernen beginnen
Ben bu şapkayı sevmiyorum.
I don't like this one.
Lernen beginnen
Ben bunu sevmiyorum.
I don't mind the cold.
Lernen beginnen
Ben soğuğu umursamıyorum.
I don't mind the heat.
Lernen beginnen
Sıcaklığı umursamıyorum.
I don't see Tom often.
Lernen beginnen
Ben sık sık Tom'u görmem.
I don't want any more.
Lernen beginnen
Ben artık istemiyorum.
I explained it to him.
Lernen beginnen
Ben onu ona açıkladım.
I feed meat to my dog.
Lernen beginnen
Benim köpeğimi etle besledim.
I feel like going out.
Lernen beginnen
Canım dışarı gitmek istiyor.
I feel terrible today.
Lernen beginnen
Ben bugün berbat hissediyorum.
I forgave his mistake.
Lernen beginnen
Ben onun hatasını bağışladım.
I found out the truth.
Lernen beginnen
Ben gerçeği öğrendim.
I found the book easy.
Lernen beginnen
Ben kitabı kolay buldum.
I found the box empty.
Lernen beginnen
Kutuyu boş buldum.
I found the game easy.
Lernen beginnen
Ben oyunu kolay buldum.
I gave him my address.
Lernen beginnen
Ona adresimi verdim.
I gave my cold to him.
Lernen beginnen
Soğuk algınlığımı ona bulaştırdım.
I get lonely at times.
Lernen beginnen
Bazen yalnız hissediyorum.
I go to bed about ten.
Lernen beginnen
Ben yaklaşık onda yatağa giderim.
I go to bed at eleven.
Lernen beginnen
Ben onda yatağa giderim.
I go to church by car.
Lernen beginnen
Ben araba ile kiliseye giderim.
I go to school by bus.
Lernen beginnen
Okula otobüs ile giderim.
I got a big pay raise.
Lernen beginnen
Ben büyük bir ücret artışı aldım.
I got off at the park.
Lernen beginnen
Ben parkta indim.
I got out of the taxi.
Lernen beginnen
Taksiden indim.
I got wet to the skin.
Lernen beginnen
İliklerime kadar ıslandım.
I guess you are right.
Lernen beginnen
Haklısınız sanırım.
I guess you are right.
Lernen beginnen
Sanırım haklısınız.
I had a narrow escape.
Lernen beginnen
Zor kurtuldum.
I had a new suit made.
Lernen beginnen
Yeni bir takım yaptırdım.
I had a race with him.
Lernen beginnen
Onunla bir yarışım vardı.
I had my fortune told.
Lernen beginnen
Ben falıma baktırdım.
I had my money stolen.
Lernen beginnen
Paramı çaldırdım.
I had my room cleaned.
Lernen beginnen
Odamı temizlemiştim.
I had my watch stolen.
Lernen beginnen
Saatimi çaldırdım.
I had no other choice.
Lernen beginnen
Başka seçimim yoktu.
I had to get up early.
Lernen beginnen
Erken kalkmak zorundaydım.
I handed him a map.
Lernen beginnen
Ona bir harita verdim.
I have a bad headache.
Lernen beginnen
Korkunç derecede başım ağrıyor.
I have a favor to ask.
Lernen beginnen
Bana bir iyilik yapmanı istiyorum.
I have a headache now.
Lernen beginnen
Şimdi bir baş ağrım var.
I have a large family.
Lernen beginnen
Benim büyük bir ailem var.
I have a slight fever.
Lernen beginnen
Benim hafif bir ateşim var.
I have a student visa.
Lernen beginnen
Benim bir öğrenci vizem var.
I have a tourist visa.
Lernen beginnen
Benim bir turist vizem var.
I have an old bicycle.
Lernen beginnen
Benim eski bir bisikletim var.
I have another sister.
Lernen beginnen
Benim başka bir kız kardeşim var.
I have been to Canada.
Lernen beginnen
Kanada'dadaydım.
I have been to London.
Lernen beginnen
Londra'da bulundum.
I have class tomorrow.
Lernen beginnen
Yarın dersim var.
I have got a new bike.
Lernen beginnen
Benim yeni bir bisikletim var.
I have just come here.
Lernen beginnen
Buraya az önce geldim.
I have kidney trouble.
Lernen beginnen
Böbrek sorunum var.
I have life insurance.
Lernen beginnen
Hayat sigortam var.
I have lost my pencil.
Lernen beginnen
Ben kalemimi kaybettim.
I lost my purse.
Lernen beginnen
Cüzdanımı kaybettim.
I have lost my wallet.
Lernen beginnen
Ben cüzdanımı kaybettim.
I have many abilities.
Lernen beginnen
Pek çok yeteneklerim var.
I have met her before.
Lernen beginnen
Daha önce onunla tanıştım.
I have met him before.
Lernen beginnen
Onunla daha önce tanıştım.
I have no money today.
Lernen beginnen
Bugün hiç param yok.
I have nothing to say.
Lernen beginnen
Söyleyecek bir şeyim yok.
I have three brothers.
Lernen beginnen
Üç erkek kardeşim var.
I have to go shopping.
Lernen beginnen
Ben alışverişe gitmek zorundayım.
I haven't decided yet.
Lernen beginnen
Ben henüz karar vermedim.
I hear Robert is sick.
Lernen beginnen
Robert'n hasta olduğunu duydum.
I hear Robert is sick.
Lernen beginnen
Robert'ın hasta olduğunu duyuyorum.
I heard a funny noise.
Lernen beginnen
Ben tuhaf bir gürültü duydum.
I heard the bell ring.
Lernen beginnen
Ben zilin çaldığını duydum.
I heard the door open.
Lernen beginnen
Ben kapının açıldığını duydum.
I hid under the table.
Lernen beginnen
Ben masanın altına saklandım.
I hit him on the chin.
Lernen beginnen
Onun çenesine vurdum.
I hope you'll like it.
Lernen beginnen
Ondan hoşlanacağınızı umuyorum.
I know it well enough.
Lernen beginnen
Ben onu yeterince iyi tanıyorum.
I know where he lives.
Lernen beginnen
Onun nerede yaşadığını biliyorum.
I know where you live.
Lernen beginnen
Nerede yaşadığınızı biliyorum.
I know you are clever.
Lernen beginnen
Akıllı olduğunu biliyorum.
I know you don't care.
Lernen beginnen
Umurunda olmadığını biliyorum.
I laughed at his joke.
Lernen beginnen
Onun şakasına güldüm.
I lent him a magazine.
Lernen beginnen
Ona bir dergi ödünç verdim.
I like dogs very much.
Lernen beginnen
Ben köpekleri çok severim.
I like English better.
Lernen beginnen
İngilizceyi daha çok severim.
I like Kenshin Uesugi.
Lernen beginnen
Kenshin Uesugi'i seviyorum.
I like playing sports.
Lernen beginnen
Spor yapmayı severim.
I like playing tennis.
Lernen beginnen
Ben tenis oynamayı seviyorum.
I like Sachiko better.
Lernen beginnen
Sachiko'yu daha çok seviyorum.
I like skating better.
Lernen beginnen
Patenle kaymayı daha çok severim.
I like that young man.
Lernen beginnen
O genç adamı seviyorum.
I like the color blue.
Lernen beginnen
Ben mavi renkten hoşlanırım.
I like their pictures.
Lernen beginnen
Ben onların resimlerini seviyorum.
I like this book best.
Lernen beginnen
En çok bu kitabı seviyorum.
I like this love song.
Lernen beginnen
Bu aşk şarkısını severim.
I like to play soccer.
Lernen beginnen
Futbol oynamayı severim.
I live in the country.
Lernen beginnen
Ben kırsal kesimde yaşamaktayım.
I looked into the box.
Lernen beginnen
Ben kutuya baktım.
I love rock musicians.
Lernen beginnen
Rock müzisyenleri seviyorum.
I love roller skating.
Lernen beginnen
Ben pateni seviyorum.
I made a doll for Ann.
Lernen beginnen
Ann için bir bebek yaptım.
I met her an hour ago.
Lernen beginnen
Ben bir saat önce onunla karşılaştım.
I met her by accident.
Lernen beginnen
Tesadüfen onunla karşılaştım.
I met Ken at the park.
Lernen beginnen
Parkta Ken'le karşılaştım.
I met your girlfriend.
Lernen beginnen
Ben senin kız arkadaşınla karşılaştım.
I must go and see him.
Lernen beginnen
Gitmeliyim ve onunla görüşmeliyim.
I must help my mother.
Lernen beginnen
Anneme yardımcı olmalıyım.
I must hurry to class.
Lernen beginnen
Hemen sınıfa gitmeliyim.
I must ride a bicycle.
Lernen beginnen
Ben bisiklete binmek zorundayım.
I need a bit of sugar.
Lernen beginnen
Benim biraz şekere ihtiyacım var.
I need it by tomorrow.
Lernen beginnen
Yarına kadar ona ihtiyacım var.
I need to get a stamp.
Lernen beginnen
Ben bir pul almalıyım.
I never hear anything.
Lernen beginnen
Ben asla bir şey duymuyorum.
I never liked biology.
Lernen beginnen
Ben biyolojiyi hiç sevmedim.
I often get the blues.
Lernen beginnen
Ben sık sık efkarlanırım.
I owe her 100,000 yen.
Lernen beginnen
Ona 100.000 yen borçluyum.
I owe you ten dollars.
Lernen beginnen
Sana on dolar borçluyum.
I paid for the damage.
Lernen beginnen
Ben, hasar için ödeme yaptım.
I prefer cats to dogs.
Lernen beginnen
Kedileri köpeklere tercih ederim.
I prefer fish to meat.
Lernen beginnen
Balığı ete tercih ederim.
I ran a race with him.
Lernen beginnen
Onunla bir yarış yaptım.
I ran away in a hurry.
Lernen beginnen
Aceleyle kaçtım.
I ran toward the door.
Lernen beginnen
Ben kapıya doğru koştum.
I rarely catch a cold.
Lernen beginnen
Ben nadiren soğuk algınlığı olurum.
I really do want that.
Lernen beginnen
Ben gerçekten onu istiyorum.
I really like my job.
Lernen beginnen
İşimi gerçekten seviyorum.
I really wanted to go.
Lernen beginnen
Ben gerçekten gitmek istedim.
I remember seeing her.
Lernen beginnen
Onu gördüğümü hatırlıyorum.
I remember the letter.
Lernen beginnen
Ben mektubu hatırlıyorum.
I saw him in the park.
Lernen beginnen
Ben onu parkta gördüm.
I saw him twice today.
Lernen beginnen
Ben bugün onu iki kez gördüm.
I saw my sister there.
Lernen beginnen
Ben orada kızkardeşimi gördüm.
I saw Tom play tennis.
Lernen beginnen
Tom'un tenis oynadığını gördüm.
I say it all the time.
Lernen beginnen
Ben onu her zaman söylerim.
I see a red car ahead.
Lernen beginnen
Ben önde kırmızı bir araba görüyorum.
I shave every morning.
Lernen beginnen
Ben her sabah tıraş olurum.
I stayed home all day.
Lernen beginnen
Bütün gün evde kaldım.
I stayed up all night.
Lernen beginnen
Ben bütün gece yatmadım.
I sympathize with you.
Lernen beginnen
Sana sempati duyuyorum.
I think I need braces.
Lernen beginnen
Sanırım pantolon askısına ihtiyacım var.
I think Tom likes you.
Lernen beginnen
Sanırım Tom senden hoşlanıyor.
I thought he was sick.
Lernen beginnen
Ben onun hasta olduğunu düşündüm.
I thought it was true.
Lernen beginnen
Ben onun doğru olduğunu düşündüm.
I told him what to do.
Lernen beginnen
Ne yapacağımı ona söyledim.
I took a swing at him.
Lernen beginnen
Ben ona bir yumruk attım.
I turned the doorknob.
Lernen beginnen
Kapı kolunu çevirdim.
I used my imagination.
Lernen beginnen
Ben hayal gücümü kullandım.
I usually get up late.
Lernen beginnen
Ben genellikle geç kalkarım.
I usually play tennis.
Lernen beginnen
Ben genellikle tenis oynarım.
I walked about a mile.
Lernen beginnen
Ben yaklaşık bir mil yürüdüm.
I want a book to read.
Lernen beginnen
Okumak için bir kitap istiyorum.
I want to be a doctor.
Lernen beginnen
Ben bir doktor olmak istiyorum.
I want to go to Italy.
Lernen beginnen
İtalya'ya gitmek istiyorum.
I want to go with you.
Lernen beginnen
Ben sizinle birlikte gitmek istiyorum.
I want to leave early.
Lernen beginnen
Ben erken ayrılmak istiyorum.
I want to lose weight.
Lernen beginnen
Ben kilo vermek istiyorum.
I want to sing a song.
Lernen beginnen
Ben bir şarkı söylemek istiyorum.
I want to take a rest.
Lernen beginnen
Ben dinlenmek istiyorum.
I want to talk to her.
Lernen beginnen
Onunla konuşmak istiyorum.
I want to visit Korea.
Lernen beginnen
Kore'yi görmek istiyorum.
I want you to see her.
Lernen beginnen
Ben onu görmeni istiyorum.
I was a healthy child.
Lernen beginnen
Ben sağlıklı bir çocuktum.
I was a little afraid.
Lernen beginnen
Ben biraz korkuyordum.
I was born in America.
Lernen beginnen
Ben Amerika'da doğdum.
I was deceived by him.
Lernen beginnen
Onun tarafından aldatıldım.
I was falsely accused.
Lernen beginnen
Ben yanlışlıkla suçlandım.
I was happy yesterday.
Lernen beginnen
Dün mutluydum.
I was not a bit tired.
Lernen beginnen
Ben hiç te yorgun değildim.
I wasn't always happy.
Lernen beginnen
Ben her zaman mutlu değildim.
I watch TV off and on.
Lernen beginnen
Ara sıra televizyon izlerim.
I wear contact lenses.
Lernen beginnen
Kontakt lens kullanıyorum.
I went out by bicycle.
Lernen beginnen
Ben bisikletle dışarı gittim.
I went to the station.
Lernen beginnen
Ben istasyona gittim.
I went up to the door.
Lernen beginnen
Kapıya tırmandım.
I will do it tomorrow.
Lernen beginnen
Onu yarın yapacağım.
I will get it for you.
Lernen beginnen
Onu sizin için alacağım.
I will give it to you.
Lernen beginnen
Onu sana vereceğim.
I will go if you come.
Lernen beginnen
Eğer gelirsen gideceğim.
I will make her happy.
Lernen beginnen
Onu mutlu edeceğim.
I will make you happy.
Lernen beginnen
Ben seni mutlu edeceğim.
I wish I had seen her.
Lernen beginnen
Keşke onu görseydim.
I wish I were younger.
Lernen beginnen
Keşke daha genç olsam.
I wish to be a doctor.
Lernen beginnen
Bir doktor olmak istiyorum.
I won't see her again.
Lernen beginnen
Ben onu tekrar görmeyeceğim.
I wonder who they are.
Lernen beginnen
Ben kim olduklarını merak ediyorum.
I work for a hospital.
Lernen beginnen
Ben bir hastane için çalışıyorum.
I would rather go out.
Lernen beginnen
Dışarı çıkmayı tercih ederim.
I would rather not go.
Lernen beginnen
Gitmeyi tercih etmiyorum.
I'd bet my life on it.
Lernen beginnen
Ben hayatımı bahis ediyorum.
I'd like orange juice.
Lernen beginnen
Ben portakal suyu istiyorum
I'd like to check out.
Lernen beginnen
Ben kontrol etmek istiyorum.
I'd like to go skiing.
Lernen beginnen
Ben kayağa gitmek istiyorum.
I'd like you to drive.
Lernen beginnen
Senin sürmeni istiyorum.
I'll be busy tomorrow.
Lernen beginnen
Ben yarın meşgul olacağım.
I'll be there at once.
Lernen beginnen
Derhal orada olacağım.
I'll call him tonight.
Lernen beginnen
Onu bu gece arayacağım.
I'll call you at noon.
Lernen beginnen
Ben öğleyin sizi ararım.
I'll do as you advise.
Lernen beginnen
Tavsiye ettiğiniz gibi yapacağım.
I'll drive to Detroit.
Lernen beginnen
Detroit'e gideceğim.
I'll get some glasses.
Lernen beginnen
Birkaç bardak getireceğim.
I'll go meet him soon.
Lernen beginnen
Kısa sürede onunla buluşmaya gideceğim.
I'll love you forever.
Lernen beginnen
Seni ebediyen seveceğim.
I'll make some coffee.
Lernen beginnen
Biraz kahve yapacağım.
I'll make tea for you.
Lernen beginnen
Senin için çay yapacağım.
I'll meet them at six.
Lernen beginnen
Saat altıda onları karşılayacağız.
I'll miss you so much.
Lernen beginnen
Seni çok özleyeceğim.
I'll pick him up at 5.
Lernen beginnen
Saat 5:00'da onu alacağım.
I'll see you Saturday.
Lernen beginnen
Cumartesi görüşürüz.
I'll show you my room.
Lernen beginnen
Ben sana odamı göstereceğim.
I'll show you the way.
Lernen beginnen
Ben size yolu göstereceğim.
I'll stand up for you.
Lernen beginnen
Ben seni savunacağım.
I'll stay if it rains.
Lernen beginnen
Eğer yağmur yağarsa kalacağım.
I'll take these roses.
Lernen beginnen
Ben bu gülleri alacağım.
I'll tell him so then.
Lernen beginnen
Ben ona daha sonra söylerim.
I'll tell you a story.
Lernen beginnen
Ben size bir hikaye anlatacağım.
I'll water the garden.
Lernen beginnen
Bahçeyi sulayacağım.
I'm a big fan of golf.
Lernen beginnen
Ben golfün büyük bir hayranıyım.
I'm a councillor, too.
Lernen beginnen
Ben de, bir belediye meclisi üyesiyim.
I'm a country boy now.
Lernen beginnen
Şimdi, bir taşra çocuğuyum.
I'm about ready to go.
Lernen beginnen
Neredeyse gitmeye hazırım.
I'm all for your plan.
Lernen beginnen
Tamamen senin planı destekliyorum.
I'm busy all the time.
Lernen beginnen
Ben her zaman meşgulüm.
I'm doing my homework.
Lernen beginnen
Ev ödevimi yapıyorum.
I'm from Tokyo, Japan.
Lernen beginnen
Ben Tokyo, Japonya' lıyım.
I'm glad I could help.
Lernen beginnen
Ben yardım edebildiğime sevindim.
I'm glad to hear that.
Lernen beginnen
Bunu duyduğuma sevindim.
I'm glad you liked it.
Lernen beginnen
Onu beğendiğine memnun oldum.
I'm going to Hokkaido.
Lernen beginnen
Hokkaido'ya gidiyorum.
I'm going to the bank.
Lernen beginnen
Ben bankaya gidiyorum.
I'm just doing my job.
Lernen beginnen
Ben sadece işimi yapıyorum.
I'm leaving it to you.
Lernen beginnen
Onu size bırakıyorum.
I'm leaving on Sunday.
Lernen beginnen
Pazar günü gidiyorum.
I'm looking for a job.
Lernen beginnen
Bir iş arıyorum.
I'm not hungry at all.
Lernen beginnen
Ben hiç aç değilim.
I'm playing a TV game.
Lernen beginnen
Ben bir TV oyunu oynuyorum.
I'm sure he will come.
Lernen beginnen
Ben onun geleceğinden eminim.
I'm tied up right now.
Lernen beginnen
Ben şu anda bağlıyım.
I'm tired of studying.
Lernen beginnen
Ben eğitimden yoruldum.
I'm too tired to walk.
Lernen beginnen
Yürümekten yoruldum.
I'm used to the noise.
Lernen beginnen
Ben gürültüye alışkınım.
I've been there twice.
Lernen beginnen
Ben iki kez orada bulundum.
I've been to the bank.
Lernen beginnen
Bankadaydım.
I've been to the mall.
Lernen beginnen
Alışveriş merkezine gittim.
I've climbed Mt. Fuji.
Lernen beginnen
Mt. Fuji'ye tırmandım.
I've had a good sleep.
Lernen beginnen
İyi bir uyku aldım.
I've run out of money.
Lernen beginnen
Benim param bitti.
Is it a boy or a girl?
Lernen beginnen
O, bir erkek mi yoksa bir kız mı?
Is it a direct flight?
Lernen beginnen
O bir direkt uçuş mu?
Is it near your house?
Lernen beginnen
O, evinize yakın mı?
Is it too far to walk?
Lernen beginnen
Yürümek için çok uzak mı?
Is Okayama a big city?
Lernen beginnen
Okayama büyük bir şehir mi?
Is that a common name?
Lernen beginnen
O bir ortak isim midir?
Is that clock working?
Lernen beginnen
O saat işliyor mu?
Is there a difference?
Lernen beginnen
Bir fark var mıdır?
Is this a local train?
Lernen beginnen
Bu yerel bir tren mi?
Is this your umbrella?
Lernen beginnen
O senin şemsiyen mi?
Is your baby sleeping?
Lernen beginnen
Bebeğinizin uyuyor mu?
Is your watch correct?
Lernen beginnen
Saatinizin doğru mudur?
Isn't the answer easy?
Lernen beginnen
Cevap kolay değil mi?
It frosted last night.
Lernen beginnen
Dün gece buz tuttu.
It is of little value.
Lernen beginnen
O, çok az değerlidir.
It is raining heavily.
Lernen beginnen
Aşırı derecede yağmur yağıyor.
It is Sunday tomorrow.
Lernen beginnen
Yarın pazar.
Tomorrow is Sunday.
Lernen beginnen
Yarın Pazar.
It is too hot to work.
Lernen beginnen
Hava çalışılmayacak kadar çok sıcak.
It is too warm for me.
Lernen beginnen
Hava benim için çok sıcak.
It is under the chair.
Lernen beginnen
O, sandalyenin altında.
It may not be a dream.
Lernen beginnen
Bu bir rüya olmayabilir.
It serves our purpose.
Lernen beginnen
Bu bizim amacımıza hizmet eder.
It takes two to tango.
Lernen beginnen
Tango yapmak iki kişi gerektirir.
It tastes really good.
Lernen beginnen
Onun tadı gerçekten iyi.
It was a terrible day.
Lernen beginnen
O korkunç bir gündü.
It was a very hot day.
Lernen beginnen
O çok sıcak bir gündü.
It was cold yesterday.
Lernen beginnen
Dün soğuktu.
It was extremely cold.
Lernen beginnen
Hava son derece soğuktu.
It was hot last night.
Lernen beginnen
Dün gece sıcaktı.
It was real hard work.
Lernen beginnen
O gerçekten zor bir işti.
It was Saturday night.
Lernen beginnen
Cumartesi gecesi idi.
It was sunny and warm.
Lernen beginnen
Hava güneşli ve sıcaktı.
That was so cool.
Lernen beginnen
O çok güzeldi.
It was very difficult.
Lernen beginnen
O çok zordu.
It will be ready soon.
Lernen beginnen
Yakında hazır olacak.
It will clear up soon.
Lernen beginnen
Yakında hava açık olacak.
It won't take so long.
Lernen beginnen
O kadar uzun sürmez.
It'll definitely rain.
Lernen beginnen
Yağmur kesinlikle yağacak.
It's a common mistake.
Lernen beginnen
Bu yaygın bir hatadır.
It's almost rush hour.
Lernen beginnen
Neredeyse yoğun saatler.
It's been a long time.
Lernen beginnen
Uzun bir zaman oldu.
It's midnight already.
Lernen beginnen
Zaten gece yarısı.
It's my favorite food.
Lernen beginnen
Bu benim favori yiyeceğim.
It's my favorite song.
Lernen beginnen
Bu benim en sevdiğim şarkı.
Nice to meet you.
Lernen beginnen
Tanıştığımıza memnun oldum.
It's OK not to eat it.
Lernen beginnen
Onu yemek zorunda değilsin.
It's our duty to help.
Lernen beginnen
Yardımcı olmak bizim görevimizdir.
It's really hot there.
Lernen beginnen
Hava orada gerçekten çok sıcak.
It's time for a break.
Lernen beginnen
Mola zamanı.
Jack can speak French.
Lernen beginnen
Jack Fransızca konuşabilir.
Jane looks very happy.
Lernen beginnen
Jane çok mutlu görünüyor.
Jane plays tennis too.
Lernen beginnen
Jane de tenis oynar.
Jane plays tennis too.
Lernen beginnen
Jane de tenis oynuyor.
Jim can read Japanese.
Lernen beginnen
Jim Japonca okuyabilir.
John broke the window.
Lernen beginnen
John pencereyi kırdı.
John built a bookcase.
Lernen beginnen
John bir kitaplık yaptı.
John is good at chess.
Lernen beginnen
John satrançta iyidir.
John is on duty today.
Lernen beginnen
John bugün görevde.
Judy dances very well.
Lernen beginnen
Judy çok iyi dans eder.
Just a moment, please.
Lernen beginnen
Bir saniye, lütfen.
Kate came home by bus.
Lernen beginnen
Kate otobüsle eve geldi.
Kate is very charming.
Lernen beginnen
Kate çok çekici.
Keep in touch with me.
Lernen beginnen
Benimle iletişimi koparmayın.
Keep next Sunday free.
Lernen beginnen
Önümüzdeki Pazar gününü boş tutun.
Keep your hands clean.
Lernen beginnen
Ellerini temiz tut.
Leave it off the list.
Lernen beginnen
Onu listeden kaldırın.
Leave my camera alone.
Lernen beginnen
Benim kameramı yalnız bırakın.
Let in some fresh air.
Lernen beginnen
Biraz temiz hava girsin.
Let me fix the switch.
Lernen beginnen
Anahtarı onarayım.
Let the bird fly away.
Lernen beginnen
Kuşun uçmasına izin ver.
Let's ask the teacher.
Lernen beginnen
Öğretmene soralım.
Let's call him Snoopy.
Lernen beginnen
Ona Snoopy diyelim.
Let's eat out tonight.
Lernen beginnen
Bu gece dışarıda yiyelim.
Let's get off the bus.
Lernen beginnen
Otobüsten inelim.
Let's get out of here.
Lernen beginnen
Buradan çıkalım.
Let's go to the beach.
Lernen beginnen
Haydi plaja gidelim.
Let's have a go at it.
Lernen beginnen
Onu bir deneyelim.
Let's help each other.
Lernen beginnen
Birbirimize yardım edelim.
Let's just go see him.
Lernen beginnen
Onu görmeye gidelim.
Let's leave her alone.
Lernen beginnen
Onu yalnız bırakalım.
Let's meet again soon.
Lernen beginnen
Kısa sürede tekrar buluşalım.
Let's not do the work.
Lernen beginnen
İşi yapmayalım.
Let's not play tennis.
Lernen beginnen
Tenis oynamayalım.
Let's not talk to her.
Lernen beginnen
Onunla konuşmayalım.
Let's open the window.
Lernen beginnen
Pencereyi açalım.
Let's play dodge ball.
Lernen beginnen
Yakar top oynayalım.
Let's play volleyball.
Lernen beginnen
Voleybol oynayalım.
Let's postpone dinner.
Lernen beginnen
Akşam yemeğini erteleyelim.
Let's review Lesson 5.
Lernen beginnen
5. dersi tekrarlayalım.
Let's start the party.
Lernen beginnen
Haydi partiyi başlat.
Let's start with beer.
Lernen beginnen
Bira ile başlayalım.
Let's swim over there.
Lernen beginnen
Orada yüzelim.
Let's take the subway.
Lernen beginnen
Metroya binelim.
Let's talk man to man.
Lernen beginnen
Erkek erkeğe konuşalım.
Let's turn off the TV.
Lernen beginnen
TV'yi kapatalım.
Linda loves chocolate.
Lernen beginnen
Linda çikolata seviyor.
Look at that building.
Lernen beginnen
Şu binaya bakın.
Look at that mountain.
Lernen beginnen
O dağa bakın.
Look at the next page.
Lernen beginnen
Bir sonraki sayfaya bakın.
Make yourself at home.
Lernen beginnen
Kendi evinizde gibi davranın.
Make yourself at home.
Lernen beginnen
Kendi evinizdeymiş gibi davranın.
Many of us were tired.
Lernen beginnen
Birçoğumuz yorgunduk.
Mary is Tom's ex-wife.
Lernen beginnen
Mary'nin eski-karısıdır.
Masuo can bend spoons.
Lernen beginnen
Masuo kaşıkları eğebilir.
May I ask you a favor?
Lernen beginnen
Sizden bir iyilik isteyebilir miyim?
May I borrow this pen?
Lernen beginnen
Bu kalemi ödünç alabilir miyim?
May I borrow your car?
Lernen beginnen
Arabanızı ödünç alabilir miyim?
May I borrow your pen?
Lernen beginnen
Ben senin kalemini ödünç alabilir?
May I do it right now?
Lernen beginnen
Onu hemen yapabilir miyim?
Can I eat this orange?
Lernen beginnen
Bu portakalı yiyebilir miyim?
May I escort you home?
Lernen beginnen
Eve kadar size eşlik edebilir miyim?
May I go to the river?
Lernen beginnen
Ben nehire gidebilir miyim?
May I lie on the sofa?
Lernen beginnen
Kanepeye uzanabilir miyim?
May I show you around?
Lernen beginnen
Sana etrafı göstereyim mi?
May I sit next to you?
Lernen beginnen
Senin yanında oturabilir miyim?
May I talk to you now?
Lernen beginnen
Seninle şimdi konuşabilir miyim?
May I use this pencil?
Lernen beginnen
Bu kalemi kullanabilir miyim?
May I use your toilet?
Lernen beginnen
Ben tuvaletinizi kullanabilir miyim?
Mayuko called me back.
Lernen beginnen
Mayuko beni tekrar aradı.
Mayuko was dead tired.
Lernen beginnen
Mayuko çok yorgundu.
Meg has a lovely face.
Lernen beginnen
Meg'in güzel bir yüzü var.
Meg is as tall as Ken.
Lernen beginnen
Meg Ken kadar uzun boylu.
Meg is beating a drum.
Lernen beginnen
Meg bir davul çalıyor.
Mom didn't mention it.
Lernen beginnen
Annem ondan bahsetmedi.
Move forward one step.
Lernen beginnen
Bir adım ileriye ilerle.
Move your car, please.
Lernen beginnen
Arabanı ilerlet, lütfen.
My back is killing me.
Lernen beginnen
Sırtım beni öldürüyor.
My bicycle was stolen.
Lernen beginnen
Benim bisikletim çalındı.
My brother is healthy.
Lernen beginnen
Erkek kardeşim sağlıklı.
My brother swims well.
Lernen beginnen
Erkek kardeşim iyi yüzer.
My car is not running.
Lernen beginnen
Benim arabam çalışmıyor.
My father's a doctor.
Lernen beginnen
Babam bir doktordur.
My father loves pizza.
Lernen beginnen
Babam, pizza seviyor
My house is very cold.
Lernen beginnen
Benim ev çok soğuk.
My left arm is asleep.
Lernen beginnen
Sol kolum uyuşmuş.
My life was in danger.
Lernen beginnen
Hayatım tehlikedeydi.
My mother loves music.
Lernen beginnen
Annem müziği sever.
My mother makes cakes.
Lernen beginnen
Annem kek yapar.
My nose is stuffed up.
Lernen beginnen
Burnum tıkalı.
My right hand is numb.
Lernen beginnen
Benim sağ elim uyuşmuş.
My room is very small.
Lernen beginnen
Benim odam çok küçük.
My room is very small.
Lernen beginnen
Odam çok küçük.
My shoes are worn out.
Lernen beginnen
Benim ayakkabılar yıpranmış.
My sister got engaged.
Lernen beginnen
Kız kardeşim nişanlandı.
My sister has a piano.
Lernen beginnen
Kız kardeşimin bir piyanosu var.
My sister often cries.
Lernen beginnen
Kız kardeşim sık sık ağlar.
My son is just idling.
Lernen beginnen
Oğlum sadece aylaklık ediyor.
My suitcase is broken.
Lernen beginnen
Valizim kırık.
My uncle runs a hotel.
Lernen beginnen
Amcam bir otel çalıştırıyor.
My whole body is sore.
Lernen beginnen
Benim bütün vücudum ağrıyor.
Nancy is stressed out.
Lernen beginnen
Nancy aşırı stress altındadır.
Next time phone ahead.
Lernen beginnen
Gelecek sefer önceden telefon edin.
Nice talking with you.
Lernen beginnen
Sizinle konuşmak güzeldi.
Nice to see you again.
Lernen beginnen
Seni tekrar görmek güzel.
No one knows her name.
Lernen beginnen
Hiç kimse onun adını bilmiyor.
No one knows the fact.
Lernen beginnen
Hiç kimse gerçeği bilmiyor.
No one seemed to hear.
Lernen beginnen
Hiç kimse duymuş gibi görünmüyordu.
No, I didn't write it.
Lernen beginnen
Hayır, ben onu yazmadım.
Nobody listened to me.
Lernen beginnen
Kimse beni dinlemedi
Nobody understands me.
Lernen beginnen
Kimse beni anlamıyor.
None of them is alive.
Lernen beginnen
Onların hiçbiri hayatta değil.
None of us is perfect.
Lernen beginnen
Hiçbirimiz mükemmel değiliz.
None of your business.
Lernen beginnen
Seni ilgilendirmez.
Not a sound was heard.
Lernen beginnen
Bir ses duyulmadı.
Not all birds can fly.
Lernen beginnen
Bütün kuşlar uçamaz.
Nothing is ever right.
Lernen beginnen
Şu ana kadar hiçbir şey doğru değil.
Obviously, he is lying.
Lernen beginnen
Belli ki yalan söylüyor.
Obviously he is wrong.
Lernen beginnen
Açıkçası o hatalı.
One of my teeth hurts.
Lernen beginnen
Benim dişlerimden biri acıyor.
Open the door, please.
Lernen beginnen
Kapıyı aç, lütfen.
Our dog has gone away.
Lernen beginnen
Köpeğimiz uzaklaştı.
Our team won the game.
Lernen beginnen
Bizim takım oyunu kazandı.
Our water pipes burst.
Lernen beginnen
Bizim su boruları patlamış.
Pat is very talkative.
Lernen beginnen
Pat çok geveze.
Paul was born in Rome.
Lernen beginnen
Paul Roma'da doğdu
Paul was born in Rome.
Lernen beginnen
Paul Roma'da doğdu.
Playing tennis is fun.
Lernen beginnen
Tenis oynamak eğlenceli.
Please close the door.
Lernen beginnen
Lütfen kapıyı kapatın.
Please copy this page.
Lernen beginnen
Lütfen bu sayfayı kopyalayın.
Please give me a call.
Lernen beginnen
Lütfen beni ara.
Please give me a hand.
Lernen beginnen
Bana yardım et, lütfen.
Please go to the bank.
Lernen beginnen
Lütfen bankaya git.
Please iron the shirt.
Lernen beginnen
Lütfen gömleği ütüle.
Please leave me alone.
Lernen beginnen
Lütfen beni yalnız bırak.
Please light a candle.
Lernen beginnen
Lütfen bir mum yakın.
Please read that book.
Lernen beginnen
Lütfen şu kitabı oku.
Please repair the car.
Lernen beginnen
Lütfen arabayı tamir ediniz.
Please show me around.
Lernen beginnen
Lütfen bana çevreyi göster.
Please take this seat.
Lernen beginnen
Lütfen buraya oturun.
Please think about it.
Lernen beginnen
Lütfen onun hakkında düşün.
Please throw the ball.
Lernen beginnen
Lütfen topu at.
Please turn on the TV.
Lernen beginnen
Lütfen TV'yi açın.
Please wait till noon.
Lernen beginnen
Lütfen öğleye kadar bekleyin.
Please wake me at six.
Lernen beginnen
Lütfen altıda beni uyandırır.
Put away your bicycle.
Lernen beginnen
Bisikletini bir kenara koy.
Put it where you like.
Lernen beginnen
Onu istediğiniz yere bırakın.
Put the baby to sleep.
Lernen beginnen
Bebeği uyutun.
Put this into English.
Lernen beginnen
Bunu İngilizceye çevir.
Raise your right hand.
Lernen beginnen
Sağ elinizi kaldırın.
Rats carry the plague.
Lernen beginnen
Sıçanlar veba taşırlar.
Sadako smiled at them.
Lernen beginnen
Sadako, onlara gülümsedi.
Say it in another way.
Lernen beginnen
Başka bir yolla söyle.
School begins at nine.
Lernen beginnen
Okul dokuzda başlar.
School starts at 8:40.
Lernen beginnen
Okul 08:40'da başlar.
Send me a new catalog.
Lernen beginnen
Bana yeni bir katalog gönder.
She accepted his gift.
Lernen beginnen
O onun hediyesini kabul etti.
She achieved her goal.
Lernen beginnen
O hedefine ulaştık.
She acted in the play.
Lernen beginnen
O oyunda rol yaptı.
She almost passed out.
Lernen beginnen
O neredeyse bayıldı.
She always looks pale.
Lernen beginnen
O hep soluk görünüyor.
She always works hard.
Lernen beginnen
O her zaman çok çalışır.
She and I get on well.
Lernen beginnen
O ve ben iyi geçiniriz.
She answered in tears.
Lernen beginnen
O, gözyaşları içinde yanıtladı.
She baked three cakes.
Lernen beginnen
O üç kek pişirdi.
She beat him to death.
Lernen beginnen
O, onu öldüresiye dövdü.
She became an actress.
Lernen beginnen
O bir aktris oldu.
She called him a fool.
Lernen beginnen
Ona bir aptal dedi.
She called him a liar.
Lernen beginnen
Ona bir yalancı dedi.
She came out of there.
Lernen beginnen
O orada çıktı.
She can play the drum.
Lernen beginnen
O davul çalabilir.
She can sew very well.
Lernen beginnen
O çok iyi dikiş dikebilir.
She can speak Russian.
Lernen beginnen
O, Rusça konuşabilir.
She cared for her son.
Lernen beginnen
O oğluna baktı.
She committed a crime.
Lernen beginnen
O bir suç işledi.
She cut a cake in two.
Lernen beginnen
O pastayı ikiye kesti.
She decided not to go.
Lernen beginnen
O gitmemeye karar verdi.
She decided to resign.
Lernen beginnen
O istifa etmeye karar verdi.
She felt like dancing.
Lernen beginnen
Onun canı dansetmek istedi.
She followed him home.
Lernen beginnen
O onu eve kadar izledi.
She gave me a present.
Lernen beginnen
O, bana bir hediye verdi.
She gave us a present.
Lernen beginnen
O bize bir hediye verdi.
She gave us some food.
Lernen beginnen
O bize biraz yiyecek verdi.
She got him a new hat.
Lernen beginnen
O, ona yeni bir şapka aldı.
She got home at seven.
Lernen beginnen
O saat yedide eve vardı.
She had to go herself.
Lernen beginnen
Kendi gitmek zorunda kaldı.
She handed him a book.
Lernen beginnen
O, ona bir kitap uzattı.
She has a good figure.
Lernen beginnen
O iyi bir şahsiyete sahiptir.
She has a pretty doll.
Lernen beginnen
Onun güzel bir bebeği var.
She has a pretty face.
Lernen beginnen
Onun güzel bir yüzü var.
She has been to Paris.
Lernen beginnen
O Paris'te bulundu.
She has gone to Italy.
Lernen beginnen
O İtalya'ya gitti.
He left for Paris.
Lernen beginnen
O, Paris'e gitti.
She has lunch at home.
Lernen beginnen
Öğle yemeğini evde yedi.
She hated her husband.
Lernen beginnen
Kocasından nefret etti.
She hated her husband.
Lernen beginnen
Eşinden nefret etti.
She hated him so much.
Lernen beginnen
O ondan çok fazla nefret ediyordu.
She held out her hand.
Lernen beginnen
O elini uzattı.
She helped cook lunch.
Lernen beginnen
O öğle yemeğini pişirmeye yardım etti.
She hit the ball hard.
Lernen beginnen
O, topa sert vurdu.
She ironed his shirts.
Lernen beginnen
O onun gömleğini ütüledi.
She is a great talker.
Lernen beginnen
O, harika bir konuşmacıdır.
He is about to leave.
Lernen beginnen
O gitmek üzere.
She is afraid of cats.
Lernen beginnen
O kedilerden korkuyor.
She is afraid of dogs.
Lernen beginnen
O köpeklerden korkuyor.
He's always smiling.
Lernen beginnen
O her zaman gülümsüyor.
She is as tall as you.
Lernen beginnen
O senin kadar uzun boylu.
She is close to sixty.
Lernen beginnen
O altmışa yakındır.
She is engaged to him.
Lernen beginnen
O onunla nişanlıdır.
She is evidently sick.
Lernen beginnen
O açıkça hastadır.
She is five years old.
Lernen beginnen
O beş yaşında.
She is good at skiing.
Lernen beginnen
O kaymada iyidir.
She is good with kids.
Lernen beginnen
O çocuklarla iyidir.
She is likely to come.
Lernen beginnen
O muhtemelen gelecek.
She is related to him.
Lernen beginnen
O onunla ilgileniyor.
She is sewing a dress.
Lernen beginnen
O bir elbise dikiyor.
She is visiting Paris.
Lernen beginnen
O, Paris'i ziyaret ediyor.
She is weak by nature.
Lernen beginnen
O yaratılıştan zayıftır.
She isn't a good cook.
Lernen beginnen
O iyi bir aşçı değildir.
She isn't at home now.
Lernen beginnen
O şimdi evde değil.
She isn't kind to him.
Lernen beginnen
O, ona karşı nazik değildir.
She likes Lake Mashuu.
Lernen beginnen
O, Mashuu Gölünü sever.
She likes the teacher.
Lernen beginnen
O, öğretmeni seviyor.
She lived a long life.
Lernen beginnen
O uzun bir ömür yaşadı.
She lives in Yokohama.
Lernen beginnen
O Yokohama'da yaşıyor.
She looked all around.
Lernen beginnen
O bütün etrafına bakındı.
She looks very afraid.
Lernen beginnen
O çok korkuyor görünüyor.
She looks very lovely.
Lernen beginnen
O çok hoş görünüyor.
She loves Tom, not me.
Lernen beginnen
O, Tom'u sever, beni değil.
She made a man of him.
Lernen beginnen
O ondan bir adam yaptı.
She must be very busy.
Lernen beginnen
O çok meşgul olmalı.
She named him Charles.
Lernen beginnen
O, ona Charles adını verdi.
She played basketball.
Lernen beginnen
O basketbol oynadı.
She put it in the box.
Lernen beginnen
O onu kutunun içine koydu.
She refused his offer.
Lernen beginnen
Onun teklifini reddeti.
She returned his kiss.
Lernen beginnen
Onun öpücüğünü döndürdü.
She said with a smile.
Lernen beginnen
O bir tebessümle söyledi.
She screamed for help.
Lernen beginnen
O yardım için çığlık attı.
She seems to be happy.
Lernen beginnen
O mutlu gibi görünüyor.
She seems to hate you.
Lernen beginnen
O, senden nefret ediyor gibi görünüyor.
She sings out of tune.
Lernen beginnen
O uyumsuz şarkı söylüyor.
She stayed at a hotel.
Lernen beginnen
O bir otelde kaldı.
She stood on her head.
Lernen beginnen
O, başının üzerinde durdu.
She taught us singing.
Lernen beginnen
O bize şarkı söylemeyi öğretti.
He told her to study.
Lernen beginnen
O, ona çalışmasını söyledi.
She took off her coat.
Lernen beginnen
O ceketini çıkardı.
She turned eighty-one.
Lernen beginnen
O seksenbir yaşına girdi.
She understands music.
Lernen beginnen
O müzikten anlar.
She wanted me to come.
Lernen beginnen
O benim gelmemi istedi.
She wants to kiss him.
Lernen beginnen
Onu öpmek istiyor.
She was aging quickly.
Lernen beginnen
O, hızla yaşlanıyordu.
She was kissed by him.
Lernen beginnen
O onun tarafından öpüldü.
She was unkind to him.
Lernen beginnen
O ona karşı kabaydı.
She was wearing pumps.
Lernen beginnen
O dans ayakkabıları giyiyordu.
She watched him dance.
Lernen beginnen
Onun dansını izledi.
She weeded the garden.
Lernen beginnen
Bahçenin yabani otlarını temizledi.
She weighs 120 pounds.
Lernen beginnen
O, 120 paund ağırlığındadır.
She will be a teacher.
Lernen beginnen
O bir öğretmen olacak.
She wore a pretty hat.
Lernen beginnen
O güzel bir şapka giydi.
She's in a depression.
Lernen beginnen
O bir depresyonda.
She's in the restroom.
Lernen beginnen
O tuvalettedir.
She's my older sister.
Lernen beginnen
O, benim ablam.
She's taller than him.
Lernen beginnen
O ondan daha uzun boyludur.
Should I take the bus?
Lernen beginnen
Otobüse binmeli miyim?
Show me another watch.
Lernen beginnen
Bana başka bir saat göster.
Show me today's paper.
Lernen beginnen
Bana bugünkü gazeteyi göster.
Shut the door, please.
Lernen beginnen
Kapıyı kapat, lütfen.
Sign across the stamp.
Lernen beginnen
Pulun üzerini imzalayın.
Sit down on the bench.
Lernen beginnen
Bankta oturun.
Sit wherever you like.
Lernen beginnen
İstediğiniz yere oturun.
So you give up, right?
Lernen beginnen
Öyleyse vazgeçiyorsun, doğru mu?
Some people were late.
Lernen beginnen
Bazı insanlar geç kalmıştı.
Someone lost a wallet.
Lernen beginnen
Birisi bir cüzdan kaybetti.
Someone stole my cash.
Lernen beginnen
Birisi benim paramı çaldı.
Sorry, I've got to go.
Lernen beginnen
Üzgünüm, gitmek zorundayım.
Stocks hit a new high.
Lernen beginnen
Hisse senetleri yeni bir zirve yaptı.
Tadpoles become frogs.
Lernen beginnen
Tetarlar kurbağa olurlar.
Take care of yourself.
Lernen beginnen
Kendinize iyi bakın.
Take hold of the rope.
Lernen beginnen
Halatı tutun.
Taro is studying hard.
Lernen beginnen
Taro, sıkı çalışıyor.
Tell me what happened.
Lernen beginnen
Bana ne olduğunu anlat.
Tell me what you mean.
Lernen beginnen
Ne demek istediğini bana söyle.
Tell me what you want.
Lernen beginnen
Bana ne istediğinizi söyleyin.
Tell me when to start.
Lernen beginnen
Ne zaman başlayacağını bana söyle.
Tests start next week.
Lernen beginnen
Testler önümüzdeki hafta başlar.
Thank you for calling.
Lernen beginnen
Aradığınız için teşekkür ederim.
Thank you for writing.
Lernen beginnen
Yazdığın için teşekkür ederim.
Thanks for your reply.
Lernen beginnen
Cevabınız için teşekkürler.
That apple is bruised.
Lernen beginnen
O elma çürümüş.
That car is quite new.
Lernen beginnen
O araba oldukça yeni.
That cost him his job.
Lernen beginnen
O onun işine maloldu.
That is an old camera.
Lernen beginnen
O eski bir kamera.
That is an old castle.
Lernen beginnen
O eski bir kale.
That is my dictionary.
Lernen beginnen
O benim sözlüğümdür.
That joke isn't funny.
Lernen beginnen
Bu fıkra komik değil.
That serves you right.
Lernen beginnen
O sana hak ettiğin cezayı verir.
That smells delicious.
Lernen beginnen
O lezzetli kokuyor.
That was a close call.
Lernen beginnen
O yakın bir çağrıydı.
That's a nice T-shirt.
Lernen beginnen
O güzel bir T-shirt.
That's enough for now.
Lernen beginnen
Şimdilik bu kadar yeterli.
That's good, isn't it?
Lernen beginnen
O iyi, değil mi?
That's not a bad idea.
Lernen beginnen
O kötü bir fikir değil.
That's not my concern.
Lernen beginnen
Benim endişem bu değil.
That's what I thought.
Lernen beginnen
Düşündüğüm odur.
That's why I was late.
Lernen beginnen
Geç kalmamın nedeni odur.
The baby smiled at me.
Lernen beginnen
Bebek bana gülümsedi.
The bear ran after me.
Lernen beginnen
Ayı beni kovaladı.
The birds are singing.
Lernen beginnen
Kuşlar şakıyorlar.
The box was too heavy.
Lernen beginnen
Kutu çok ağırdı.
The boy is over there.
Lernen beginnen
Çocuk orada.
The brake didn't work.
Lernen beginnen
Fren işe yaramadı.
The bus has just left.
Lernen beginnen
Otobüs az önce ayrıldı.
The candle burned out.
Lernen beginnen
Mum yandı.
The drawer won't open.
Lernen beginnen
Çekmece açılmaz.
The faucet is leaking.
Lernen beginnen
Musluk sızdırıyor.
The girl smiled at me.
Lernen beginnen
Kız bana gülümsedi.
The goldfish is alive.
Lernen beginnen
Akvaryum balığı canlı.
The guitar is in tune.
Lernen beginnen
Bu gitar akortlu.
The house caught fire.
Lernen beginnen
Ev yandı.
The ice is very thick.
Lernen beginnen
Buz çok kalın.
The kettle is boiling.
Lernen beginnen
Çaydanlık kaynıyor.
The king was executed.
Lernen beginnen
Kral idam edildi.
The lake is deep here.
Lernen beginnen
Göl burada derin.
The man lost all hope.
Lernen beginnen
Adam bütün umudunu kaybetmişti.
The man lost all hope.
Lernen beginnen
Adam bütün ümidini kaybetmişti.
The meat has gone bad.
Lernen beginnen
Et koktu.
The milk has gone bad.
Lernen beginnen
Süt kötüleşti.
The news made her sad.
Lernen beginnen
Haber onu üzdü.
The old man looks sad.
Lernen beginnen
Yaşlı adam üzgün görünüyor.
The other boys smiled.
Lernen beginnen
Diğer çocuklar gülümsedi.
The pain was terrible.
Lernen beginnen
Ağrı korkunçtu.
The pond has dried up.
Lernen beginnen
Gölet kurudu.
The radio is too loud.
Lernen beginnen
Radyonun sesi çok yüksek.
The rent is very high.
Lernen beginnen
Kira çok yüksek.
The river is very low.
Lernen beginnen
Nehirin seviyesi çok düşük.
The rumor may be true.
Lernen beginnen
Söylenti doğru olabilir.
The secret leaked out.
Lernen beginnen
Sır dışarı sızdı.
The soap hurt my eyes.
Lernen beginnen
Sabun gözlerimi acıttı.
The sound woke her up.
Lernen beginnen
Ses onu uyandırdı.
The station is nearby.
Lernen beginnen
İstasyon yakındır.
The story seems true.
Lernen beginnen
Hikaye gerçek görünüyor.
The story was amusing.
Lernen beginnen
Hikaye eğlenceliydi.
The sun has set.
Lernen beginnen
Güneş battı.
The sun is setting.
Lernen beginnen
Güneş batıyor.
The sun is rising now.
Lernen beginnen
Güneş şimdi yükseliyor.
The tide is coming in.
Lernen beginnen
Gelgit içeri geliyor
The time is up to you.
Lernen beginnen
Zaman size kalmış.
The train has arrived.
Lernen beginnen
Tren geldi.
The train was crowded.
Lernen beginnen
Tren kalabalıktı.
The treaty was signed.
Lernen beginnen
Antlaşma imzalandı.
The typhoon hit Tokyo.
Lernen beginnen
Tayfun Tokyo'yu vurdu.
The war ended in 1945.
Lernen beginnen
1945 yılında savaş sona erdi.
The war ended in 1954.
Lernen beginnen
1954 yılında savaş sona erdi.
The weather was ideal.
Lernen beginnen
Hava ideal idi.
The wind blew all day.
Lernen beginnen
Rüzgar bütün gün esti.
Their son grew bigger.
Lernen beginnen
Onların oğlu büyüdü.
There are no problems.
Lernen beginnen
Sorun yok.
There is no salt left.
Lernen beginnen
Hiç tuz kalmadı.
There was no bathroom.
Lernen beginnen
Hiç banyo yoktu.
There's nothing there.
Lernen beginnen
Orada bir şey yok.
These grapes are ripe.
Lernen beginnen
Bu üzümler olgun.
These shoes are Tom's.
Lernen beginnen
Bu ayakkabılar Tom'unki.
They all looked happy.
Lernen beginnen
Herkes mutlu görünüyordu.
They are all the same.
Lernen beginnen
Onların hepsi aynı.
They are out shopping.
Lernen beginnen
Onlar dışarıda alışveriş yapıyorlar.
They are the same age.
Lernen beginnen
Onlar aynı yaşta.
They arrived too soon.
Lernen beginnen
Onlar çok kısa sürede geldi.
They burned some coal.
Lernen beginnen
Onlar biraz kömür yaktılar.
They could hardly see.
Lernen beginnen
Onlar güçlükle görebiliyordu.
They found each other.
Lernen beginnen
Onlar birbirlerini buldular.
They hated each other.
Lernen beginnen
Onlar birbirlerinden nefret ediyordu.
They have tea at five.
Lernen beginnen
Onlar saat beşte çay içerler.
They know how to swim.
Lernen beginnen
Onlar nasıl yüzüleceğini biliyor.
They liked large cars.
Lernen beginnen
Onlar büyük arabaları seviyorlardı.
They look alike to me.
Lernen beginnen
Onlar bana benziyor.
They look happy today.
Lernen beginnen
Onlar bugün mutlu görünüyor.
They made fun of Mary.
Lernen beginnen
Onlar Mary ile alay ettiler.
They made fun of Mary.
Lernen beginnen
Onlar Mary ile alay etti.
They made me go there.
Lernen beginnen
Onlar beni oraya gönderdi.
They meet once a week.
Lernen beginnen
Onlar haftada bir kez buluşurlar.
They missed the train.
Lernen beginnen
Onlar treni kaçırdılar.
They remained friends.
Lernen beginnen
Onlar arkadaş kaldı.
They sat side by side.
Lernen beginnen
Onlar yan yana oturdular.
They sat under a tree.
Lernen beginnen
Bir ağacın altına oturdular.
They sat up all night.
Lernen beginnen
Onlar bütün gece oturdular.
They saw us yesterday.
Lernen beginnen
Onlar dün bizi gördüler.
They settled in Japan.
Lernen beginnen
Onlar Japonya'da yerleştiler.
They shouted for help.
Lernen beginnen
Onlar yardım için bağırdılar.
They will never agree.
Lernen beginnen
Onlar asla aynı fikirde olmayacaklar.
They're eating apples.
Lernen beginnen
Onlar elmalar yiyorlar.
This blouse is cotton.
Lernen beginnen
Bu bluz pamuktur.
This book is very new.
Lernen beginnen
Bu kitap çok yeni.
This cloth feels soft.
Lernen beginnen
Bu kumaş yumuşak.
This curry is too hot.
Lernen beginnen
Bu köri çok acı.
This dog is a mongrel.
Lernen beginnen
Bu köpek bir melez.
This game was put off.
Lernen beginnen
Bu oyun ertelendi.
This heater burns gas.
Lernen beginnen
Bu ısıtıcı gaz yakar.
This is a free ticket.
Lernen beginnen
Bu ücretsiz bir bilet.
This is a wooden comb.
Lernen beginnen
Bu tahta bir tarak.
This is based on fact.
Lernen beginnen
Bu gerçeğe dayalıdır.
This is how I made it.
Lernen beginnen
Onu bu şekilde yaptım.
This is Kenji's chair.
Lernen beginnen
Bu Kenji'nin sandalyesi.
This is my dictionary.
Lernen beginnen
Bu benim sözlük.
This is my friend Tom.
Lernen beginnen
Bu benim arkadaşım Tom.
This is not important.
Lernen beginnen
Bu önemli değildir.
This is the last game.
Lernen beginnen
Bu son oyun.
This is the last time.
Lernen beginnen
Bu, son kez.
This is what I wanted.
Lernen beginnen
İstediğim budur.
This meat cuts easily.
Lernen beginnen
Bu et kolayca kesiliyor.
This milk tastes sour.
Lernen beginnen
Bu sütün tadı ekşi.
This pear smells nice.
Lernen beginnen
Bu armut güzel kokuyor.
This room is for rent.
Lernen beginnen
Bu oda kiralık.
This room is for VIPs.
Lernen beginnen
Bu oda VIP'ler için.
This room is too dark.
Lernen beginnen
Bu oda çok karanlık.
This should be plenty.
Lernen beginnen
Bu yeterli olmalıdır.
This soup tastes good.
Lernen beginnen
Bu çorbanın tadı iyi.
This string is strong.
Lernen beginnen
Bu ip güçlü.
This sure tastes good!
Lernen beginnen
Gerçekten güzel bir tadı var.
This textbook is good.
Lernen beginnen
Bu ders kitabı iyidir.
This wine tastes good.
Lernen beginnen
Bu şarabın tadı iyi.
This work doesn't pay.
Lernen beginnen
Bu iş karşılığını ödemiyor.
Those are my trousers.
Lernen beginnen
Onlar benim pantolon.
Those are their books.
Lernen beginnen
Onlar onların kitapları.
Those photos are hers.
Lernen beginnen
Şu fotoğraflar onun.
Tom and I are friends.
Lernen beginnen
Tom ve ben arkadaşız.
Tom apologized to her.
Lernen beginnen
Tom ona özür diledi.
Tom appealed for help.
Lernen beginnen
Tom yardım başvurusunda bulundu.
Tom looks confused.
Lernen beginnen
Tom kafası karışmış görünüyordu.
Tom asked for a raise.
Lernen beginnen
Tom bir zam istedi.
Tom ate three hotdogs.
Lernen beginnen
Tom üç sosisli sandviç yedi.
Tom awoke at daybreak.
Lernen beginnen
Tom şafakta uyandı.
Tom boarded the plane.
Lernen beginnen
Tom uçağa bindi.
Tom boiled some water.
Lernen beginnen
Tom biraz su kaynattı.
Tom broke his glasses.
Lernen beginnen
Tom gözlüğünü kırdı.
Tom called me by name.
Lernen beginnen
Tom, adıyla beni aradı.
Tom can count on Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye güvenebilir.
Tom can't drive a bus.
Lernen beginnen
Tom, bir otobüsü süremez.
Tom can't forget Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi unutamıyor.
Tom can't play tennis.
Lernen beginnen
Tom tenis oynayamaz.
Tom can't read French.
Lernen beginnen
Yom Fransızca okuyamaz.
Tom can't swim at all.
Lernen beginnen
Tom hiç yüzemiyor.
Tom caught a big fish.
Lernen beginnen
Tom büyük bir balık yakaladı.
Tom clapped his hands.
Lernen beginnen
Tom ellerini alkışladı.
Tom cleared the table.
Lernen beginnen
Tom tabloyu temizledi.
Tom collects antiques.
Lernen beginnen
Tom antikalar toplar.
Tom could barely walk.
Lernen beginnen
Tom güçlükle yürüyebiliyordu.
Tom cried for an hour.
Lernen beginnen
Tom bir saat ağladı.
Tom cried like a baby.
Lernen beginnen
Tom bir bebek gibi ağladı.
Tom cut classes again.
Lernen beginnen
Tom tekrar dersleri astı.
Tom deserves a reward.
Lernen beginnen
Tom bir ödülü hak ediyor.
Tom did fifty sit-ups.
Lernen beginnen
Tom elli mekik yaptı.
Tom did it by himself.
Lernen beginnen
Tom onu kendi başına yaptı.
Tom did it on purpose.
Lernen beginnen
Tom onu bilerek yaptı.
Tom didn't have lunch.
Lernen beginnen
Tom öğle yemeği yemedi.
Tom didn't marry Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile evlenmedi.
Tom didn't say a word.
Lernen beginnen
Tom bir kelime söylemedi.
Tom died in his sleep.
Lernen beginnen
Tom uykusunda öldü.
Tom disappointed Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi hayal kırıklığına uğrattı.
Tom does quality work.
Lernen beginnen
Tom kaliteli iş yapar.
Tom doesn't feel well.
Lernen beginnen
Tom iyi hissetmiyor.
Tom doesn't know Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi tanımıyor.
Tom doesn't like beef.
Lernen beginnen
Tom sığır eti sevmez.
Tom doesn't like cats.
Lernen beginnen
Tom kedileri sevmez.
Tom doesn't like dogs.
Lernen beginnen
Tom köpekleri sevmez.
Tom doesn't like Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'den hoşlanmıyor.
Tom doesn't like pork.
Lernen beginnen
Tom domuz eti sevmez.
Tom doesn't like this.
Lernen beginnen
Tom bundan hoşlanmaz.
Tom doesn't talk much.
Lernen beginnen
Tom çok konuşmaz.
Tom doesn't want pity.
Lernen beginnen
Tom merhamet istemiyor.
Tom eats like a horse.
Lernen beginnen
Tom bir at gibi yiyor.
Tom felt like dancing.
Lernen beginnen
Tom'un canı dans etmek istedi.
Tom finally got a job.
Lernen beginnen
Tom sonunda bir iş buldu.
Tom finished the race.
Lernen beginnen
Tom yarışı bitirdi.
Tom flirted with Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile flört etti.
Tom gave a brief talk.
Lernen beginnen
Tom kısa bir konuşma yaptı.
Tom gets angry easily.
Lernen beginnen
Tom kolayca sinirlenir.
Tom gets on my nerves.
Lernen beginnen
Tom benim sinirime dokunuyor.
Tom gets tired easily.
Lernen beginnen
Tom kolayca yorulur.
Tom goes to bed early.
Lernen beginnen
Tom yatmaya erken gider.
Tom got into the boat.
Lernen beginnen
Tom tekneye bindi.
Tom got off the plane.
Lernen beginnen
Tom uçaktan indi.
Tom got over his cold.
Lernen beginnen
Tom soğuk algınlığını atlattı.
Tom grew up in Boston.
Lernen beginnen
Tom Boston'da büyüdü.
Tom had a hectic week.
Lernen beginnen
Tom yoğun bir hafta geçirdi.
Tom had his palm read.
Lernen beginnen
Tom avuç içini okuttu.
Tom had no money left.
Lernen beginnen
Tom'un hiç parası kalmamıştı.
Tom had to go himself.
Lernen beginnen
Tom kendisi gitmek zorunda kaldı.
Tom has a big problem.
Lernen beginnen
Tom'un büyük bir sorunu var.
Tom has a bloody nose.
Lernen beginnen
Tom'un kanayan bir burnu var.
Tom has a good memory.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir belleğe sahiptir.
Tom has a nice camera.
Lernen beginnen
Tom'un güzel bir kamerası var.
Tom has a pierced ear.
Lernen beginnen
Tom'un delinmiş bir kulağı var.
Tom has a poor memory.
Lernen beginnen
Tom'un zayıf bir hafızası var.
Tom has a reservation.
Lernen beginnen
Tom'un bir rezervasyonu var.
Tom has a sore throat.
Lernen beginnen
Tom'un boğazı ağrıyor.
Tom has a stomachache.
Lernen beginnen
Tom'un midesi ağrıyor.
Tom has a sweet tooth.
Lernen beginnen
Tom'un tatlıya düşkünlüğü var.
Tom has decided to go.
Lernen beginnen
Tom gitmeye karar verdi.
Tom has gained weight.
Lernen beginnen
Tom kilo aldı.
Tom has good eyesight.
Lernen beginnen
Tom'un iyi görme yeteneği var.
Tom has good reflexes.
Lernen beginnen
Tom'un iyi refleksleri var.
Tom has lost his keys.
Lernen beginnen
Tom, anahtarlarını kaybetti.
Tom has poor eyesight.
Lernen beginnen
Tom'un görme duyusu iyi değil.
Tom has three cameras.
Lernen beginnen
Tom'un üç kamerası var.
Tom has three cousins.
Lernen beginnen
Tom'un üç kuzeni var.
Tom has time to spare.
Lernen beginnen
Tom'un ayıracak zamanı vardı.
Tom has to go to work.
Lernen beginnen
Tom işe gitmek zorundadır.
Tom has turned thirty.
Lernen beginnen
Tom otuza girdi.
Tom heard Mary crying.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin ağladığını duydu.
Tom heard Mary scream.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin çığlık attığını duydu.
Tom hid under the bed.
Lernen beginnen
Tom yatağın altına saklandı.
Tom is a good athlete.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir atlet.
Tom is a good student.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir öğrencidir.
Tom is a good swimmer.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir yüzücü.
Tom is a handsome man.
Lernen beginnen
Tom yakışıklı bir adam.
Tom is a househusband.
Lernen beginnen
Tom bir ev erkeğidir.
Tom is a truck driver.
Lernen beginnen
Tom bir kamyon şoförü.
Tom is about to leave.
Lernen beginnen
Tom gitmek üzeredir.
Tom is afraid of dogs.
Lernen beginnen
Tom köpeklerden korkar.
Tom is afraid of Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'den korkuyor.
Tom is as tall as Jim.
Lernen beginnen
Tom Jim kadar uzundur.
Tom is gaining weight.
Lernen beginnen
Tom kilo alıyor.
Tom is getting better.
Lernen beginnen
Tom daha da iyileşiyor.
Tom is good at skiing.
Lernen beginnen
Tom kayakta iyidir.
Tom is hard to please.
Lernen beginnen
Tom'u memnun etmesi zordur.
Tom is in good health.
Lernen beginnen
Tom'un sağlık durumu iyi.
Tom is Mary's brother.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin erkek kardeşi.
Tom is Mary's husband.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kocası.
Tom is Mary's stepson.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin üvey oğlu.
Tom is Mary's teacher.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin öğretmeni.
Tom is off duty today.
Lernen beginnen
Tom bugün çalışmıyor.
Tom is on his own now.
Lernen beginnen
Tom şu anda kendi başına.
Tom is probably right.
Lernen beginnen
Tom muhtemelen haklı.
Tom is quite a talker.
Lernen beginnen
Tom tam bir konuşmacı.
Tom is thirty at most.
Lernen beginnen
Tom en fazla otuzdur.
Tom is unfit for that job.
Lernen beginnen
Tom bu işe uygun değildir.
Tom is very dexterous.
Lernen beginnen
Tom çok hünerli.
Tom is very sarcastic.
Lernen beginnen
Tom çok alaycı.
Tom isn't a good cook.
Lernen beginnen
Tom, iyi bir aşçı değildir.
Tom isn't at home now.
Lernen beginnen
Tom şimdi evde değil.
Tom isn't cold at all.
Lernen beginnen
Tom hiç üşümedi.
Tom isn't so gullible.
Lernen beginnen
Tom o kadar saf dilli değildir.
Tom jumped out of bed.
Lernen beginnen
Tom yataktan fırladı.
Tom keeps a black cat.
Lernen beginnen
Tom siyah bir kedi besliyor.
Tom knocked Mary down.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye vurup yere serdi.
Tom knows Boston well.
Lernen beginnen
Tom Boston'u iyi bilir.
Tom knows many things.
Lernen beginnen
Tom çok şey bilir.
Tom knows some French.
Lernen beginnen
Tom biraz Fransızca bilir.
Tom knows who Mary is.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin kim olduğunu biliyor.
Tom likes being alone.
Lernen beginnen
Tom yalnız kalmaktan hoşlanıyor.
Tom likes to have fun.
Lernen beginnen
Tom eğlenmeyi seviyor.
Tom looked very happy.
Lernen beginnen
Tom çok mutlu görünüyordu.
Tom looks happy today.
Lernen beginnen
Tom bugün mutlu görünüyor.
Tom lost his eyesight.
Lernen beginnen
Tom görme yeteneğini kaybetti.
Tom lost his passport.
Lernen beginnen
Tom pasaportunu kaybetti.
Tom lost his umbrella.
Lernen beginnen
Tom şemsiyesini kaybetti.
Tom misses Mary a lot.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi çok özlüyor.
Tom named his dog Rex.
Lernen beginnen
Tom, köpeğinin adını Rex koydu.
Tom named his dog Rex.
Lernen beginnen
Tom köpeğine Rex adını verdi.
Tom needed assistance.
Lernen beginnen
Tom'un yardıma ihtiyacı vardı.
Tom needs a dry towel.
Lernen beginnen
Tom'un kuru bir havluya ihtiyacı var.
Tom needs Mary's help.
Lernen beginnen
Tom'un Mary'nin yardımına ihtiyacı var.
Tom never eats quiche.
Lernen beginnen
Tom asla kiş yemez.
Tom never got married.
Lernen beginnen
Tom asla evlenmedi.
Tom never said a word.
Lernen beginnen
Tom asla bir kelime söylemedi.
Tom never wears a hat.
Lernen beginnen
Tom asla şapka takmaz.
Tom often eats in bed.
Lernen beginnen
Tom sık sık yatakta yiyor.
Tom often skips meals.
Lernen beginnen
Tom genellikle öğün atlar.
Tom plugged in the TV.
Lernen beginnen
Tom televizyonu prize taktı.
Tom ran into the room.
Lernen beginnen
Tom odaya koştu.
Tom ran up the stairs.
Lernen beginnen
Tom merdivenlerden yukarı koştu.
Tom rang the doorbell.
Lernen beginnen
Tom kapı zilini çaldı.
Tom really likes Mary.
Lernen beginnen
Tom gerçekten Mary'yi seviyor.
Tom ruined my weekend.
Lernen beginnen
Tom, benim hafta sonumu harap etti.
Tom saved Mary a seat.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye bir yer ayırdı.
Tom saved Mary's life.
Lernen beginnen
Tom Mary'nin hayatını kurtardı.
Tom screamed for help.
Lernen beginnen
Tom yardım için çığlık attı.
Tom scrubbed his feet.
Lernen beginnen
Tom ayaklarını yıkadı.
Tom seems quite upset.
Lernen beginnen
Tom çok üzgün görünüyor.
Tom seems to be happy.
Lernen beginnen
Tom mutlu gibi görünüyor.
Tom seems to be sleeping.
Lernen beginnen
Tom uyuyor gibi görünüyor.
Tom sent Mary packing.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi ambalajlamaya gönderdi.
Tom sold Mary his car.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye arabasını sattı.
Tom sounded exhausted.
Lernen beginnen
Tom çok yorgun görünüyordu.
Tom looked surprised.
Lernen beginnen
Tom şaşırmış görünüyordu.
Tom stood on his head.
Lernen beginnen
Tom başının üzerinde durdu.
Tom talked me into it.
Lernen beginnen
Tom beni ona ikna etti.
Tom teaches us French.
Lernen beginnen
Tom bize Fransızca öğretir.
Tom thought it was OK.
Lernen beginnen
Tom onun tamam olduğunu düşündü.
Tom threw me an apple.
Lernen beginnen
Tom bana bir elma attı.
Tom tipped the waiter.
Lernen beginnen
Tom garsona bahşiş verdi.
Tom told Mary his age.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye yaşını söyledi.
Tom took his own life.
Lernen beginnen
Tom intihar etti.
Tom turned himself in.
Lernen beginnen
Tom kendini ihbar etti.
Tom turned off the TV.
Lernen beginnen
Tom TV'yi kapattı.
Tom twisted his ankle.
Lernen beginnen
Tom bileğini burktu.
Tom twisted the truth.
Lernen beginnen
Tom gerçeği çarpıttı.
Tom opened the safe.
Lernen beginnen
Tom kasayı açtı.
Tom untied the ribbon.
Lernen beginnen
Tom kurdeleyı çözdü.
Tom used to date Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary ile çıkardı.
Tom used to love Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'yi severdi.
Tom wants more coffee.
Lernen beginnen
Tom daha fazla kahve istiyor.
Tom wants to hug Mary.
Lernen beginnen
Tom Mary'ye sarılmak istiyor.
Tom wants to know why.
Lernen beginnen
Tom nedenini bilmek istiyor.
Tom was a bad student.
Lernen beginnen
Tom kötü bir öğrenci idi.
Tom is disappointed.
Lernen beginnen
Tom hayal kırıklığına uğradı.
Tom was in the shower.
Lernen beginnen
Tom duştaydı.
Tom was third in line.
Lernen beginnen
Tom sırada üçüncü idi.
Tom was very reliable.
Lernen beginnen
Tom çok güvenilirdi.
Tom went back to work.
Lernen beginnen
Tom işe geri döndü.
Tom went to the beach.
Lernen beginnen
Tom plaja gitti.
Tom will be fine.
Lernen beginnen
Tom iyi olacak.
Tom will be here soon.
Lernen beginnen
Tom yakında burada olacak.
Tom won't let Mary go.
Lernen beginnen
Tom, Mary'nin gitmesine izin vermeyecektir.
Tom wouldn't say that.
Lernen beginnen
Tom onu söylemezdi.
Tom zipped up his bag.
Lernen beginnen
Tom çanta fermuarını kapadı.
Tom zipped up his fly.
Lernen beginnen
Tom fermuarını kapadı.
Tom, I need your help.
Lernen beginnen
Tom, yardımına ihtiyacım var.
Tomorrow is a holiday.
Lernen beginnen
Yarın tatil.
Tomorrow is Christmas.
Lernen beginnen
Yarın Noel.
Tomorrow's my day off.
Lernen beginnen
Yarın benim izin günüm.
Tony is a fast runner.
Lernen beginnen
Tony hızlı bir koşucu.
Turn in your homework.
Lernen beginnen
Ev ödevini teslim et.
Two men came up to me.
Lernen beginnen
İki adam bana geldi.
Two seats were vacant.
Lernen beginnen
İki koltuk boş.
Wait till I count ten.
Lernen beginnen
Ben ona sayana kadar bekleyin.
Was anybody else hurt?
Lernen beginnen
Başka kimse yaralandı mı?
Was it cold yesterday?
Lernen beginnen
Dün soğuk muydu?
We accepted his offer.
Lernen beginnen
Biz onun önerisini kabul ettik.
We agreed to the plan.
Lernen beginnen
Biz planı kabul ettik.
We all agree with you.
Lernen beginnen
Biz hepimiz seninle aynı fikirdeyiz.
We all hope for peace.
Lernen beginnen
Hepimiz barış için umut ediyoruz.
We are short of money.
Lernen beginnen
Bizim paramız yok.
We are soccer players.
Lernen beginnen
Biz futbolcularız.
We call his son Jimmy.
Lernen beginnen
Biz onun oğluna Jimmy diyoruz.
We captured the thief.
Lernen beginnen
Biz hırsızı ele geçirdik.
We cut the pie in two.
Lernen beginnen
Biz tartı ikiye kestik.
We didn't go very far.
Lernen beginnen
Biz çok uzağa gitmedik.
We got along famously.
Lernen beginnen
Biz mükemmel bir biçimde geçindik.
We got an early start.
Lernen beginnen
Biz erken bir başlangıç yaptık.
We had an early lunch.
Lernen beginnen
Biz erken bir öğle yemeği yedik.
We have time to spare.
Lernen beginnen
Ayıracak zamanımız var.
We have two daughters.
Lernen beginnen
Biz iki kıza sahibiz.
We helped one another.
Lernen beginnen
Birbirimize yardımcı olduk.
We knelt down to pray.
Lernen beginnen
Biz dua etmek için diz çöktük.
We left him some cake.
Lernen beginnen
Biz ona biraz kek bıraktık.
We left the door open.
Lernen beginnen
Kapıyı açık bıraktık.
We live in a big city.
Lernen beginnen
Biz büyük bir şehirde yaşıyoruz.
We lost by two points.
Lernen beginnen
Biz iki puanla kaybetti.
We love eating apples.
Lernen beginnen
Elma yemeyi severiz.
We miss you very much.
Lernen beginnen
Sizi çok özlüyoruz.
We must start at once.
Lernen beginnen
Biz hemen başlamalıyız.
We must study English.
Lernen beginnen
Biz İngilizce öğrenimi yapmalıyız.
We need to study more.
Lernen beginnen
Biz daha çok çalışmalıyız.
We often eat fish raw.
Lernen beginnen
Biz sık sık balığı çiğ yedik.
We ought to leave now.
Lernen beginnen
Biz şimdi gitmeliyiz.
We ran short of money.
Lernen beginnen
Paramız kalmadı.
We rested for a while.
Lernen beginnen
Biz bir süre dinlendik.
We should do our best.
Lernen beginnen
Biz elimizden geleni yapmalıyız.
We sometimes see them.
Lernen beginnen
Biz bazen onlarla görüşürüz.
We sometimes see them.
Lernen beginnen
Onlarla bazen görüşürüz.
We stood face to face.
Lernen beginnen
Biz yüz yüze durduk.
We took turns driving.
Lernen beginnen
Nöbetleşe arabayı sürdük.
We want something new.
Lernen beginnen
Biz yeni bir şey istiyoruz.
We watch TV every day.
Lernen beginnen
Biz her gün TV izleriz.
We went to the museum.
Lernen beginnen
Biz müzeye gittik.
We will soon take off.
Lernen beginnen
Yakında yola çıkacağız.
We'll begin work soon.
Lernen beginnen
Biz, yakında çalışmaya başlayacağız.
We're on our way home.
Lernen beginnen
Biz evimize gidiyoruz.
Well, I must be going.
Lernen beginnen
Pekala, gidiyor olmalıyım.
What are the symptoms?
Lernen beginnen
Belirtiler nelerdir?
What are they made of?
Lernen beginnen
Onlar neyden yapılmıştır?
What can I do for you?
Lernen beginnen
Sizin için ne yapabilirim?
What did you do there?
Lernen beginnen
Orada ne yaptınız?
What do you recommend?
Lernen beginnen
Ne tavsiye edersiniz?
What does your son do?
Lernen beginnen
Oğlunuz ne iş yapar?
What else do you want?
Lernen beginnen
Başka ne istiyorsun?
What floats your boat?
Lernen beginnen
Tekneni ne yüzdürür?
What grade are you in?
Lernen beginnen
Hangi sınıftasın?
What grade are you in?
Lernen beginnen
Hangi sınıfa gidiyorsun?
What is he driving at?
Lernen beginnen
O ne demek istiyor?
What is his wife like?
Lernen beginnen
Eşi kime benziyor?
What is in the garden?
Lernen beginnen
Bahçedeki nedir?

Sie müssen eingeloggt sein, um einen Kommentar zu schreiben.